Chanyeol, ne yapması gerektiğinden emin değildi. İlk defa olacak bir şey için oldukça endişeliydi. Ne yapmalıydı. Korkuyordu. Yanlış bir şey yapmaktan ve eşini üzmekten korkuyordu.
Yanakları kıpkırmızıyken ona şehvetli gözlerle bakan eşine nasıl karşılık vermesi gerektiği hakkında bir fikri yoktu. Aklında binlerce soru vardı. Eşi onun yatağa uzanmasını sağlarken o derince yutkundu. Alfa olanın buz mavisi gözleri oldukça koyulaşmıştı. Karanlıkta bile hala mavi olduğu belli olsada Chanyeol onun bu kadar koyu bir mavi olmadığını iyi biliyordu. Odayı sadece ay ışığı aydınlatıyordu ve bununda etkisi vardı muhtemelen.
Baekhyun uzanıp yavaşça eşinin dudaklarına kapandı. Ona sahip olmayı deli gibi istiyordu. Ama kendini dizginlemek için zorluyordu. Bunun Chanyeol'un ilki olduğunu biliyordu. Kendisininde ilki buydu. Daha önce kimseyle bu kadar yakın olmamış ve kimseyi bu denli istememişti. Şimdi ise altında sereserpe uzanan çocuğa karşı oluşan çekimi engelleyemiyordu. Ona sahip olmak için yanıp tutuşuyordu.
Onun dudaklarına uzandı tekrar. Bir eli ise yaramazca genç çocuğun bacağını yukarıya doğru çekmişti. Kendisine daha fazla alan yaratmak istemesi normaldi. Chanyeol'a çok daha fazla dokumak istemesi normaldi. Onun teni kendi tenine karışmalıydı.
Chanyeol nefes almak için alev alev yanan dudaklardan ayrıldı. O an da aklına ne yaptıkları dank etti. Buna hazır mıydı? Peki Baekhyun onu seviyor muydu? Bu sadece birini sevdiğinde olmalıydı.
Alfa olanı omuzlarında itip yüz yüze gelmelerini sağladı. Aklını en çok kurcalayan soruyu bir çırpıda sordu. Sonunu düşünmek aklına dahi gelmemişti. ''B-beni seviyor musun?'' Sesi titremişti. Alacağı cevabın olumlu olmasını istiyordu. Eşinin kendisini sevmesini istiyordu.
Ama mavi gözlerde gördüğü tereddüt onun yerle bir olmasına neden olmuştu. Baekhyun bir cevap veremiyordu. Sadece bakıyordu. Ne demesi gerektiğini ölçüp tartıyor gibi bir hali vardı. Genç çocuk göğsünün ortasında bir sancı hissetti. Sevmiyordu. Eşi onu sevmiyordu. Kalbi kırılmıştı. Canı yanıyordu.
Ani gelen güçle eşini üzerinden itti ve başka bir şey demeden koştu. Nefessiz kalasıya kadar koştu. Chanyeol o gece kurt yatağına dönmedi.
***
Baekhyun kendisine küfür etti. Erken davranmıştı. Daha zamanı varken kendini tutamamıştı. Chanyeol'un üzülmesine neden olmuştu. Oysa biraz daha sabretmeli ve kendi duygularından emin olmalıydı. Chanyeol'un onu sevdiğini biliyordu. Bunu sadece yanındayken hızlanan kalp atışlarından bile anlayabilirdi. Lakinj kendisi ne hissediyordu, tam bir isim vermek zordu. Çünkü ona değer veriyordu, seviyordu. Fakat aşık mıydı?
Peki alfa olan aşka inanıyor muydu? Bunun cevabını da vermek güçtü. Çünkü Chanyeol'a oldukça değer vermesi bazen aklını karıştırıyordu. Sadece konu eşi olduğunda bu şekilde ikilemde kalması canını sıkıyordu. Net biriydi. Dolambaçlı şeylerden hoşlanmazdı. O an Chanyeol'a birlikte olmak istemişti. Ötesini sonra da düşünebilirdi. Fakat ne kadar çok yanıldığını ancak fark ediyordu. İnsanlar onlardan daha hassas ve duyarlı oluyorlardı. Alfa olan bu küçük ayrıntıyı atlamıştı.
Uzun beyaz saçlarını eliyle düzeltti. Chanyeol'u aramaya çıkmalıydı. Gece vakti onun dışarıda gezmesi güvenli değildi. Burası kurtlarla doluydu ve Chanyeol'un üzerinde Alfanın kokusu vardı.
