Meiniang uyanmıştı. Yaşadıklarının rüya mı yoksa gerçek mi olduğunu anlayamamıştı. Başında Ruian 'ı uyurken gördü. Onu hemen dürttü.
Ruian : Majesteleri iyi misiniz?
Meiniang : Ruian ben uyurken neler oldu.
Ruian: Majesteleri, Goryo temsilcisi öldürülünce Goryo Kralı bize küfürlü mektup gönderdi. Tang, Goryo ile savaş kararı almayı düşünüyor.
Meiniang : Ne, hayır bu olamaz. Hemen İmparator ile konuşmalıyım.
Meiniang 'ın gözüne masadaki kapaklı kavonoz çarptı.
Meiniang : Ruian, masadaki kavanoz ne?
Ruian : Hyung 'un külleri... İmparator külleri savurmanız için size bıraktı.
Meiniang başını salladı. Bu sırada gözünden bir damla yaş geldi. Kavaonuzu ağlayarak aldı. Ruian onu tuttu.
Meiniang : Ruian, bana merdiven bul. Külleri çatıdan savuracağım.Meiniang İmparatoriçelik konutunun çatısına çıkmıştı. Hava dondurucu soğuktu. Meiniang 'ın üzerinde beyaz İmparatoriçe geceliği vardı. Titriyordu. Elleri üşümüştü. Bu soğukta uzun süre kalırsa donup ölebilirdi. Ağlıyordu. Canı çok yanmıştı. Külleri esen rüzgarla birlikte savurdu. İçinde büyük bir acı vardı. Bütün külü savurmuştu.
Meiniang: Elveda benim ilk aşkım...
Ağzından sadece bu kelimeler dökülebildi. O kadar çok soğuktu ki...
Meiniang soğuktan bayıldı. Vücudu buz gibi olmuştu. Ölecekti. Hizmetlilere "ben sizi çağırana kadar gelmeyin "diye özellikle tembih etmişti. Hizmetçilerde yukarı çıkıp azar işitmekten korkuyordu. Bu yüzden İmparatoriçe'nin onlara seslenmelerini bekliyorlardı.İmpartor Zhinu, Meiniang 'ın uyanmış olduğunu duyunca hemen onun konutuna koştu. İmparatoriçelik konutuna geldiğinde içeride kimseyi bulamadı. Endişelendi. Meiniang 'ın saraydan kaçmış olabileceğini düşündü.
İlk gördüğü hismetliye bağırarak : İmparatoriçe nerede?
Hizmetli :Majesteleri, İmpartoriçemiz konutunun çatısına çıktılar efendim.
Zhinu büyük bir hışımla dışarı çıktı. Bu soğukta orada ne işi var diye düşündü. Konutun arkasını dolandı. Büyük bir hizmetli ordusunu merdiven başında beklerken gördü.
Ruian da oradaydı.
Zhinu : Ruian, çabuk izahat ver. Meiniang çatıda ne yapıyor?
Ruian : Majesteleri, İmparatoriçemiz Merhum Hyung 'un küllerini savurmak için çatıya çıktılar. Bize o seslenince gelmemizi söylediler.
Zhinu Ruian'ın son sözlerini söylemeden merdivenden çıkmaya başladı. Çatıya çıktığında Meiniang 'ı yerde yatarken gördü. "Meiniang" diye seslendi. Ses gelmeyince öldüğünü düşündü. Onu hemen kucakladı. Merdivenden aşağı indi. Bütün hizmetlilere iyi bir azar çekti ve Meiniang 'ı odasına götürdü. Hekim Zhoe Meiniang 'ı tedavi etti. Meiniang yine gebeydi. Zhinu, Meiniang uyanasıya kadar başında bekledi.
Meiniang sonunda uyandı.
Zhinu onun için çok endişelenmişti. Meiniang uyandığında Hyung 'u unutacağını söyledi. Hyung 'u ve Goryo 'yu unutacaktı. Çocukları için onu unutması daha iyi olacaktı. Zhinu 'ya bu konuda söz verdi. Onu bir daha anmayacaktı.未崇賣不孽峋療選恢奢從負未場即米與務
Küfürlü mektup yüzünden Goryo ile savaş ilan edildi. Savaşa İmparator Zhinu da katıldı. Zhinu 'yu uğurlamak Meiniang için kolay değildi.
Meiniang : Savaş bitince evladım ile sizi sarayda bekliyor olacağım Majesteleri.
Bu Zhinu'yu daha çok cesaretlendirmişti. Savaş bitesiye kadar Meiniang çocuğu doğurdu. Çocuk bir oğlandı. İmparator Beyaz Saray'a bir ferman gönderdi. Fermanla çocuğun adı Beiji kondu.Savaşı Tang İmparatorluğu kazandı. Goryo haritadan silindi ve Tang İmparatorluğuna dahil edildi. Meiniang çok üzülmüştü. İmparator Zhinu, Goryo Kralı 'nı Tang Sarayı'na getirdi. Kralın ailesini ise dağıttı. Meiniang bir an düşündü. Eğer Goryo 'da kalsaydı kesinlikle öldürülürdü. Meiniang Wang So' nun (Goryo Kralı) saraya geldiğini duyunca üzülmüştü. Yıllar sonra Wang So 'yu görecekti. Belki de Zhinu 'ya yalvarırsa onun canını bağışlardı.
