Odanın içinde inleyen ses sona geldiğinde,bir yerlerden kulağına çalınan ve anlamsızca çok beğendiği için onlarca kez dinlediği şarkıyı bir kez daha tekrar başlatıp telefonun ekranındaki her milimini çoktan ezberlediği fotoğrafa bakmaya devam etti Boran.
Şarkının sözleri kulağında yankılanırken her nota ve her söz bir anıya dokunuyor gibiydi.
It's over I know that (Bittiğini biliyorum)
You and I can't go back (Sen ve ben geriye dönemeyiz)
Many words left unspoken (Konuşulmamış sözler kaldı)
You need some time alone (Yalnız kalmaya ihtiyacın var)
Bitmiş miydi? Konuşma becerilerini kıskançlık hissiyle beraber kaybederek, saçmalayarak, adam gibi başlamadan bitmesine mi sebep olmuştu, aralarındaki adı konulmamış o bağın? Konya'ya gidip iki gün de olsa ondan uzak kalması,döndüğünde bazı şeylerin toparlanmasına, konuşamadıklarının konuşulmasına faydalı olabilir miydi ki?
You and I have to know that (Sen ve ben biliyoruz ki)
Another day soon will shine (Bir gün daha yakında ışıyacak)
Night will bring the cold back (Gece ise soğuğu getirecek)
To your heart and mine (Hem senin hem benim kalbime)
Şarkıda ilk dikkatini çeken, bu son iki satır olduğu için dinlemeye başladığı aklına geldi. Kartepe'de ki o gece, sabaha kadar titremişti ve bu soğukluk hissinin oda sıcaklığı ile alakalı olmadığını yüreğinin en derinine kadar biliyordu. Lanet olasıca ağzından çıkmış sözler içini donduruyordu. Akıl tutulmasına sebep olan kızın yüzüne onu ilgilendirmediğini, umurunda olmadığını haykırmıştı. Dediklerinin nelere sebep olabileceğini düşündükçe, çıldıracak gibi olup,gecenin üçünde kalkıp yan odanın kapısına gitmiş sonra saçmaladığını düşünüp geri dönmüştü. İki saat yatakta dönüp durduktan sonra, beş gibi tekrar kalkıp Miray'ın kapısı önünde on beş dakika boyunca ne diyeceğini düşünmüş, mantıklı bir cümleler bütünü oluşturamadığını görünce odasına geri dönüp birkaç saatliğine sızmıştı.
There's no way I can breathe without you (Sensiz nefes alabilmemin yolu yok)
And your smile makes it all so simple (Ve gülümsemen çok her şeyi kolay kılıyor)
But there's a wall around your heart (Fakat yüreğin çevresinde bir duvar var)
I cannot get through (Aşmayı başaramadığım...)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEMAS
Fiksi PenggemarÖnünde kalın çizgilerle çekilmiş yolun dışına çıkıp gerçek hayata temas etmek insana nasıl bir güç getirir? Bu güçle kalbinizin kendisiyle bile mücadele edebilir misiniz? Hayrankurgu görünümünde aslında herkesin bir yaş döneminde yaşadığı "ben bu ha...