12.Bölüm:Yüzleşmek istemiyorum.

38 14 2
                                    

Selamünaleyküm. İyi okumalar...

Medya: Ada Özsoy

Perşembe günü. Ses seda yok. Bu beni huzursuz ediyor. Okuldayken annemi arıyorum.

-Alo anne .

-Ada, diyor. Sesi çok kötü .

-Sorun mu var?

-Maalesef .

-Anlat .

-Maya, diyor. Duraksıyor. Ağlamaya devam ederek konuşuyor .

-Maya dört beş gündür hastanede . Beyninden darbe almış. Şu anda durumu çok kötü. Daha beyin tümöründen ameliyat olalı çok olmadı. Neden dikkat etmez ki kendine akıl erdiremiyorum .

-Sen neredesin anne?

-Senin okuduğun lisenin bulunduğu caddedeki hastanedeyim. Yoksa gelecek misin ?

-Bekle ,diyorum. Apar topar okuldan çıkıyorum. Çiçekçiden gül alıyorum . Hızlıca arabaya biniyorum . Aklıma ilk Su geliyor. onu arıyorum.

-Efendim .

-Bu akşam gelemeyebilirim. Endişelenme.

- Neden?

-Sana söylediğimle yetin, diyorum. Suratına telefonu kapatıyorum.

     Arabada ilerlerken beynim annemin dediklerine takılı kalıyor. Başına darbe aldığını biliyorum. Ama bu kadar kötü olacağı aklımın ucundan geçmemişti. Peki ya beyin tümörü. O nereden çıktı? gerçek miydi? Benim niye haberim yoktu?

⏳⌛⏳⌛

    Hastanenin önündeyim. Hızlıca binaya giriyorum. Görevlilere "Maya Özsoy" diye soruyorum . Kadın bana nerede olduğunu söylüyor . Asansör dolu . Merdivenlerden gidiyorum. 7 kat koşuyorum. Annemi ve babamı yoğun bakımın önünde harap olduğunu görüyorum . Yanlarına yaklaşıyorum. Önce babama sımsıkı sarılıyorum sonra anneme.

-Geldiğine sevindim kızım ,Diyor babam.

- Durumu ne ?diye soruyorum.

-Kızım Maya 5 ay önce beyin tümöründen ameliyat oldu. Aldığı darbe tam iyileşmekte olan dikişlerini zorlamış .

-Ne tümörü? bana niye söylemediniz ?

-Çok kötüydünüz ve umursamazsın diye düşündük.

-Her neyse, deyip yanlarından uzaklaşıyorum. Başhekiminin yanına çıkıyorum. kapısını tıklayarak içeri giriyorum .

-Merhaba küçük hanım .

-Merhaba ben Ada Özsoy. Size bir soru soracaktım .

-Bekliyorum .

-Maya özsoy'un baş 5 ay önceki tümör ameliyatından ayrıntılarını bulabilir misiniz ?

-Sen Fatih Bey'in kızı değil misin ?

-Evet o benim.

-Bir bakarım. Şimdi mi?

-Evet .

-Reşit misin ?

-Evet.

-Bir bakayım. Doktor birkaç dakika sonra bana dönüp;

-Tam olarak aradığın ne ?

-Beyindeki tümörün büyüklüğü ve onu nasıl etkilediği?

-Tamam o zaman .Birinci sorunun cevabını vereyim . Tümör çok büyükmüş gerçekten ve çok zor bir ameliyat geçirmiş. 2. sorunun cevabı da tümör sinir sistemini çökertti için yaptığı bütün agresif ve sinirli hareketlerinin sebebi tümör.

      Yani o isteyerek yapmamış mıydı ? beyin tümörü yüzünden mi olmuştu ? Bunların hiçbirini anlayamıyorum . ya da anlamak istemiyorum.

-İyi misin? Duraksadın. Betin benzin attı.

-Yok. çok iyiyim. Benimle ilgilendiğiniz için teşekkür ederim, diyerek odadan çıkıyorum. Annemle babamın yanına uğramadan arabama gidiyorum.

⏳⌛⏳⌛

    Şu anda kardeşim gibi gördüğüm ,bebekliğinden beri arkadaşım, nefes alma sebebim olan kişinin ,Yasemin'in mezar başında ağlamaktan feri kaçmış gözlerimle mezar taşına bakıyorum. Bugün olanları düşünüyorum konuşmaya başlamadan önce aldığım çiçekleri mezar taşının yanına koyuyorum ve konuşmaya başlıyorum.

- Kardeşim Yine ben geldim. Uzun süredir gelemedim yanına .Normalde her hafta sonu gelirdim. Ama şartlar el vermedi. Ağlamaya başlıyorum. Seni öldürten dediğim kız aslında isteyerek yapmamış. Lanet olasıca hayat bana oyun mu oynuyor? Anlamıyorum. Hani dalga geçiyorduk ya dersleri kötü diye meğerse tümördenmiş . İnsanlara kin besliyordu meğerse tümördenmiş . Lanet olasıca özene bözene yaptığım duvarlar yıkılıyor. Güçsüz  kalıyorum .Böyle olmamalı .Hayır böyle olmamalı, diyerek haykırıyorum.

- Ben yıllarca onu kötüledim. Meğerse tümör onu ele geçirmiş .Onu affetmelimiyim? Sana haksızlık etmiş olur muyum? Gücün üzülür mü? ya cevap ver, diye bağırıyorum. Mezarının yanına oturup toprağına vurarak bağırmaya devam ediyorum.

- Cevap ver ne olur .Sesine ihtiyacım var . Sana ihtiyacım var. Sensiz yaşayamıyorum. Benim için her şeyden daha önemlisin. 17 yıl .Tam 17 yıl seninleydim . Şimdi yoksun. Sana çok alışmıştım. Ben annemden daha çok seviyordum seni. Hani hatırlıyor musun seninle ilk bisiklete binerken ne kadar eğlendiğimizi? Biz eğlenirken Maya yalnızdı . Anaokulunda birbirimize çiziyorduk. Ama Maya'yı çizen yoktu. İlkokulda beslenme getirip beraber yiyorduk. Ama Maya tek başına sınıfın en arkasında köşeye çekilmiş şekilde yiyordu yemeğini .Ortaokulda sevinmişti .Beraber aynı okula gidecektiniz. Belki benimle arkadaş olur diye. fakat aynı okulda onunla hiç konuşmuyormuşsun. Seninle yurtta kaldık yıllarca .Her dakikamızı birlikte geçirdik . Ama Maya yalnızdı. 8. sınıf hatırlıyor musun ?onu bütün Okulun önünde ikimiz rezil etmiştik . Disiplin cezası yemişti.  Ne gülmüştük .Ama o ağlıyordu . Yüksek puan alıp en iyi liselerde Okuduk.  Ama o meslek liselerinde süründü . Onu hep aşağı alıyorduk. Ama o gıkını çıkarmıyordu. Kısacası onu bu hale getiren bu kadar kin beslemesine ve kafayı yemesine sebep olan bizden başkası değil. Bizden başkası değil ,diye sayıklayıp toprağa vuruyorum .bir süre sonra uyuyakalıyorum.

Siz hiç bir mezarda uyudunuz mu?
   -Ama Ada uyudu. Hem de defalarca. Hatta son derece pahalı yatağından, pamuk gibi yatağından daha rahat uyudu her defasında. Huzur bütün vücudunu kaplayarak uyudu.

Bölüm sonunda böyle edebiyat yapmayı çok  istedim.

Maya'nın yaptıklarının sebebi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bölüm  hakkındaki düşüncelerinizi yoruma yazın. Voteleyin😁

ADA [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin