Sanırım ilk defa bir bölüm bu kadar çok hoşuma gitti. Bazı okuyucularımın aklında soru işaretleri kalmış umarım onları kapatabilmişimdir. Ve geçen bölüm ki yorumlar beni çok çok mutlu etti. Bölümü thealive ithaf ediyorum. Bu bölüm de ki son kısım onun fikriydi çok teşekkür ederim :)
Hepinizi çok seviyorum (:
Keyifli okumalar!
"Kerem eve gidelim, lütfen."
Sıkıntıyla nefesimi üfledim. Neredeyse yirmi dakikadır eve gitmek için yalvarıyordum. Kerem'in yumruk attığı yer sızlıyor hatta acıyordu ama bunu ona söylemek istemiyordum. Üzülecek, kendine zarar verecek biliyorum.
"Canın acıyor mu?"
"Eve- Hayır." Ah!
"Zeynep bana yalan söyleme!" Pislik. Asıl kendisi bana yalan söylüyor!
"Öyle mi Kerem? Asıl sen bana yalan söyleme. Yanımdan hastaneye diye ayrılıyorsun bir bakıyorum barda arkadaşlarınla eğleniyorsun!" diye bağırdım. Her şeyi benim üzerime yıkması daha çok sinirlenmeme yol açmıştı. Bana bir açıklama bile yapmadı.
Çok kısa bir an gözleri benimkilerle buluşup tekrar yola çevrildi. Dişlerini sıktığını çenesinin seğirmesinden anlayabiliyordum. Bir de sinirleniyor.
Ellerini direksiyonu daha sıkı kavrarken konuşmaya başladı:
"Hastaneye gidecektim ama sürpriz yapmak istemişler haberim yoktu." Derin bir nefes aldı ve ardından devam etti. "Can yurt dışından gelmiş Açelya'da böyle bir program yapmış. Bunda abartılacak ne var?"
"Kerem yatakta bıraktın beni ya! Ne demek bunda abartılacak ne var?" Gözlerimi kapatıp kendime gelmeye çalıştım. Nasıl bu kadar düşüncesiz olabiliyordu?
"Sence de fazla abartmıyor musun bu konuyu?"
"Durdur arabayı." Direksiyonu sıkarken Kerem aniden gaza bastı. Öne savrulmamak için kapının koluna tutundum.
"Manyak mısın sen ya! Durdur arabayı!" diye bağırdım.
Arabayı aniden durdurdu.
"Durdurdum şimdi ne yapacaksın?" diye sordu alayla. Piç herif. Cevap vermeden kemerimi çözüp elimi kapıya doğru götürdüm ki Kerem benden önce davranıp havada ki kolumu tuttu ve kendine doğru çekti.
"Bırak beni." Yanağımda hissettiğim sıcaklıkla ağladığımı yeni fark etmiştim. Kafamı öne eğip Kerem'in yüzüne bakmazken kollarımdan tutup beni kendisine doğru çekerek kucağına oturmamı sağladı.
Bacaklarımı iki yana açıp Kerem'in kucağına yerleşirken kollarımı boynuna dolayıp kafamı boyun girintisine sakladım.
Hıçkırıklarım şiddetlenirken Kerem bir elini sırtıma çıkardı, diğer eliyle ise saçlarımı okşamaya başladı.
"Ağlama." Kollarımı boynuna biraz daha dolayıp kokusunu içime çektim. Onunla böyle olmak huzur vericiydi. Ama kavga etmemizden nefret ediyordum.
"Öküzlük yaptım. Açelya'nın böyle bir şey yapacağını düşünmeliydim ama o an hastanede acil bir durum var zannettim. Seni öyle.." Saçlarıma bir öpücük bırakırken "Özür dilerim, seni öyle yatakta bırakmamalıydım tam bir öküzüm." Diye fısıldadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeşil Peri (Peri Serisi 1) ASKIDA
FanfictionBen anne olamam ki. Bar işleten, her gün sabah akşam demeden alkol içen, daha evi bile temizleyemeyen, yemek yapmayı bile bilmeyen anne mi olurmuş hiç? Ben daha kendime bakamıyorum bir bebeğe nasıl bakacağım? Bir bebeğin bezini nasıl değiştirec...