9-Kabus /32

8.6K 521 63
                                    




Karanlık. Karşımda bir kız beliriyor. Kız bana benziyor. Üzerinde beyaz bir elbise var. Benim üzerimdeki elbisenin aynısı. Gülüyor. Bende ona gülüyorum.
Karşımda ayna varmış gibi. Ama ayna yok. Benden bir tane daha var.

O da benim kadar güçlü.
O da bir melez.

Sonra yanına Erdinç geliyor. Erdinç birini tutuyor. Zihnim o kişiyi analiz ediyor. O kişi Bora.
Bora baygın. Yada yalnızca harket edemiyor ve gözleri açık.
Erdinç onu yere atıyor. Bora bana bakıyor . Acıyla .
Gülümsemeye çalışıyor. Bense hareket edemiyorum ve onları izliyorum. Erdinç gülüyor.

Az sonra bana benzeyen kızın elince gümüş bir kazık beliriyor. Kazık.
Kazığın üstünde garip bir şekil var. Bu şekil çok tanıdık geliyor.

Karanlık orman. Önümüzde uçurum var. Ormandan korkunç sesler geliyor.
Silah sesleri ormanda yanķılanıyor.
O sırada kız bana dönüyor .

'En degerlini sende kaybet benim gibi kardeşim!'
Kardeşim kelimesini bastırarak söylerken dediklerine anlam veremiyorum.
Ağzımı açıyorum ama hiçbirşey diyemiyorum.

Kazığı kaldırıyor ve hızla Boranın kalbine saplıyor. Gümüş kazık kana bulanırken üzerindeki şekil parlıyor.


' GÜÇ GÖZDE'DİR'

Ardından hepsi kaçıyor. Önümde Boranın ölmüş bedeni var. Kafamda bir ses yakılanıyor

Wabi-Sabi

"Wabi-Sabi"


hızla yerimden doğruldum.
O sırada Bora diye bağırmıştım. Salonda koltukta yatıyordum. Neler olduğu aklıma geldi.



Emre ve Dünya atışıyorlardı. Atışıyorlar derken odada bulunan eşyaları birbirlerine atıyor ve havada yakaliyorlardi

'Ya aşkım bu kadar yavaş atma!'
Diye Dünyayı gaza getirdi Emre.
Ardından Dünyanın hızla attığı vazoyu tuttu. Onu tekrar Dünyaya attı.

'Eskiden annem bile terliklerini bundan hızlı atardı.!'
Iyice gaza gelen Dünya tekrar fırlattı vazoyu görmemiş yalnızca rüzgarını hissetmiştim.
Duruma bak. Bunlar oynuyor bizde mal gibi buları izliyorduk.

'Yapacağının en iyisi bu mu???'

Dünya daha da sinirlenirken ben konuştum.
'Ya sakin olun. Şimdi birimizin kafasına gele-'

Sesim kesildi çünkü Dünyanın mübarek ışık hızında attığı şamdanlık kafama geldi. Bayıldım.

Dünya bana pişmanlıkla bakıyordu.
'Kankacım. Özür dilerim bilerek olmadı. Hepsi bu öküzün suçu '
Diyerek yastık attı.
Yastığı havada yakalayan Emre
'Nerden benim suçum oluyormuş. O senin becerikizliģin!'
Diyerek yastığı geri attı.
Yastık bu sefer Boranın kafasına gelmişti.

'Başlayacağım şimdi yastığınıza da kavganıza da!'
Ardından başucumda oturdu.
'Iyi misin. Rüya görüyordun sanırım. ?'
'iyiyim. Hem endişelendin mi sen?'
Diye yüzünü mıncırdım.

'Tabii endişelenirim. Öyle hızlı fıralttı ki kafana. Kafan şişmişti.'

O bunu deyince elimi kafama götürdüm. Saçımda kan vardı.
Sinirle göz devirip ayağa kalktım.
'Ne gördün öyle? '
'Ne?'

'Rüyanda ne gördün. Korkmuş ve titriyordun?'
'Ha. Önemli değil ya. Saçma sapan rüyalar ışte. '
Kafasını salladı.
'Hadi sen duş al gel. Sonra hazırlanıp bara gidelim. Biliyorsun bekarlığa veda yapacağız.

Onu onaylayıp odama çıktım.
Iki gün sonra düğün vardı. Ve bugün bekarlığa veda gecesi yapacaktık. .

Kuzenlerim dostlarım onların elindeyken eğlenmek içimden gelmiyordu. Ama yapacak birşey yoktu.






Sonunda hazırlanıp aşağı inmiştim. Çoğu kişi bizi bekliyordu. Herkes hazırlanınca evden çıktık.

Yine BMW I8 ime bindim. Bu bebeğe bayılıyordum.

'Umarım bugün sakin bir gece geçiririz. '
'Evet. Bugün güzel geçsin. Sonuçta beraklığa veda diye saçma bir gece. '

Ona göz devirdim ve arabayı çalıştırdım.


Sonunda bara gelmiştik. Bu bar geçen geldiğimiz bardı. Geçen gelmemizde başımıza hiç iyi şeyler gelmemişti ama şimdi laf yok. Bar çok iyi. Bizde bunu degerlendirerek bu barda bekarlığa veda yapmak istedik.

Sonunda hep beraber bara girdik. Aynı atmosfer aynı tarz.

Tekrar bir locaya oturduk. 15 kişi vardık. Ve hepimizin amacı eğlenmekti. Bu gece kavga etmemeye çalışacaktık.

Gelen garsona birer içki söyledik.

'Bugün neydi öyle ya. Kafam şişti! '

Dünya tekrar sinirle Emreye baktı.
'Beyimiz rahat dursaydı bunlar olmazdı. Illa delirtecek beni!'
Emre gülerek Dünyanın burnunu sıktı.

'Oyy sevgilisine sinir de olurmuş'
'Olurum tabi. Baksana şu tipe tam sinir olunmalık'
Onların kavgasına gülerek önüme döndüm.
'Bora niye bana öyle bakıyorsun? '
'Nasıl bakıyormuşm?'

'Bilmiyorum ki çok garip bakıyorsun
Sanki iguana kılıklı keltenkele görmüş gibi'
'O ne alaka' dedi kaşlarını şaşkınlıkla kaldırarak
'Sen hiç iguana kılıklı keltenkele gördün mü?'
'Hayır'
Yüzümü iyice ona döndüm. Elimi yanağına koydum.
'Bende böyle diyorum. Sanki daha önce hiç görmediğin birseymisim gibi bakıyorsun'
'Yani Aşkla? '
Diyerek konuya dahil oldu Kaan.

Ona göz devirdim ve önüme döndüm.
'Aşktan çok anlarım ya'

Bu şekilde konušrken gelen bir hisle kafamı kapıya çevirdim.

Içimden bir Hassiktir! Çektim.
'Ne oldu?'
Diye dönen masadakilerle içimden değil de dışımdan Hassiktir çektigimi anladım.

'Kapıya bakın!'
Dememle tüm gözler kapıya döndü.
'Yok artık! '
'Yuh'
'Bizi nasıl buldular?'
'ne yani gecemiz berbat mı oldu'
'Bu nedir ya?'

Diye tepkiler gelirken elimdeki Boranın eli sıkılaşmıştı.
Çünkü gözleri Erdinç' teydi.

Kapıdan Erdinç Gizem Burcu Ece Rüzgar ve Aras girmişti.

18.06.2018

YALNIZ MELEZ (TAMAMLAMDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin