Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
15.06.2018'de yayınlanmıştır. XIV. Bölüm
Dün gece Irmak için yaptığımız çıkma teklifi planının istenilen sonucu verdiğini an itibariyle öğrendim. Ağabeyim çok keyifli görünüyor. Erkenden uyanıp kahvaltı bile hazırlamış. Aşk sen nelere kadirsin! Gerçi Hakan ağabeyim vakti olsa kahvaltıda yapar yemekte. Canım ağabeyim benim. "Herkes burada olduğuna göre, size güzel haberlerim var." İnanmıyorum! Irmak ile olan ilişkisini duyuracak sanırım. Şaşırmış hatta şok olmuş gibi yapmam lazım! "Sedat işten izin almış. Haftasonunu bizimle geçirecekler."
Sedat ağabeyim mi geliyor? O kadar özledim ki onu! "Oley! Minik sumocum Sinan da geliyor değil mi? Abla güzel yemekler yapalım yengem kıskansın."
"Yaparız yaparız. Çok iyi oldu bu."
Tam kahvaltıya başlıyordum ki, telefonuma gelen mesajla elimi çaydan telefona yönlendirdim. Diğerleri Sedat ağabeyim halkında konuştuğu için gelen mesaj ilgilerini çekmedi. Çekmesin dahi iyi, dün tüm gece neden eve gelmediğim ile ilgili sorgu yapıldı bana. Yirmi iki yaşında yetişkin biriyim oysa.
'Teklifimi düşündün mü?'
Mesaj Fatihten gelmişti. Kalbim birden dört nala koşmaya başladı. Pekala bende onun numarası vardı, Irmaktan alıp kaydetmiştim ama benim numaram neden onda vardı?? Unutma Gülsüm, bu adam sana hakaret eden iğrenç biri.
'Numaramı kimden aldınız?'
'İşbirlikçimi ele vermem ;)'
Gülücük mü attı o hem de göz kırpan. Hayal görüyorum galiba, doğru düzgün uyanamadım. İçimden bir dürtü ile banyoya gidip yüzümü yıkadım. Pembe pijamalarımla yeniden sandalyeme oturduğumda herkes garip garip bana bakıyordu. "Gözümde çapak vardı."
Mesajı düşünmeden kahvaltıya başladım ama bir mesaj daha geldi. Bir tane daha... "Çok meşgulsün sanırım ufaklık," dedi Furkan ağabeyim.
"Evet! Evet, bir müvekkilim fazladan bir görüşme daha ayarlamak istiyor da. Çok ısrarcı."
Tebessüm ederek telefonumu eline aldım. Bırakta kahvaltımı yapayım be adam!
Bu bir teklif mi Fatih bey? Sarhoşken beni kurtardığın için sana bir borcum var. Tabi birde bana deli olma planı. Nazlanmadan kabul etsem iyi olur. Ama o zaman çok basit biri gibi mi görünürüm? Sorun şu ki, ben gerçekten basit biriyim.
'Peki öyle olsun. İzninizle aç karnımı doyuracağım artık.'
Telefonu sertçe masaya bıraktım ve omletten bir parça daha aldım. Telefonuma bir mesaj daha gelince dayanamadım ve, "Allah aşkına derdin ne senin?!" diye bir çıkış yaptım. Aç olunca gergin oluyorum ve omlet ben yiyemeden bitecek tamam mı? Sakin kalamıyorum.
