Defter-8

3 1 0
                                    


Halam bizden baya uzakta oturuyordu. Onunla yolculuğum koca bir gün sürmüştü. Yada bana öyle gelmişti. Neticede -ne kadar iyi anılarım olmasa da- evimden ayrılıyordum. Acısı sessizce kalbime yerleşmişti.

O günden sonra babamı bir daha görmedim. Ne beni görmeye geldi ne de aradı. İlk zamanlar sessizce hem anneme hem de babama ağlardım. Ama bir müddet sonra onu da bıraktım.

Ne hissedeceğini bilemeyen, yabani bir kıza dönüştüm. İnsanlara nasıl karşılık vereceğimi bilemiyordum. Birileriyle arkadaş olmak nasıldır bilemiyordum. Çünkü şimdiye kadar hiç deneyim etmemiştim.

Burada yeni bir okula yazıldım. Ama kara talihim peşimi bırakmadı. Nasıl olduysa, pasaklı lakabım burada da hüküm sürdü. Adımdan önce, kişiliğimden önce lakabım bilinince arkadaş da edinemedim.

Üstüne üstlük, kuzenlerimle de aram iyi değildi. Ben sessiz, mahzun ve yalnızdım. Onlar kapris yapıyorum sandılar. Halam her yüzüme güldüğünde onlar arkamdan konuştular.
Ama hakkını yiyemem, ne halam ne de eniştemden kötü muamele görmedim. Bana iyi baktılar.

Ama kuzenlerimle ve okulla olan problemlerim hep önüme ket vurdu. Gittikçe soğuk ve kapalı bir kıza dönüştüm.
İçimden geçenleri anlatabilecek tek bir insan bile yoktu etrafımda.

İnsanlar bir kişinin yaşayabilmesi için sadece yemek ve suyun yeterli olacağını sanıyor. Anladım, böyle böyle ruhları öldürüyorlar.

Bir keresinde halamın annem için ruhsuz dediğini duydum. O zaman daha bir düşündüm bunu. Kim bilir. Belki kimse dinlemedi annemi. Sormadı halini, derdini.

Havalar da iyice bozmuştu. Belki bir kaç güne kar bile yağardı. Bense eski hırkamı giymeye devam ediyordum.

Buraya ilk geldiğimde teyzem bana bir çanta vermişti. Böylece diğer yırtık çantadan kurtulmuştum. Şu an kurtuldum diyorum ama o zaman atmamak için çok diretmiştim. Çünkü onda annemin son dikişleri vardı.
Şimdi yoklar. Attık. Pişman mısın derseniz, değilim.

Bu hayatta adil olmak gerek. Herkese hakettiğini vermek gerek.

Yalnızlık DüetiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin