IV.

13.5K 821 72
                                    

15

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

15.12.2017'de yayınlanmıştır.

IV. Bölüm

"Bana güven verene kadar mı? Ne yapıyoruz burada oyun mu oynuyoruz?" Hemen kabul etsen olmaz zaten, illa keçi inadınla sonuna kadar direneceksin değil mi? Bende öyleyim, oradan biliyorum canım. "Mantıksal olarak evet, oyun oynuyoruz. Onlarca insanı kandırıyoruz, bu oyun değil de ne?"

Bakınız avukat tarafım hemen savunmaya geçti. Açılın ben avukatım canlandırması yapıyorum şu an. Fatih elini alnına götürdü ve biraz ovdu. "Biletleri aldım bile, iptal ettiğim öğrenilirse birde onunla uğraşırız."

"Uğraş o zaman. Ben bir kadınım, tabi ki önce bana güven vermen gerek. Hiç düşünmedin mi bunu?"

Fatih tek eliyle hizmetçi kadınları yolladı. Kaşlarımı çatarak gidişlerini izledim ve yutkundum. Allahım giderek yaklaşıyor bana. Bende geri geri gidiyorum tabi. "Duyan da seni daha önce kimseyle yatmadın sanacak. Ne ara bu kadar namuslu oldun sen?"

Ağzımı açacaktım ama hemen geri kapattım. Gülsüm kimseyle yatmamış olabilir ama Irmak Yaren 30 yaşında ünlü bir kadın. Sayısız sevgilisi oldu, tabi ki herkesle yattı, çokta zevk aldı. "Yattığım herkese güveniyordum."

Adam burnumun dibine girdi. O yüzden burnu burnuma sürttü. Tekme atmamak için zor duruyorum. "Bana güvenirsen benimle de yatacaksın yani?"

"Evet, Maldivlerde."

Salla bakalım Gülsüm. Ne de olsa o zamana kadar bu saçma olay biter değil mi? Ya bitmezse? Karnıma ağrı giriyor yavaştan. "Vay canına. İnanılmazsın Irmak. Sen olduğunu bilmesem bana bir sapıkmışım gibi baktığını düşüneceğim."

"Sen beni daha tanımıyorsun." Yani sanırım öyleydi. Bir gün sallarken çarpılacağım. Fatih güldü ve bedeni geri çekildi. "Üç aylık tanışma döneminde hiç tanımadım mı yani seni? Her neyse. Başıma açtığın işi düzeltmeye gidiyorum. Dönünce pişmanlıktan kahrolduğunu görmek istiyorum."

Böyle deyince dil çıkarasım geldi ama yapmadım tabi ki. Hayır o kadar konuştu, gidiyor herhalde dedim yaptığı tek şey telefonla menajerini arayıp bileti iptal et demekti. Baya zor bir işti bence de. Elleri yorulmuştur şimdi, o kadar telefon tuttu kulağına. Şimdi de karşıma oturmuş, bana baka baka tabağına aldıklarını yiyor. Sanki beni yiyor. Ye beni Fatih!

Acaba bu evde, herhangi bir sabah, rahat rahat ot yiyebilecek miyim ben?  Ot yiyen insana hiç saygı yok bu devirde, hiç. Aklım birden kendime yani Gülsüm'e kaydı. Irmak telefonda bilinmeyen bir numara aradı demişti. Dünkü Serkan adlı çocuk mu acaba? Şu karışık durumun içindeyken biriyle flört edebilir miyim? Cevap, tabi ki hayır.

Hem Fatih'in bakışlarından hem de ottan kaçmak için telefonumu alıp odama kaçtım. Kapıyı da kilitledim ve kıyafet odasına girdim. Sıkıysa duy ne konuştuğumu. Gülsüm'ü aradım sakince. Bu sırada pürüzsüz bacaklarımda elimi dolaştırdım. Sapık mıyım neyim?

Kusursuz İllüzyonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin