Yolculuk

472 18 0
                                    

Ayazdan...

Gecem Selin sayesinde sürekli kontrol edilerek geçmişti. Saat başı kalkıp nefes alıyor muyum diye beni yoklamıştı. İlk başta çaktırmamaya çalışsam da en sonunda dayanamayıp kollarımın arasına alıp o uyuyana kadar uyumamıştım. Onu tahmin ettiğimden daha da çok korktuğumu anlamamı sağlamıştı bu durum maalesef. Sabah kalktığımda hala koynumda başı mışıl mışıl uyuyordu. Bende o nu seyrederken geri uykuya dalmışım.

Birkaç gün sonra...

Doktor: Nasıl hissediyorsunuz Ayaz Bey?

Ayaz: İyiyim doktor bey ne zaman çıkacağım acaba?

Doktor: Son kontrolleri de yapalım o zaman çıkabilirsiniz.

Ayaz: Sağ olun doktor bey.

Selin: Ayaz bende o zaman çıkış işlerini yapıp geleyim.

Ayaz: Tamam güzelim. Çok bekletme ama beni.

Selin: Tamamdır geliyorum hemen.

1 saat sonra...

Selin: Hadi bakalım Ayaz Bey çıkıyoruz.

Ayaz: Çıkalım bakalım Selin Hanım.

Kalkarken biraz zorlanınca Selin yanıma gelip kaldırdı beni. Yüzünde derin bir pişmanlık ve üzüntü vardı. Olanların onun suçu olduğunu düşünüyordu. Ama belki de en suçsuzu oydu bu olayda. Ama gel de bunu Seline ve onu inadına anlat. Elele tutuşup hastaneden çıktık. Arabaya oturduğumuzda Selinde bir tedirginlik sezdim.

Ayaz: Ne oldu güzelim?

Selin: Şey şimdi biz o eve mi gideceğiz?

Ayaz: Şimdilik evet ama yarın seninle beraber Paris'e gideceğiz olur mu güzelim?

Selin: Tamam. Olur.

Selinin elini tutup arabayı öyle sürmeye başladım. Biraz olsun rahatlamış gözüküyordu. Çok korkmuştu o gün. Ama o adamın bir şekilde işini halletmem gerek. Selin ya da ben hayatımızı ondan korkarak ya da kaçarak geçiremezdik. O pislik nasıl elini kolunu sallaya sallaya kayıtsızca dışarda gezebiliyorsa bizim de hakkımızdı bunu yapmak. Eve geldiğimizde Selin uyumuştu onu kucağıma alamadığım için uyandırmak zorunda kaldım, bana bakıyordu boş boş sonra anladı eve geldiğimizi herhalde birden fişek gibi yerinden doğruldu. 

Ayaz: Selin araba da telefonumu unuttum sen aç kapıyı ben geliyorum

Selin: Ta..tamam.

Arabaya gittiğimde Selinin çığlığı ile eve doğru koşmaya başladım.

Ayaz: Selin !!!!!

Selin :A..ayaz!

kapıya gittiğimde gözlerime inanamadım kapının önünde iki tane erkek cesedi vardı hemen toparlanıp Selinin yanına gittim yere çökmüş donmuş bir şekilde adamlara bakıyordu. Hemen yanına çömelip ellerimle yüzünü tutup odağını bana çevirmeye çalıştım. Ama şokun etkisinden hala çıkamamış bir şeiklde ileri geri sallanıyordu. Daha da kendinden geçmeden Seline seslenmeye başladım.

Ayaz: Selin, Selin kendine gel güzelim. Bak bana hadi Selin.

Sallanarak onlara bakıyordu ve o kadar çabama rağmen ağzından çıkan tek kelime "Ölmüşler" oldu. Daha fazla yerde o şekilde oturmasına izin vermeyip kaldırmaya çalıştım ama kendini o kadar salmıştı ki o nu yaralarımdan dolayı kaldıramamıştım. Bende ona seslenmeye başladım.

İstemeden AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin