İyi okumalar dilerim... ♡
☰🌪️
''hayatta en büyük bedel, bir başkasının bedelini ödemektir"
bt.
Deniz ile binalar arasında çok az bir mesafe kalmıştı. Binaların arasına girmeden ona yaklaşmalıydım yoksa izini kaybederdim. Gökyüzüne baktım. Kara bulutlar tek bir alana yoğunlaşmıştı. Gerçi Deniz'in izini kaybetsem bile gideceği yeri biliyordum. Ardından tekrar kara bulutlara baktım. Aklıma yaratıkla ilk kez karşılaştığım kaza geldi. O günde beni Uzay kurtarmıştı. Uzay olmasaydı o gün kesinlikle arabanın altına kalıp ölürdüm. O yüzden onu yüz üstü bırakmam bencillik olurdu ve ben bencil insanlardan nefret ederdim. Bunu hem kendime hem de Uzay'a yapmayacaktım. Elimden geldiğince güçlü durmaya çalışacaktım.
İçimdeki kararlılık bedenimi ısıtırken bir yandan da cesaret veriyordu. Koşarken bedenimin ilk kez bu kadar kontrollü olduğunu hissediyordum. Kaburgalarıma yüklenmemek için hızlı koşmamamın aksine yavaşça nefes alıyordum. Parmak uçlarım koşarken yere çok hafif dokunuyordu ve bu da bedenimi daha az sarsıyordu. Böylece kaburgalarım acımıyordu. Bedenimdeki bu kontrolü hissetmemle kendime olan güvenim bir kat daha arttı.
Binalara ulaşan Deniz'i insanların arasında gözlerimle takip etmeye çalıştım. İnsanların arasında daha yavaş koşabildiği için aramızdaki mesafeyi kapatarak binaların olduğu bölgeye giriş yaptım fakat bende insanlardan dolayı hızımı azalttığım için aramızdaki mesafe tekrar açıldı. Bir yandan insanlara çarpmamaya çalışırken bir yandan da Deniz'i takip etmeye çalışıyordum. Aniden sert bir şekilde birine çarpmamla kaburgalarımda anlık keskin bir acı hissettim. Afallamış bir şekilde olduğum yerde durup elimle acıyan yere bastırdım.
Kafamı kaldırıp ''Kusura bakmayın'' derken çarptığım kişinin yüzünü görmemle gözlerim kocaman açıldı. Hiç ummadığım anda karşıma pat diye çıkıyordu. Her defasında bana kendini tanıttığı isim ile kendisinin ne kadar uyumlu olduğunu düşünüyordum. Onu Bora ismi dışında başka bir isimle bağdaştıramıyordum. Uzay'ın sesi zihnimde yankılandı. ''İnsanlarla bir amacı olmadığı sürece muhatap olmaz. Bu yüzden o an amacı neyse ona göre isimlendirir kendini''. Kesinlikle amacına sadık bir insandı.
Alaycı bakışlarını bir süre yüzümde gezdirdi. ''Beni kesinlikle tanıyorsun''dedi ve sinsice sırıttı. Sanırım hafızamın silinmemesi onu mutlu etmişti. Eğer Bora'yı mutlu ediyorsa benim için kesinlikle kötü bir şeydi. Ki zaten öyleydi... Deniz'in iyice uzaklaştığını fark edince daha fazla durup zaman kaybetmek istemedim ve ona diyeceğim her şeyden vazgeçtim. Tekrar Deniz'in peşinden koştum.
''Ekmeğime yağ sürdüğünüz için çok teşekkür ederim, keyifli ölmeler dilerim'' Bora'nın arkamdan keyifli bir şekilde bağırması sinirlerimi bozmuştu. 'Keyifli ölüm' derken sanırım yaratığın bize olan öfkesini kastediyordu. 'Ekmeğime yağ sürdünüz' kısmını ise düşünmek için erteledim. Şuan vakit kaybetmemeliydim. Deniz çoktan sola dönmüştü bile, döndüğü arayı aklımda tutarak koşmaya devam ettim.
Deniz'in döndüğü araya geldiğimde ayaklarımı yere sürterek hızımı azaltmak zorunda kaldım. Hızımı yavaşlatmak için kendimi kastığım için biraz acı hissettim ama Deniz'i ilerideki ara sokaktan dönerken görünce acımı unutup tekrar koşmaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORUYUCU 🌪️
FantasiaSessizlik esir almıştı koca bir şehri. Her taraf karanlığa bürünürken, sessizlik hâkimiyetini daha çok artırıyordu. Her canlı korku dolu bir şekilde köşeye sinmiş, ne olacağını bekliyordu. Kuşlar uçma özgürlüklerini, kedi köpekler dolaşma özgürlükle...