CCTV | Sehun

14

Medya: Byun Baekhyun
Müzik:KARD- You In Me

Öncelikle 1K olduk.
Her şey için teşekkür ederim. İyi okumalar.

"Dediğin gibi konuştuk kızla. Bırakacağını söyledi." Dedi telefonun ucundaki Chanyeol.

"Çok zorlandınız mı? Ah..." Derin bir nefes bıraktı Sehun. "Gerçekten teşekkür ederim. Gözüm arkada kalmadı artık."

"Aslında hiç zorlanmadık. Hemen kabullendi."

"Hı? Gerçekten mi?" Dediği sırada Baekhyun'la göz göze geldi.

"Evet. Evden taşınmalısın belkide dediğimde gülümsedi ve 'zaten küçük ve eskiydi' dedi."

"Çok tuhaf." Dedi Sehun, Baekhyun'un bakışları altında.

"Her neyse. İçin rahatsa artık, burada ayrılıyor sanırım yollarımız."

"H-hm. Sanırım. Teşekkür ederim her şey için."

Sehun telefonu kapatıp Baekhyun'un yanına -bilgisayarın karşısına- oturdu.

"Hiç iyi hissetmiyorum." Sehun konuşurken o bilgisayarda , Dae'nin de anlayamayacağı şeyler yapıyordu.

"Ne oldu?" Dikkatle bilgisayara bakarken sordu. Klavye sesleri ve Dae'nin adım sesleri Sehun'un tuhaf bir şekilde dikkatini dağıtıyor hatta bu kadarla kalmayıp başının dönmesine sebep oluyordu sanki.

"Dahlia..." Elini başına koyup ovmaya başladı, "çok çabuk kabullenmiş her şeyi."

Baekhyun , Dahlia'yı tanıyorsa o vazgeçmezdi. Asla. Bu yüzden aceleyle söz aldı.

"Senin söylediklerinin aynısını söylediklerine emin misin? Senin ve benim onu tamamen bıraktığımızı düşündüğüne?"

"Sanırım." Kısa kesti Sehun. Bulanmaya başlayan midesi ile yavaş yavaş yerlebir oluyordu sanki.

"Sen iyi görünmüyorsun." Dae , karanlık koridordan çıkagelmişti küçük odaya. "Hastaneye gitmeliydik. Gazlar seni çok etkilemiş olmalı."

"Ne diyelim hastaneye gidip? Ben bir mahkumdum. Öldüm. Ama ölmemişim gibi beni muayene eder misiniz, mi?"

"Haklısın." Mırıldandı Jong Dae. Bu sırada Baekhyun'un yaptığı iş gözüne çarptı.

"Ordaki kız, o kız mı?" Ekrana doğru , metal yüzük takılı olan parmağını uzattı.

Sehun da Dahlia'dan bahsedildiğini anlayıp başını ekrana çevirmişti. Anlaşılan Baekhyun CCTV'lerle uğraşıyordu.

Hızla doğrulup eli ile masadan destek aldı Sehun. İyice eğilip ekrana daha da yoğunlaştı. Dahlia, ne yapıyordu öyle?

"Öylece CCTV'ye bakıyor."

"Çok karanlık nasıl anladın?" Baekhyun'a cevap veren Dae'ydi.

"Bu soğukta durup gökyüzünü izlemiyor ya direğin tam önünde durmuş. Dram filminde falan değiliz demiştim Dae." Sinirlendiğini belli ettiğini anlayıp ciğerlerine hava doldurdu devam etti. "Ve ona... CCTV'den bahsetmiştim."

Sehun ikisine kulak asmayıp sadece Dahlia'yı görmeye çalışıyordu.

Bir ışık göründü , Dahlia'nın yüzünü aydınlattığında kadın kolları ile ışıktan kaçmaya çalıştı. Işığın kaynağı olan arabanın yoldan uzaklaşmasıyla Dahlia öylece yere yığılmıştı.

"Baekhyun!" Diye bağırdı Sehun, aynı zamanda masaya bir darbe indirmişti.

Tanrım! Bir anda yere yığılmıştı!