''Baekhyun amca! Neden Chanyeol arkadaşımı üzüp onu ağlattın?'' Küçük Kyungsoo çatık kaşları ve sinirli ifadesiyle odaya dalmıştı. Baekhyun kapıya bir kilit ayarlamayı aklına not etti. Bu konuyla kesinlikle ilgilenmeliydi.
''Bana cevap ver!'' Kyungsoo sesini yükseltip tekrar konuştu. Koridorda, nöbetçilerle kovamalaca oynarken, ağlayarak koşan Chanyeol'u görünce küçük kalbi panikle çarpmıştı. Ona neler olduğunu soramamıştı bile. Çünkü Chanyeol kendisinden oldukça uzun bacaklara sahipti. O da bunun Beakhyun yüzünden olduğuna karar verip soluğu oda da almıştı.
''Chanyeol ağlıyor muydu?'' Baekhyun telaşla sordu. Onun bu kadar çok üzülebileceğini düşünmemişti.
''Baekhyun amca acaba kulaklarında sorun mu var? Neden soruma cevap vermiyorsun?''
''Velet sen günde bir milyon tane soru soruyorsun. Hangisini cevaplayayım?''
''Diğerleri önemli değil sen buna cevap ver Baekhyun amca.'' Kyungsoo hala kaşları çatık vaziyette söyledi. Baekhyun ondan kurtuluş olmadığını anladığında cevap vermek zorunda kaldı. ''Evet biz biraz tartıştık ve ben onu üzdüm.''
''Baekhyun amca sen kötü biri misin?'' Sordu küçük çocuk.
''O nereden çıktı?''
''Hani bana demiştin ya iyi ve güzel olanları sadece kötüler incitir ve ağlatır diye. Sen kötüsün o zaman. Bunu sen söyledin!'' Kyungsoo işaret parmağıyla alfayı gösterirken onu suçladı.
Baekhyun bu konuşmayı hatırlıyordu. Bu yüzden ne cevap vereceğini o an da bilemedi. ''Ama ben onun beni affetmesini sağlayacağım bu beni tekrar iyi yapmaz mı?'' Diye sordu.
Kyungsoo düşündü. Kendisi de gün içinde bir çok kez Jongin'i üzüyordu ve ondan özür diliyordu. Sanırım bu Baekhyun içinde geçerli olabilirdi. ''Evet seni iyi yapar. Hatanın farkına varıyorsun çünkü.'' dedi.
Baekyun onun yumuşak siyah saçlarını karıştırdı. Bu çocuk çok akıllıydı ve Chanyeol'u koruması çok hoşuna gitmişti. Eşinin bu kadar sağlam bir dost edinmesi gerçekten hoştu. Kyungsoo'nun başkalarına karşı ne kadar çok mesafeli olduğunu biliyordu. ''O zaman ben şimdi Chanyeol'u bulmaya gideceğim.'' Dedi Baekhyun.
Kyungsoo onun kıyafetinden tutup kulağına fısıldadı. ''Ona sevgi dolu bir öpücük ver. Bu yaralarının geçmesine yardımcı olabilir Baekhyun amca.''
''Seni küçük...'' Baekhyun çocuğun tombul yanağını sıktıktan sonra odadan hızla ayrılmıştı. Gerisinde gözleri haylazlıkla parlayan bir çocuk bırakmıştı.
Alfa olan kurt formunda dolanıyordu şehrin içinde. Fakat Chanyeol'a ait tek iz onun kokusuydu. Bu ise durumu biraz sıkıntıya sokuyordu. Hava oldukça rüzgarlıydı ve genç çocuğun kokusu rüzgarda dağılıp gidiyordu. Baekhyun bu yüzden kurt formuna girmişti. Bu onun en güçlü olduğu anlardan biriydi. Normal zamanlarda kurt adamlar da insan formlarındahareket eder herhangibirbir tehlike anında değişim yaşarlardı.
Baekhyun, Chanyeol'u hemen bulmak zorundaydı. Dışarı da kaldığı her an onun için tehlikeliydi. Nitekim, alfa olan bunu kanıtlar biçimde gecenin içinde bir çığlık duydu. Keskin kulaklarına ulaşan ses onun kalbinin panikle atmasına neden olmuştu. Baekhyun koştu. Eşine yetişmek için güçlü ulumasını bıraktı. Onun olanı korumalıydı.
***
Şimdi eşim dostum beni yastayım sanıyor. Hastayım hiç kimse bilmiyor. Böyle miydi bu? HshdhdhdhNeyse