Sevdim Seni Bir Kere

682 40 4
                                    

Eylül; Sabah - 31.12

"Eylül! Kalk! Geç kalacaz senin yüzünden!"
"Evet Eylül, Bahar haklı. Ali'gil bizi 1 Saat'e almaya gelecek ve sen hâlâ uyuyorsun!"
Bir kere de normal uyandırın ya!
Huysuz bir şekilde Yataktan kalktım, Yüzümü yıkadım ve geri Odama girdim. Dolabın önünde durup Acaba ne giysem? Etek mi? Yoksa Kot Pantolon mu? diye düşündüm.
Sonunda'da kararımı vermiştim.
Kahverengi süet Etek, Eteğin içine katılmış beyaz bir Tişört ve kot Ceket. Ayakkabı olarak beyaz Stiletto giydim. Hafif Makyaj yaptım ve Dalgalı Saçlarımı da bağlayıp Oda'dan çıktım.
"Ben hazırım Kızlar."
Esma ve Bahar bana baktılar ve "Sonunda!", diyip Oğlanları bekledik, onlarda 10 Dakika sonra gelmişti.
Hep beraber Ev'den çıkıp, Esma ve Alp, Bahar ve Oğuz, Ben ve Ali ayrı Arabalara bindik.
"Etek yakışmış, Mavim."
"Teşekkürler. Değişiklik olsun dedim, ve Etek giymeye karar verdim."
"Öyle olsun bakalım."
Kahvaltı yapacağımız Restoran'a vardık.
Açık Alan'dı, Şansımıza Hava çok güzeldi ve güzel bir Kahvaltı yaptık.
"Esma Ekmek uzatırmısın?"
"Tabii al. Oğuz sende şu Zeytin'den ver."
"Oğuz şu an Yemekle meşgul, ben veririm."
"Sağol Baharım, Oğuz'dan Hayır yok."
"Eylül bak bunlardan'da ye. Çok güzel tadı, bi dene."
"Tamam, sakin ol Ali. Kahvaltı kaçmıyor ya."
"Bizimkiler bayağ aç, belli. Bunları kimse doyurmuyor mu?"
"Ben öyle değilim, Bahar Hocam. Günahımı alıyorsunuz."
"Evet Bahar, Ali ve Oğuz aç. Benim Alp'im gayet güzel bir şekilde Kahvaltısını yapıyor."
"Allah allah, taktınız bize! Bırakında Kahvaltımı doya doya yapıyım."
"Tamam, tamam sakin ol Oğuz'cum. Sen yap Kahvaltını..."
Çok neşeli geçti Kahvaltı, Oğuz ve Ali'nin bu Davranışları herkesi güldürdü.
"Kahvaltı bitti şimdi ne yapıyoruz?"
"Şimdi Esma, Alışveriş Merkezine gidip, Sevgiliye Hediyeler alıcaz. Ama Hediyeler anlamlı olacak!"
"Çok güzel düşünmüşsün Oğuz, hadi gidelim o Zaman!"
Toparlanıp en yakın AVM'ye gittik ve herkes ayrılıp 2 Saat'e Giriş'te buluşacaktı.
Ali için ne alsam? Acaba Doktorlukla ilgili bir şey mi? Yoksa Geçmişle alâkalı bir Hediye mi?
Yaklaşık Bir buçuk Saat sonra aradığımı bulmuştum ve daha Yarım Saat'im kaldığı için Mağazaları gezmiştim.
Artık 2 Saat geçmişti ve hepimiz istediğimizi bulmuştuk.
Akşama hazırlanma Vakti gelmişti.
Esma'yı, Bahar'ı ve Beni ilk önce Ev'e bırakıp, onlarda hazırlanmak için dağıldılar. Ali bana Mekanın Konumunu, Kahvaltıdan sonra, yollamıştı. Kızlar'la birlikte Eve geldik ve beraber toplandık.
"Nasıl bir Gündü sizin için?"
"Bende bir değişiklik yok. Aynı Bahar ve aynı Oğuz. Sende Eylül?"
"Yanı bende de farklı bir şey yok aslında. Kahvaltıda biraz Ilgilendi benimle bu kadar. Ama Esma'da bir şeyler var, o belli."
"Ay Kızlar! Alp ve Ben çıkıyoruz!"
"Siz zaten çıkmıyormuydunuz?"
"Ya yok öyle değil Bahar. Hani böyle bir Adım daha Ileri. Böyle Aşkım, Sevgilim gibi..."
"Bu muydu? Seni sevince boğan şey sana 'Sevgilim' diye seslenmesi mi?"
"Eylül ya! Tam bir Odunsun. Hani ne kadar tatlı, öyle değil mi Bahar?"
"Bu sefer Eylül haklı Esmacığım. Hani gayet normal böyle seslenmesi..."
"Sağolun, hevesim kursağımda kaldı. Neyse hadi hazırlanın, geç kalacaz!"
"Kızlar... Benim öyle şik bir şeylerim yok ki. Hani biliyorsunuz her şey bi An'da geliştiği için, Elbiseler falan almadım."
"Sorun değil Canım, Eylül ve Ben ne Güne burdayız? Bizden alırsın birşeyler."
