HAYALLER GEMİSİ

Vernon İle Hayal Et

Seungkwan ve Ece gülerek birlikte sınıfa çıktıkların da daha dün Seungkwan'la dalga geçen Mert önlerini kesti.

M: Daha dün bir bu gün iki. Hemen arkadaş olmuşsun.

S: Ben Eceyi daha önceden tanıyorum.

Mert hemen Seungkwan'ın üzerine yürümeye başladı.

M: Bak seeeen...

E: Sakin olun.

Ece kavga çıkmasın diye aralarına girdi. Ama Mert Ece'ye sen karışma der gibi omzundan geriye itti. Ecenin arkasında tahta vardı, itince sırtını ve belini oraya çarptı.

S: Bir daha ona dokunma.

M: Dokunursam ne yaparsın.

S: Bende senin canını yakarım.

M: Hadi gel. İstediğini yap.

Seungkwan tam Merte vuracakken Ece Seungkwan'a kimsenin kızmasını istemdeiği için elini tuttu. Mert'te bunu fırsat bilerek Seungkwan'a yumruk attı.

Mert'in attığı yumruk herkesi şaşırtırken, Ece elini tuttuğu için kendini pişman hissediyordu.

E: Seu- Seungkwan ?

S: İyiyim ben. Sorun yok.

Seungkwan yüzünü tutarak sınıftan çıktı.

E: Ne yaptın sen ?

M: Yapmam gerekeni. Hem neden onu bu kadar koruyorsun ki ?

E: Bir daha ne ona nede bana zarar verme. Eğer yaparsan çok kötü olur. Biliyorsun. Ona göre davran.

O gün öğlene kadar dersleri boştu. Bunu Seungkwan'da biliyordu. Bu yüzden öğle tatiline kadar sınıfa hiç gitmedi.

Ece öğle arasında bahçede bir ağacın altında otururken buldu Seungkwan'ı. Hemen yanına gitti.

E: Seungkwan ? Gelebilirmiyim ?

S: Evet.... 

E: Sabah sınıfta olanlar için özür dilerim.

S: Senin bir suçun yok özür dileme.

E: Hayır var. Eğer sana engel olmasaydım yüzün bu halde olmazdı.

S: Evet belki ama sorun değil. Üzülme, geçer.

E: Ama acıyor.

Dedi ve hafif bir şekilde önceden kanayıp kuruyan dudağına dokundu. Seungkwan çok garip hissetmeye başladı heme ayağa kalktı.

S: Sen yemek yedin mi ?

E: Hayır ama seninle birlikte yerim diye düşündüm. Bak bunun içinde kurabiye var. Birlikte yiyelim hadi.

Ece ayakta olan Seungkwan'ı tekrar yanına çağırdı öğle arası bitene kadar birlikte yediler. Öğleden sonraki dersler için sınıfa gittiler. Okul bitene kadar sadece birbirleriyle konuştular ve başka hiç bir şeyi *Mert'i* umursamadılar.

Okul çıkışı Gülsüm öğretmen Seungkwan'ı gördü.

G: Seungkwan hemen yanıma gel.

S: Evet efendim?

G: Yüzüne ne oldu ? Kim yaptı ?

E: Met sabah yaptı. Yanlarındaydım. Seungkwan'ın suçu yok