baby sitter ;; muke

; t h i r t e e n ;

Luke, Ashton'ı mutfaktaki bir dolabın içinde bulunda kız gibi çığlık atmıştı.

Michael yukarıdan ''Onları buldun mu?'' diye bağırınca Luke göz ucuyla Ashton'a baktı.

''Hayır! Gölgemi insan sanıp korktum. Sen aramaya devam et!''

Ashton kollarını göğsünde birleştirerek somurttu. ''Neden dolaplara bakıyorsun ki?''

''Her neyse, Ashton. Senden bir şey isteyeceğim, tamam mı?'' Luke, eğilerek Ashton'ın boyuna geldi. ''Gidip tekrar saklan. Eğer Michael seni bulursa saklambaç oynadığımızı söyleme.''

''Niye?''

''10 dolar vereceğim.''

''15.''

''Anlaştık.'' Ashton sırıtıp tekrar saklanmaya giderken, Luke arkasından ''Calum nerede?'' diye sordu.

''Diğer dolapta.'' Kıvırcık saçlı çocuk koşarak mutfaktan çıktı ve saklanmak için başka bir yer aramaya başladı.

Luke yandaki dolabı açınca Calum gülümseyerek ''Selam, Lukey.'' dedi. ''Nasılsın?''

''Gidip tekrar saklanırsan, ve eğer Michael seni bulursa ona saklambaç oynadığımızı söylemezsen 10 dolar veririm.'' Luke, Calum'ın dolaptan çıkmasına yardım etti.

''Ben de 15 dolar istiyorum.''

Luke göz devirdi. Yanında sadece 5 dolar vardı ve 30 dolara ihtiyacı vardı. ''Gidip saklan.''

''Tamam ama, neden?'' Calum, Ashton'ın gittiği yerden giderken durup sordu.

''Çünkü ben Michael'dan hoşlanıyorum, gidip ona yakınlaşmaya çalışacağım.''

Calum sırıttı, ''Yarın Michael'ı görürsem, ona senin mükemmelliğinden bahsedeceğim!'' Kapıdan çıkarken Luke gülmesini tutmaya çalışıyordu.

Diğer kapıdan çıkarken elektrikleri kesmek için şalterlerin yanına geldi. Karanlıktan korkma bahanesiyle Michael'ın yanına gidecekti.

Elektrikleri kestiği anda ışıklar kapanmıştı. ''Aman Tanrım, Michael!'' Luke sahte bir çığlık attı. ''Bir şey göremiyorum!'' (Yok artık ben karanlıkta kalınca götümden ışık saçıyodum) Neden yanına el feneri almadığını sorgularken Michael'ın ''Geliyorum!'' deyişini duydu.

Etrafa çarpmamaya özen göstererek merdivenlere doğru yürüdü. Birine çarpmasıyla tekrar küçük bir kız gibi bağırdı.

''Kulaklarımı hissedemiyorum, Lukey.'' Çarptığı cismin konuşmasıyla Luke bunun Michael olduğunu anladı.

''Üzgün değilim. Beni korkuttun.'' Luke, Michael'dan bir adım uzaklaştı.

''Ben de göremiyorum.'' Michael, Luke'un yanından geçmeye çalıştı. Yanlışla sarışın çocuğa çarpmasıyla Luke dengesini kaybedip yere düştü. ''Özür dilerim!'' Michael, yere doğru elini uzattı ancak Luke'un tam olarak nerede olmadığını göremiyordu.

Perdeler kapalıydı, içeriye ayın ışığı bile girmiyordu. İçerisi zifiri karanlıktı.

Luke, Michael'ın uzattığı elini zorda olsa görünce onu tuttu. Michael onu kendisine çekince, Luke mavi saçlı çocuğa fazlasıyla yaklaşmıştı. ''S-Sorun değil.'' Luke, Michael'dan uzaklaşmadı, Michael'da hareket etmedi. (öpüştüreyim mi ÖPÜŞTÜRMEM)

İkisi birkaç saniye bu şekilde kaldıktan sonra Michael'ın aklına bir sevgilisi olduğu aklına geldi. ''Sanırım şalter attı.'' İstemeyerek uzaklaştı. ''Şalterlerin nerede olduğunu biliyor musun?''

Luke utanmıştı. ''Bilmiyorum.'' Yalan söyledi, ''Birlikte Calum ve Ashton'ı arayalım mı? Yalnız kalmak istemiyorum.''

''Belki de polis çağırmalıyız.'' Michael yavaşça, bir şey kırmadan koltuğu buldu.

''Bence sadece oyun oynuyorlar. Aramaya devam edelim.''

Michael koltuğa oturduğunda, ''Yoruldum.'' dedi. ''Eğer oyun oynuyorlarsa, bir süre sonra sıkılıp gelirler. Oturmak istiyorum.''

''Sadece birkaç dakikadır ayaktasın.'' Luke, Michael'ın yanına oturmak istemişti ancak ayağını masaya çarptı.

''İyi misin?'' Michael, Luke'un bir yere çarptığını gelen sesten ve Luke'un inlemesinden anlayarak ayağa kalktı.

Elini önüne uzattı ve hareket eden bir şeye değdi. Bunun Luke olduğunu bildiği için yanına geldi. Kolunu omzuna attı.

''Acıyor.'' Luke yüzünü Michael'a çevirdiğinde burunlarının birbirine değmesiyle Luke'un yüzü kızarmaya başladı. ''Beni koltuğa oturtur musun?'' Luke konuşunca, Michael ile dudakları birbirine değmişti. İkisi de bunu fark etse bile rahatsız olmamışlardı.

Michael ''Pekala.'' diyerek Luke'u koltuğa oturttu.

Luke'un tek pişmanlığı saniyeler önce Michael'ı öpmemesiydi.

Michael'ın tek istediği ise eve gidip yatağına yatmak, ve gece boyu Luke'u düşünmekti.
Luke'dan hoşlanmaya başladığını hissediyordu.

***

Yorum okumayı çok seviyorum o yüzden yorum yapın