Esma Bahar ile kendi Odasına gitti. Bende kendi Odam'a gidip bir şeyler seçtim. Siyah, hafif dekolteli bir Elbise, altında her Zamanki gibi siyah Stiletto ve kırmızı bir Çanta, Makyajımı yine hafif tutmuştum, ama Çantama göre kırmızı bir Ruj sürdüm. Saçlarımı dağınık bir Topuz hâline getirdim.
Esmalar daha Odadaydı ama onlarda Saçlarını yapıp bitmişti. Bahar açık mavi, Dizine kadar ve Beli Dantelli bir Elbise, altına beyaz Ayakkabı giymişti.
Esma'da Pudra Tonunda, Payetli bir Elbise ve Pudra Rengi bir Ayakkabı almıştı. Hepimiz çok güzeldik...
Arabama binip Ali'nin Konum attığı yere gittik ve geldiğimizde, Erkekler ordaydı. Samet ve Ceren'de gelmişlerdi. Salon çok güzel süslenmişti, bir Köşede Çiçekler vardı, diğer Köşede Yılbaşı Ağacı ve yanında bugün alınan Hediyeler. Kenarda açık Büfe vardı ve yerde bir kaç Balon vardı.
"Çok güzel olmuş burası. Siz mi yaptınız?"
Erkekler yanımıza geldi ve Oğuz bana ilk Cevap veren oldu.
"Yani bizim Hazırlanmamız çok uzun sürmedi ve bizde gelip süseldik. Yalnız burası sizin kadar güzel olmamış. Hepiniz Harika görünüyorsunuz."
Yanıma Ceren geldi ve ilk önce sarıldık.
"Eylül şahane olmuşsun!"
"Sağol Ceren'ciğim. Sende öyle, Elbisene bayıldım!"
"Ali bana almıştı bir kaç Ay önce."
"Desene o Zaman, Ali'nin Zevkine güvenebilirim."
Gülüyorduk ve Ali yanımıza gelip "Hanımlar, artık konuşmanız bittiyse, buyrun Masa'ya. Sizi bekliyor herkes.", dedi ve bizi oraya çağırdı.
Masa dolmuştu ve gerçekten bizi bekliyorlardı, dolayısıyla hemen Yerimize geçtik. Ali yanıma oturdu, Ceren'de Samet'in yanına oturdu. Diğer Çiftler yan yanaydı ve Yemeğe başlamıştık.
Uzun Sohbetli bir Yemek'ten sonra Hediyelerin olduğu Köşe'ye gittik. Ve Ali konuşmaya başladı. "Evet, biliyorsunuz, Görev olarak bugün herkes Sevgilisine anlamlı bir Hediye aldı, Samet ve Ceren Arkadaşca, ve şimdi herkes Hediyesini versin."
Oradaki benim Ali'ye olan Hediye'yi alıp yanına gittim.
"Mutlu Yıllar, Sevgili.", dedikten sonra Eline verdim.
O da bana "Mutlu Yıllar, Hayatım.", diyip bana Hediye'yi verdi.
Beraber Hediyeleri açtık, şok olduk ve birbirimize baktık. Aynı Hediye'yi almıştık. Bisikletin üstünde bir Kız ve bir Erkek. Önemli olan Kızın Elindeki o Gül'dü. Çünkü bizimde buna benzer bir Hikâyemiz vardı.
O zamanlar daha yeni Sevgili olmuştuk ve Ali benim Gül sevdiğimi bilmediği hâlde bunu bana almış, ve Okul çıkışı beraber Bisiklet Turuna çıkmıştık. Belki şu an çok Basit geliyor Kulağa, ama o Günler benim için çok değerliydi ve geri dönmek için her şeyimi verirdim.
Biribirimizi ne kadar iyi tanıyoruz buradan belli oluyordu, bilmeden aynı Hediye'yi almıştık. Işte bizim Sevgimiz böyle bir şeydi.
Sonra diğer Çiftlerin Hediyelerine baktım.
Bahar Oğuz'a bir Doktor Figürü almıştı, ve Oğuz'dan, Bankta oturan bir Kız Çocuğu, yanında bir kaç Kuş ve Yerde Çiçekler olan bir Figür almıştı. Bu Bahar'ı simgeliyordu.
Esma Alp'ten Elinde Pasta olan bir Oyuncak Kız almıştı ve Alp'e havalı Duruşlu, tıpkı Alp gibi, bir Erkek Figürü aldı.
Saat 12'ye geliyordu ve son 15 Saniye kalmıştı, sonra 2018 Yılına girmiştik.
Hep birlikte geri Sayıma başladık ve Saat tam 00.00, Birinci Ayın biri, olduğunda Ali beni Dudağımdan öptü.
"Bizimle dolu bir Yıl olsun..."
"Evet.. Bizimle dolu bir Yıl olsun Ali'm."
Arkadan Sevdim Seni Bir Kere Şarkısı çalınca Ali ve Ben birbirimize sarılarak, Dans etmeye başladık. Bu bizim Şarkımız'dı! Ali Saçlarımı okşarken, bende Kafamı Göğsüne koyup, Gözlerimi kapatmış, Tadını çıkartıyordum.

