Yeni bölüm geldii :D Bu hafta mağlum herkesin sınav haftası ve bölüm yazmak gerçekten zor oluyor. Ama yarın sınavım olmasına rağmen bugüne yetiştirmeye çalıştım. Sizde lütfen yorumlarınızı eksik etmeyin. İyi kötü fark etmez sizden yorum alayım ki kendimi geliştireyim ve son olarak iyi okumalar :)
“Ne !! Ne dedim dedin ???” diye çığırdığımda suratını buruşturdu.
“ Büyükanneme dedim ki -”
“ Ne dediğini anladım gerizekalı ! Nasıl böyle bir şey söylersin !” dediğimde kaşlarını çatarak bana baktı.
“ Bana bak ! Bir daha bana hakaret edersen-” demeye çalıştığında yine sözünü kestim.
“Sana inanamıyorum ya o şeyi nasıl söyleyebildin !”
“ Sözümü kesme” diye tısladığında hafifçe koltuğuna sindim. Ama tabiî ki karşılık vermekten geri kalmadım.
“ İster keserim ister kesmem sana mı sorucam !” diye çıkıştığımda derin bir nefes verdi.Ben de fırsattan istifade konuşmaya devam ettim.
“ Allahım ya sen nasıl bir herifsin! Kadına rezil ettin beni. Burnundan fitil fitil getiricem bu yaptığını !”
“Artık kapa şu lanet çeneni ! Alt tarafı regl olmuş , evinde orasına burasına sıcak su torbası koycakmış dedik ” Sinirle gözlerimi büyüttüm ve balık gibi ağzımı açıp kapayarak kendimi sakinleştirmeye çalıştım.
“ Seni . Seni ahlaksız herif ! ” suratımı asarak önüme döndüm. Ve kollarımı önümde bağladım. Bana döndü ve sırıtarak baktı.
“ Hah aferin çiçek ol böyle” diye dalga geçtiğinde ağzımdan bir hıh sesi çıkmasına engel olamadım. Pislik herif. Gitmiş büyükannesine mayıs regli oldu çok ağrılı geçtiği için rahat edemez demiş ! Hayvan herif ! Rezil etti beni kırmızı büyükanneye. Ama ben mayıssam bunu yanına bırakmam. Bırakamam yani yapımda yok. İntikam planlarımı sonraya erteleyip benim gerizekalı arkadaşımı düşünmeye başladım.
Hayır karakola düşmeyi nasıl becerdi harbi merak ediyorum. Gerçi melisten her türlü manyaklık, çatlaklık, çıkıntılık beklerim. Deniz şuan melisin nezarethane köşelerinde sürttüğünü duysa kim bilir nasıl bir kriz geçirir. Düşünmek bile korkutucu. Araba durunca her zamanki gibi şaşırarak etrafa baktım. Aceleyle arabadan inip karakola doğru hızla yürümeye başladım. Telaştan batıkanı unuttuğumu her zamanki gibi kolumu çekiştirmesiyle fark ettim.
“ Kızım bir dursana, ne bu acele bir sakin ol.” Tabi demesi kolay sanki kendi arkadaşı karakolda ya. Tam cevap vereceğim sırada dışarı çıkan birine takıldı gözüm.
“ o ne lan ?” evet şimdiye kadar bir kızdan duyabileceğiniz en kaba şok hali. Ben hala mal gibi karakoldan hızla çıkan egeye -evet evet egeye- bakarken batıkan da benim nasıl bir şizofren olabileceğimi düşünüyordu. Onu bırakın müneccim falan mıyım ben ya . Şansıma tüküreyim bir Dylan O’brien dileseydim ne bileyim Austin Butler deseydim. Evet evet kesinlikle Austin demeliydim aşkım ya.
Batıkan benim nereye baktığımı anlamak için kafasını çevirdiğinde oda egeyi gördü.
“ Ege ?” O egenin yanına hızla yürüdüğünde bende durduğum yerden batıkanla ne kadar zıt olduğumuzu düşünüyordum. Çocuk benden daha nazik şok geçiriyor be. Düşüncülerimi bir kenara bırakarak onların bulunduğu yere doğru yürüdüm. Burdan gördüğüm kadarıyla ege baya sinirliydi. Yanlarına geldiğim an egenin şimşek çakan gözleri bana çevrildi. Anasını edeyim tanıdı mı acaba ? Ben daha nolduğunu anlamadan ege üstüme yürümeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love İs Coming (!) (askıda)
Teen FictionHeipimiz hayatımızın aşkıyla bir kafe , okul , iş yeri gibi yerlerde tanışıcağımızı sanırız. Bende öyle sanırdım en azından bakkalda tanışacağımızı tahmin etmezdim... "Önemli değil amca sen şu parayı alda küçük hanımefendinin borcunu sil" Pardon...