Herhalde bütün müdürler bize bakmıyorlardı. Bu kadar çok olduklarına göre görev dağılımı filan olmuştu.
Doğu yakasında dersler işleniyordu. Aynı zamanda müdür ve öğretmenlerin odaları bulunmaktaydı. Batı yakasında öğrencilerin odaları bulunmaktaydı. Herkes 3'erli kalıyordu. Bizde normal olarak doğu yakasına gittik. Herhangi bir kapısından geçtik. Büyük bir koridor vardı ve öğrenci kaynıyordu fakat herkes normal görünüyordu. Demek ki doğu yakası 4e ayrılıyordu. Bizde kendi bölgemize gelmistik.
Müdürün kapısını tıklattık. "Gel" sesini duyduktan sonra içeri girdik. O da normal bir boyuttaydı. İçeride oldukça zarif ve güzel bir kadın oturuyordu.
- Hosgeldin belinda. Dael sen sınıfa git. Eğitimin başlayacak.
- peki bayan anderson .
Dael odadan yavaş bir şekilde çıktı. Her zaman böyle uyuşuk muydu bu ?
- Belinda, öncelikle IRKLAR AKADEMİSİNE hosgeldin. Belki okulun girişinde görmüşsündür. Burada okuyan 4 tür vardır; Cadılar,element koruyucuları,vampirler,periler. Vampirlere dikkat etmeni öneririm. Şimdi de gücüne bakalım. Ellerini aç, avuçların suratına baksın. Aynen bu şekilde. Şimdi içindeki güçlerin buraya akın ettiğini düşün...
Düşündüm. Gözlerimi açtığımda elimde 3 çeşit taş vardı. Biri uçuk mavi,biri kırmızı diğeri ise gri.. Bunlarda neydi böyle? Müdüreye baktığımda ağzı açık kalmış şekilde taşlara bakıyordu. Ne yani ? Bu kötü bir şey miydi?
Oyları unutmuyoruz arkadaşlar ! :-)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Irklar Akademisi (Askıda)
FantasyHer zaman her yerde elementler kullananlar,vampirler,periler,cadılar... Ve bir çok şeyin akademisini okudunuz. Peki ya bunların hepsi bir araya gelip aynı okulda okursa ne olur ?? Belinda büyülü dünyalardan habersiz, normal bir insan gibi yaşıyor...