Sevdim seni bir kere
Başkasını sevemem
Deli diyorlar bana
Desinler değişemem
Desinler değişemem

Daha yolun başındasın
Değişirsin diyorlar
Oysa sana çıkıyor
Bildiğim bütün yollar

Sevgi anlaşmak değildir
Nedensiz de sevilir
Bazen küçük bir an için
Ömür bile verilir

Yılbaşı Partimiz çok güzel gidiyordu, artık sonuna doğru yaklaşıyorduk. Ama sonra Salon'un içine biri girdi, ve "Eylüül!" diye bağırdı, Elinde'de siyah-beyaz bir Çanta. Herkes gördüğü kişi ile şok geçirmişti, çünkü Sinan Bey'di. Ve yine ne istiyordu?
Yanına gitmek istediğimde Ali beni kolumdan tuttu.
"Dur, gitme. Ben konuşurum, şimdi belli olmaz bir şey yapar. Ve senin başına bir şey gelirse yaşayamam ben!"
"Merak etme. Bana bir şey olmaz."
Ve Sinan'ın yanına gittim.
"Hatırladığım kadarıyla, ben size her şeyi söylemiştim!"
"Evet.. Evet söylemiştin. Ama ben söylemedim."
"Bakın buradaki Insanların Keyfi kaçsın istemiyorum. Başka zaman konuşursunuz, kaçmıyorum hep burdayım!"
"O zaman buyrun dışarı Eylül Hanım, çünkü ben şimdi konuşmak istiyorum!"
"Peki..", Ali'ye dönüp, "Merak etme hemen geliyorum.", dedim ve çıktım.
"Evet bu kadar önemli olan şey ne?"
"Ben teslim olucam." Ne?
"Evet, Itiraf ediyorum. Babaanneniz benim yüzümden öldü. Ve ben çok pişmanım. Her şey bir Hata yüzünden oldu. Ben ama Hapise giremem diye düşünüyordum. Ve böyle bir Oyun oynadım. Ama şimdi Cezamı çekmeye gidiyorum. Ve gitmeden önce size bunu vermek istiyorum. Bir Özür gibi düşünün.."
Sinan Bey Elindeki Çantayı bana verdi ve gitti. Ben ama çok şaşırmıştım, ve iki Dakika boyunca öyle durup kalmıştım. Çantanın içinde ne vardı diye merak etmiştim ve açtığımda bir Şoka daha uğramıştım. Içinde bir Bomba vardı. Üstünde'de sadece 3 Dakika ve 24 Saniye yazıyordu.
"Kandırdı beni... N'apıcam ben şimdi?"
Fazla vaktim yoktu ve ilk aklıma geleni yaptım. Çanta'yı alıp koştum, uzaklara doğru hızlı bir Şekilde.
Son 15 Saniye'de bir Yer buldum, hiç bir Canlının olmadığı, terk edilmiş bir Yerdi. Hemen Çantayı orada bıraktım ve koşuyordum. Ne kadar uzaklaştığımı bilmiyordum ki, Patlama Sesini duyduğum ve Yere yıkılmam bir oldu. "Ali...!"

Sevdim seni bir kere
Başkasını sevemem
Deli diyorlar bana
Desinler değişemem
Desinler değişemem
• • • •
Sevgi anlaşmak değildir
Nedensiz de sevilir
Bazen küçük bir an için
Ömür bile verilir

______________

Hepinize Yeni Yılda mutluluk, Sevdikleriniz ile beraber bir Yıl, sağlık ve Hayallerinizin gerçekleşmesini diliyorum.
Umarım hepimiz için güzel bir Yıl olur, Mutlu Yıllar 🎄🖤

Kalp AtışıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin