"Gülmeyi sevenlere ithafen..."
Bir derginin genel müdürü olan Ali Ömer Erez; görünürde çapkın, hovarda ve ciddi ilişkiden kaçan bir adamdır. Tamamıyla tesadüfi olarak esas kızımız Cemre Soylu ile tanışır ve art arda gelen talihsizlikler sonucunda ke...
Biraz kısa geldik ama bir daha ki bölüme affettiririm kendimi...
Çok bekletmek istemediğim için biraz kısa oldu çünkü bu hafta yazacak fırsatım bir türlü olmadı.
Bundan sonrası da bayram, malumunuz. O yüzden dedim Afifeciklerimi bayramın sonuna kadar bekletmeyeyim.
Geçen bölüme gelen yorumlara cevap veremedim ama her birini okudum! Bu bölümde yorum istiyorum bol bolllll!
Bir daha ki bölümde epey eğlenceli olacak, haberiniz ola!
Ama yine de aklınıza takılan, ya Büş burayı açıklamayı unutmuşsun, şöyle de bir sahne okusak ne güzel olur dediğiniz yerler varsa belirtmekten kaçınmayın.
Finale kadar muallakta olan her konuyu açığa çıkaracağım ama 43 bölümdür yazıyorum sonuçta ve unuttuğum yerler olabilir belki.
Haydi iyi okumalar ve şimdiden iyi bayramlar!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sahne 43
Nohut Tanesi
Hamilelikten nefret ediyorum.
Hamileliğin kutsallığından da, eşsiz hissettiren o duygularından da, yok efendim yaşanan en güzel günler olmasından da bahseden anneleri şiddetle kınıyor ve doğruyu söylemeye davet ediyorum! Çünkü ben daha ne kutsallığını görebildim, ne eşsiz hissedebildim ne de yaşadığım en güzel günler içinde yer alıyor bu gebelik günlerim...
Hayır, hangi anne hangi kafayla hamilelikten keyif aldığını söyledi aklım almıyor Afife! Mazoşist midir nedir bilmem ki! Hamilelikle birlikte gelen evrimler sadece bana özel olmadığına göre her anne aynı yollardan geçmiştir değil mi? O halde nasıl oluyor da seviliyor bu lanet olası günler! Ateistler bile açıklayamıyor bu durumun ironikliğini.
Devamlı kusuyorum Afife. Sabah kus. Akşam kus. Parfüm kokusu alınca kus. Yumurta kokusu alınca bir daha kus. Halsizliğe hiç girmiyorum! Yorgunluğu ağzıma bile almıyorum! Bir kış ayısından fazla uyuduğuma da eminim. Ah, çiş mevzusunu unuttum sanmayasın! 7/24 tuvaletteyim.
