17.03.2014:
Ben birini sevdim
Yazın son günleri, kışın ilk demleri. Soğuk ellerimde. Birini sevmek lazım. Ellerim daha fazla soğumdan bedenim üşümeye başlamadan seveliyim birini.
Demez olaydım. Sevda demez olaydım. Sevmez olaydım seni. Kalp bu. Seçemiyor. Sevsem o da sever mi diye düşünmeden sever.
Ben birini çok sevdim.
Bu yüzden bütün kış üşüdüm. Ne tutbildim elini ne de sarılabildim kokusuna.
Ben birini sevdim.
Bana okadar uzaktı ki aramızda sadece bir adım vardı kimi zaman. Ama sorsan o gökyüzü bense yağmur sonrası kokan toprak. Ne zaman yağsa şenlenir toprağım. Ne zaman gülümsese şenlenir kalbim.
Ben birini sevdim
Nefesi çarpsın suratıma, gülüşü dolsun gözlerime, kalbim boğulsun sesinde diye.
Ben biri sevdim
Ama her rüzgarda kokusunu vardır diye derin derin iç çekmek için değil. Her yağmurda yalnız ıslanmak için değil. Doğan güneşten nefret etmek için değil.
Ben birini sevdim
Konuşsan konuşulmaz. Sussan... Çok güzel susulur.Çığlık çığlığa susuyorum ben. Gözlerim onu bulunca titreyen ellerim birbirine giren cümlelerim var benim.
Ben birini sevdim
Gülüşü vardı. Gülüşüne tüm ömürüyü adardım. Gülüşüyle öpsün diye neler yapmazdım. Gülüşü gözlerime deysin gülüşümde bitsin diye...
Ben biri sevdim
Ansızın oldu. Sevse mi diye düşünmeyeceksin? Sevmeyeceksin. Çünkü canın yanar engel olamazsın.
Ben biri sevdim
Onu gördüğümde kayboldu herkes.Sanki bütün duygularımı ona adamışım gibi hissedemedim artık. Kalbimin en dibinde. Görmüyorum artık başkasını, hissedemiyorum artık başkasına.
Ben birini sevdim.
Öyle bi sevdim ki gülüşü oldu hayatım. Aklıma gelince aptalaştırıyor. Bazen hıçkırıklara bağuyor. Ve hiçbir şeyim olmadam her şeyime karışan biri. Her satırımda, her şarkımda, her kitabımda olan biri.
Ben birini sevdim
Gülümsese güneş doğardı yağmurlu gökyüzüne.
Ben birini sevdim, o biri sendin sevgilim.
Bunu yazarken okulun son saatlaeriydi. Eks aşkımla kavga etmiştim.
Bugün pazartesi. Günün anlam ve önemi dışarda basket oynuyor. Bu çocuk futbolcu neden basketbolda bu kadar iyi? Neyse. Bende camda elimde yemeğimle onu kesiyorum. Yemeğim bittiği zaman tek başıma indim aşağı. Cave mande onların arasına giriyordu. Hırkasını ve gözliğini hemen elime sıkıştırdı. Tam yanımda da pazartesinin sınıf arkadaşı vardı (Bi aralar konuşuyorum dedim çocuk). Onun elinde de pazartesinin meşur hırkası. Cave man bana hırkasını verince bana bakıp güldü.
''İstersen bunlarıda verebilirim.'' dedi.
Gülerek baktım yüzüne. Sonra basket sahasına baktım. Bİran olsun ayrılmadı gözüm ondan. Arada arkadaşı ile kısa sohpetler ediyorduk. Onu soruyordum. Bazende o olmuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR NEFES DAHA KAL
Любовные романыKARAKTERLER. PAZARTESİ : Kendisine deli gibi aşığım. Her şey onunla başladı bu hikayede. 12 sınıfta. Bu sene son. Okula sadece pazartesi ve salı günleri geliyor. Diğer bütün günler stajda. Kendisine deli gibi aşığım. GÜLÜŞÜ IŞIĞIM. NEW YORK : 3 yıll...