Tatil Sürprizi

Fal

İyi okumalar

Medya:Remzi

Sabah uyandığımda yanımda Oğuz'la Remzi vardı. Onları da uyandırmak için ortalarından kalkacakken  gözlerini açtılar.

"Günaydın prenses." Dedi gözlerini ovuştururken Remzi.

Dediği  şeye kusma sesi çıkardım ve sırtımı koltuğun kolçağına yasladım.

"Anasını satayım prenses ne oğlum? Hani nerede yerlere kadar uzanan saçlarım, gece on iki de balkabağına dönüşen arabam, yedi cücem nerede? Hadi yedi cücenin ikisi var da, beşi nerede? Ay boşverin ya. Bu arada size de günaydın öküzler."

"Artık sus Miray. Sana prenses diyen dilimi eşek arıları soksun emi."

Saçlarını karıştırıp ortalarından kalktım. Pek böyle kelimeler kullanmazdık birbirimize, yani ancak bir işimiz düştüğünde canım kullanırdık. Bana samimi gelmiyordu, herkesin ağzında sakız olmuş kelimelerini bana kullanmalarını sevmiyordum. Bunları düşünürken önüme bakmadığım için kafamı tuvaletin kapısına geçirdim.

Vurduğum yeri ovuştururken tuvalete girdim. İşlerimi halledip yüzüme su çarptım.  Kapıdan sesler geliyordu.

"Kızım artık çık şu tuvaletten. Yıllık mı yapıyorsun anlamadım ki? Bir insan bu kadar tuvalette neden durur ki?" Dedi, Oğuz.

Sessiz şekilde gülüp ne diyeceklerini dinlemeye başladım.

Remzi endişeyle "Kızım ses versene! Bir şey mi oldu Oğuz?" Dedi. Ondan sonrası ikisinde tuvalete dalmaları bir oldu. Tabi kapıyı kilitlediğim için kapıyı kırdılar. Annemler başımıza toplandılar. Gözlerine inanmadıkları için kafalarını sallayıp tekrardan bize baktılar. Aynı manzarayı gördükleri için evde çığlıklar yükseldi.

"Çocuklarım bu hâl ne?"

Oğuz konuşmasın diye elimle ağzını kapattım, o konuşursa iyice saçmalar ve her şey daha boka sarardı.

Remzi öksürüp omzunu dikleştirdi. "Bakın açıklayabiliriz."

Annemler bize inanmaz bakışlarını gönderiyordu, ama açıklamamızı da bekliyorlardı.

"Şimdi Miray kapının kilitini açamamış, bizden yardım istedi. Anahtar içerde olduğu için biz de Miray'ı kurtarmak kapıyı kırdık."

Aslında pek yalan söylememişlerdi sadece bir kaç yerde ufak değişiklikler yapmışlardı.

"Tamam çocuğum da bize söyleseydiniz yedek anahtarı verseydik. Kapıyı kırmamış olurdunuz en azından."

Hepimiz kafamızı eğdik ve sessiz şekilde gülüyorduk.

Babam bizi iterek tuvalete girdi. Annemde mutfağa girdi. Bizde misafir odasına girip koltuklarda zıplamaya başladık.

Oğuz sırıtarak "Aferin Remzi lan. Bir işe yaradın." Dedi. Remzi eline koltuktan aldığı yastığı Oğuz'a fırlattı.

"Sus lan gereksiz insan. Ben olmasam nasıl açıklayacaktın acaba?"

Kafasına gelen yastığı geri Remzi'yi nişan alarak fırlattı. Ben de koltukta bağdaş kurmuş bunları izliyordum. Yanımdaki yastıkları alıp onlara fırlattım beni fark etmeleri için. Oğuz'a sinsice gülümseyip Remzi'ye döndüm.

Galiba Oğuz ne yapacağımı anlamış olmalı ki üzerime atladı. Tabi benim geri zekalı arkadaşım Remzi de bunu oyun sanıp o da Oğuz'un üzerine atladı.

"Bakın küfür etmiyim diyorum, ama zorla ettiriyorsunuz akıllarını siktiklerim. Kalkın lan üzerimden. Zaten tuvalette girmediniz üzerime falan işersiniz. Kalkın lan.  Kime diyom alo."