İmparator Zhinu büyük bir şölen ve çoşku ile karşılandı. Tang bu büyük zaferi çoşku ile kutladı. Meiniang İmpartor Zhinu 'yu evlatları Beiji ile karşıladı. Prenses Gaoyang, yeni bebeğin zaferi getirdiğini söyledi. Bütün herkes sevinçliydi. Meiniang, Zhinu ile hasret giderdi.
Zhinu, Wang So 'yu İmparatorluk suçlularının yanına , çok yüksek korumalı bir hücreye kapattırdı. Meiniang onu çok merak ediyordu. Onunla konuşmak istiyordu. Belki onu kurtarmanın bir yolunu bulurdu. Zhinu dan rica etti. Zhinu onu kırmadı. Kabul etti. O hücreye girmek için İmparator'un emri gerekiyordu.
Meiniang en asil kıyafetlerini giydi ve hücreye gitti.
Demir kapı gıcırdayarak açıldı. Meiniang Ruian ile birlikte içeriye girdi. Wang So şaşkındı. İçeriye kimin girdiğini merak ettmişti. Bu güzel kıyafetli kişinin mektupta küfür ettiği İmparatoriçe olduğunu anladı. Fakat bir tuhaflık vardı. İmparatoriçelik yüzü tanıdık geliyordu. Daha dikkatli bakınca o kişinin Prenses Ruyi olduğunu anladı.
Wang So : Prenses Ruyi, ama sen ölmüştün. Biz seni yaktık, küllerini savurduk. Sen burada, nasıl ...
Meiniang : Artık adım Prenses Ruyi değil. İmparatoriçe Meiniang. Ben o eski Prenses değilim.
Wang So : Sen nasıl ? Sen Li Zhi ile kaçtın. Bu yüzden... Sen nasıl böyle bir şey yaparsın. Sen bana ve ülkene ihanet ettin. Hyung seni bu ihanetinden dolayı öldürmek istemiş olmalı. Sen sana yazdığım bütün küfürleri hak ediyorsun.
Meiniang : Hyung ve benim meselem farklıydı.Aramızda yaşananlar seni ilgilandirmezBen mi sana ihanet ettim. Sen kraliçe annenle bir olup beni saraydan sürdün. Bin sene boyunca bir köle gibi zulüm gördüm. Asıl ülkem bana ihanet etti. Sonunda hakettiğini buldu. Benim yaptığm tek şey sadece intikam almaktı. Hepsi bu.
Wang So : Ruyi, ben seni çok sevdim. Fakat bazı şeyler bize karşıydı. Kader bize engel oldu. Fakat yine aynı kader seni buralara getirdi.
Bunları söylerken Wang So ağlıyordu.
Meiniang onun ağladığını görünce dayanamadı.
Meiniang : Senin canını bağışlayacağım. Fakat bin şartım var. halkın karşısında benden özür dileyeceksin. Ben de senin canını bağışlayacağım.
Wang So : Asla! Senden asla özür dilemem. Seni pis orospu. Sen bütün küfürleri hakediyorsun. Bunu asla yapmam. Ölmeyi tercih ederim.
Meiniang bu sözler karşısında deliye döndü.
Meiniang : Madem bunu yapmayacaksın. Öyleyse olacakları dinle. Karını ve oğlunu katledicem. Goryo tahtına da kendi oğlum. Honger'ü çıkaracağım. Goryo'yu ben yöneteceğim.
Wang So yerinden kalktı. Meiniang 'ın üzerine yürümeye başladı. Askerler hemen içeri girdi ve onu tuttu.
Wang So : Hayır Ruyi, bunu yapamazısın. Hayır lütfen yapma hayır!!
Meiniang arkasına bakmadan büyük kahkahalarla hücreden çıktı. Bu sözler Wang So 'yu mahvederdi. Ama söylediklerini yapacaktı.Büyük oğlu Honger 15 yaşındaydı. Goryo 'ya Honger'ü gönderip Xian 'ı Velihat Prens yapmayı düşünüyordu.Xian 13 yaşındaydı. Beiji ise daha çok küçüktü. Daha 4 yaşındaydı. Onun için daha planları yoktu. Fakat Honger'ü göndermek daha iyi olacaktı.Xian ,Honger 'e göre daha yetenekliydi. Honger daha geride kalır. Xian daha çok öne çıkardı. Xian her konuda yetenekliydi.. Xian Velihat Prens olacaktı fakat ortada bir Zhonger tehlikesi vardı . Zhangsun Wuji, Zhonger 'ü destekliyordu. Yaş olarak en büyük Prens Zhonger 'dü. Ve Zhonger Merhum İmparatoriçe'nin evlatlık oğluydu. Meiniang, Zhinu 'yla bu konuyu konuşmalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tang Efsanesi
Historical FictionGoryo krallığından Tang İmparatorluğuna kaçan prensesin yaşama tutunma hikayesi (Olay MS 650 yılında gerçekleşmektedir ve karakterler kurgudan ibarettir)