20-İMTİKAN

18.3K 965 54
                                    

Gözlerimi dikmiş Berke bakıyordum. Mavi gözlerini yeniden görme umuduyla. Yeniden gulmesi ve bana anne demesini istiyordum . Çok muydu?

DUNYA'DAN

Bora Emreyi arayıp haber verince lokantadan hızla kalktık. Ben hızla arabaya giderken Emre çabucak hesabı ödemişti.

Berk öldü. Berk. O minik neşe kaynağımız. Benim bebek korkumu yenme sebebim.

Çoğu gece ağlayarak bize evin içinde binbir tur attıran , uzun bir süreden sonra yüzümüzü güldüren. Gitmişti. Gece kim bilir ne haldeydi.

Emre arabayı park yerine sokunca park etmeden arabadan indik. Valeye anahtarı atarken ben ağlayarak koşuyordum.

Berkin kaldığı odaya girdiğimde Ece ve Gece Berkin başındaydı. Gece umutla beklerken Ece neler olduğunu Gecenin neden umutla baktığını anlamamıştı. Geceyi tutup kendime çevirdim. Gülüyordu. Umutluydu. Ama neden.

Kapıdan ağlayarak giren Burcu ile ona döndüm. Oda Gecenin neden güldüğünü çözememişti sanırım. Bizim gibi. Bora pişmanlıkla bakıyordu. Delirmişmiydi bunlar?

'Gece! Neler oluyor. Neden gülüyorsun?'
Burcu sonunda dillendirdi. Gece bize döndü. Ardından Berke.
'O yaşayacak!'

GECE'DEN

Gülüyordum. Berk yaşayacaktı. Bora bana pişmanlıkla bakıyordu. O istememişti .

'Na-nasıl?'

Dünyaya döndüm.
Merakla bana bakıyorlardı. Deli gibi gülerek bileğini gösterdim. Hepsi korkuyla bakmaya başladı.

Evet yapmıştım. Berkin bileğini ısırarak ona zehrimi vermiştim. Oda bir vampirdi bundan sonra.

'Birşey olmasın?'
Ece kuşkuyla bunu söyledi. Bunun sonucunda Borayı ve diğerlerini gösterdim.
Amacım bakın bular şuanda benim sayemde burada demekti.

Kanında dolaşan zehrimi hissediyordum.
'Doktorlar cenaze işlemlerinden önce morga götürmek için gelecekler'

'Yoo'
'Nasıl olacak o?'
bana merakla bakan Boraya kendisini gösterdim.
'Tabiki senin sayende'
Ilk tek kaşını kaldırdı. Daha sonra düşen jetonun sesini duyar gibi oldum . Sorna ise sırıtarak kafa salladı.

Onlar doktor işini halletmeye giderken biz kızlarla Berkin eşyalarını odadan topladık. Berki ben kucağıma aldım. Hep birlikte hastaneden çıktık. Ben bizim arabaya gidip Berki arkaya yatırdım.
Beş dakika içinde Bora da geldi.

'Kolay oldu'
Ona göz kırptım ve eve sürdük.

{{{{{{{{}}}}}}}

1 saat olmuştu. Boralar bir saat içimde uyandıkları için Boralar gibi kısa sürede uyanacaktı. Biliyordum.

Kızlarla sessiz sessiz bakışırken Berk hızla nefes aldı. Ardından gözlerini açtı. Başucunda ben oturuyordum ve göz göze geldik.

'Annee'

O ayağa kalkıp boynuma sarılırken hastalığından hiç iz kalmamıştı. Halsizliģi yoktu ve göz altları normale dönmüştü. Çok canlı görünüyordu ve kilosu normale dönmüştü.

Ben ona doya doya sarılırken oda bana sarılıyordu.

'Ne oydu anne?'
Meraklı sorusuyla gözlerine baktım. Mavi gözleri ışıl ışıldı.
'Birşey olmadı annecim. Birkaç güne buradan gideceğiz de Burcu ablan kıyafetleri için valiz bulamamış. Onu düşünüyorduk'

Ne güzel yalancıydım öyle. Bizimkiler benim yalanıma gülmeye başladı.
'Neyeye gidcez anne?'

Meraklı melahat!
'Çok uzaklara. Gidince görürsün'
Diyip yanağını öptüm. Aklım hala Mortem kelimesindeydi. Mortem neydi?

YALNIZ MELEZ (TAMAMLAMDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin