Bütün ev Tony ve Steve'in yatak odasında toplanmış,sarışın çocuğun uyanmasını bekliyordu. Natasha yatağın kenarına oturmuş, abisinin yaralı ellini kavramıştı. Ağlamamak için zor duruyordu.
Steve'in çürüklerle dolmuş bedeni ve omzundaki kurşun yarası temizlenmişti. Doktor omzunu sardıktan sonra birde askılık vermişti genç çocuk için.
"Ne zaman uyanacak?"
Howard'ın öfkeli sesi odada yankılandı. Herkes bu öfkenin nedenini biliyordu. Oğlu yerine Steve'i geri göndermiş olmalarını kabullenemiyordu.
"Doktoru duydun. Dinlenmesi gerekiyor. Halini görmüyor musun?"
Maria eşini aldırmadan baş ucunda oturduğu çocuğun saçlarını okşadı. O kül ve rutubet kokusu artık yoktu.
"Dün geceden beri baygın."
"Hey!Biraz susamaz mısın?"
Bucky sonunda patladığında Natasha omzundaki elini kavrayarak gitmesini engelledi. Kardeşini bulduğu için mutluydu ve bunun bozulmasını istemiyordu.
"Bucky..o döndü. İnanabiliyor musun?"
"Sana söylemiştim."
Kızıl saçlara uzun bir öpücük bırakıp yakın dostuna döndü. Steve ve Natasha onun için hayat demekti. Ve dün gece birilerini yarım kalan parçayı evin önüne bir çuval gibi atıp gitmişti.
Odanın kapısı gürültüyle açıldığında Natasha gözlerini devirdi.
"Polisler geldi..Onun uyanmadığını söyledim ama beni dinlemediler."
Pepper telaşla söylendiğinde Howard onunla birlikte odadan çıktı. Herkes sonunda rahat bir nefes almıştı böylelikle.
Natasha elinin arasındaki parmakların haraket ettiğini hissedince durdu. Hemen ardından Steve kısık bir inleme bıraktı.
"Steve?"
Bucky yatağın kenarına çökerek dostuna iyice yaklaştı. Hepsinin yüzü gülüyordu.
Sarışın çocuk gözlerini açmaya çalışırken tanıdık sesleri dinledi. Kız kardeşinin Maria'nın ona fısıldadığını duyabiliyordu.
"Dostum..Buradayız."
Sonunda mavi gözler açıldığında Bucky gözyaşlarına hakim olamamıştı. Bir yandan gülerken sessizce küfretti.
"Lanet olsun.."
Steve önce hemen yanında burnunu silerek sırıtan arkadaşına baktı. O an dudaklarında bir gülümseme oluşmuştu. Elindeki baskıyla yavaşça döndüğündeyse hayat arkadaşıyla karşılaştı. Bunlar birdaha asla göremeyeceğini düşündüğü yüzlerdi.
"Merhaba.."
Natasha uzanıp yanağını okşadığında Steve baş ucunda oturan kadını farketti. Ince eller tekrar saçlarında dolanmaya başlamıştı. Bunun bir rüya olduğuna emindi.
"Evine hoş geldin Steve.."
Maria sesinin titremesine engel olamazken gülümsemeye çalıştı. Steve'e kavuştuğu için mutluydu. Ama oğluna kavuşma hayalleri kurarken bu onun için her şeyi daha da zorlaştırmıştı.
Steve başını kaldırarak genç kadınla göz göze geldiğinde kaşları çatıldı. Biranda yüzü gerilmiş ince dudakları titremeye başlamıştı.
"T-tony nerede?"
Maria gözlerini sıkıca yumarak sakin olmayı denedi. Yeni kendine gelmiş olan çocuğun karşında ağlamak, onu suçlu hissettirmek istemiyordu. Bu halde bile oldukça düşünceli davranmayı başarabiliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Together↑↓Stony
Fanfiction''Gitmen gerekiyor.'' ''Yeter. Ne saçmalıyorsun? Bir yere gitmiyorum.'' Tony parmaklarının üzerinde yükselerek kendilerine yaklaşan adamlara baktı. Steve'i hızlıca kendine çevirerek dudaklarını tekrar öpmüştü. Bu sefer masum ve bir o kadar d...