CCTV | Sehun

9

"Senin gitarındı para sende kalsın. Karşılığında bana ajussi demeyi kes." Erkek hızlıca konuşup yeniden koşmaya başladı.

"Chanyeol beni bekle!" Diye bağırdığını duymuştu Mark.

Kris hızlı adımlarla yürürken yalnızca Chanyeol'e odaklanmıştı. Bu yüzden olacak ki farketmeden bir adama çarptı omzunu.

"Kusura bakmayın." Dedi kendinden kısa adamın omzuna dokunarak.

Adam yere düşen telefonunu yerden kaldırıp , kulaklığını yeniden girişe yerleştirdiğinde ancak Kris'in yüzüne bakabilmişti.

"...ve Kris." Dedi adam. Bu sırada Kris'e önemli değil anlamında kafa sallayıp , gülümsemişti.

"Hı?" Diyebildi uzun olan. Karşısında ki adamın gözlerine odaklanmış, kalbi hızlanmıştı. Birden bire çarptığı adamın ismini söylemesi normal miydi?

Kumral saçlı adam telefonu hafifçe Kris'in görüş alanına soktu, yine hafifçe salladı.

Ardından nezaketen eğilerek yoluna devam etti. Tamamen uzaklaşmadan Kris cümlenin devamını duyabilmişti.

"...ve Kris adında iki adam Luhan." Sonra yavaş yavaş silindi kumralın kadife sesi.

'Tesadüf.' dedi Kris , hala adamın arkasından bakakalmışken.

"Kris!" Diye bağırmıştı sinirle Chanyeol, aynı zamanda Kris kafasına boş pet şişe yemişti.

"Tamam be!" İçerleyerek yere düşen şişeyi aldı ve bir kaç metre ötesinde duran çöp kutusuna gönderdi.

Kris tamamiyle soğuk görünse de dışarıdan, aslında içinde hala kıpır kıpır bir çocuk vardı. Kimin yoktu ki?

O 'Ben o hapishaneye girdiğim anda çocuk öldü.' dese de, böyle bir şey olamazdı. Çocuklar , ölene kadar, ölmezdi.

Aralık ayının soğuğu burun uçlarını dondururken Kris'in içinde uyanan kaçınılmaz istekle , omzunun arkasından kumral saçlı adama baktı.

"Tesadüf." Diye söylendiğinde Chanyeol'ün dikkatini çekti.

"Ne tesadüf?"

"Az önce bir adama çarptım. Telefonla konuşurken benim adımı söyledi de. Onun için demiştim." Chanyeol yüzünü adama çevirdi.

"Aynen" dedi "Tek Wu Yi Fan sen misin?"

"Kris demişti."

"Tek Kris sen misin?" Dedi gülümseyerek Yeol.

Ama şüphesiz ikisininde içinde inanılmaz bir his oluşmuştu.

Kadere inanıp inanmamak konusunda arada kalmış bu insanlar; Sehun, Baekhyun, Dahlia, Kris , Chanyeol hatta Kyungsoo , Min Seok , Jongin , Yixing dörtlüsü bile hatta Luhan da Hyojin de Mark da... Hepsi ince bir kader çizgisinde buluşmuşlardı.

Gerçekten kader miydi?

"Bilmiyorum." Dedi kendi kendine Sehun.