prolog

20.8K 895 77
                                    

Suyun sessizlikte yankılanan kısık dalgaları, ikimizin arasındaki boşlukları doldurmayı seviyormuş gibiydi.

Kollarıma tutunan elleri, bacaklarıma dolanan bacakları ve göğsüme yaslanan göğsüyle varlığından bi'haber hislere sürükleniyordum. Sanki imkanı varmış gibi ayak bastığım seramikler o her nefes aldığında çatlıyor, parmaklarını tenimde her hissettiğimde biraz daha derini boyluyordum.

"Sen," Dedi titreyen ıslak dudaklarının arasından dökülen sesiyle.

"Sen vurgun gibisin, Jungkook." Gözlerini gölgeleyen ıslak saç tutamlarından tutup öpmek istiyordum onu.

"Ve," Alnını alnıma yasladıktan sonra morarmaya yüz tutan dudaklarıyla mırıldandı ben gözlerimi yummadan önce. "Hayatımın en doğru anında ikinci bir vurgun yemek, ağrıların en şiddetlisini öptürdü bana."

*

kurgu üzerinde ufak tefek değişiklikler yaparak yeniden yayınladım. çünkü bunun için yazan, soran çoktu. ancak bunun oldukça eski ve kısa bir kurgu olduğunu, zaman zaman da cringe sahneler barındırdığını unutmayalım lütfen. çok memnun olmasam da bir yerlerde dursun, isteyen de okusun diye attım. başlayacak olanlara şimdiden iyi okumalar dilerim.

güncellenme tarihi: 05.07.2021

kairos ¦ jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin