XXVII.

9.2K 743 61
                                    

17

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

17.02.2019'da yayınlanmıştır.
XXVII. Bölüm

Hani hayatınızın çok güzel olduğu bir an vardır. Hep böyle yaşamayı dilersiniz. Zaman o an dursun istersiniz. Ama bunların hiçbiri gerçekleşmez. Çünkü hayat böyledir hayallere yer yoktur. Tam da bunu yaşıyordum. Fatih ile geçirdiğimiz sayısız güzel günün ardından hiç beklemediğim bir anda Irmak ile beden değiştirmiştik. Sadece bir gün sürmüştü. Onun hamile bedeninde olmak hiçte güzel değildi. Bunu Irmakta beklemiyordu elbette. Hastaneden taburcu olduktan sonra uzun zaman beden değiştirmeyince bu işin sona erdiğini, artık mutlu olduğumuz bir hayat yaşayabileceğimizi düşünmüştüm. Ama bunlar ancak kitaplarda ya da filmlerde  oluyor.

Aklımdan geçen düşünceler öylesine kötüydü ki çok kişi üzülecekti. Çok kişiyi üzecektim. Ama yapmam gereken buydu. Çalan telefonumu aldım ve sakince aramayı cevapladım. "Gülsüm?"

"Benim Fatih. Geri döndüm."

Bunu söylemek öyle garip ve saçmaydı ki. Artık bu durumdan bıktım. Sadece kendi hayatımı yaşamak istiyorum. Irmak'ın hamile bedenine girmek, yabancı  insanlara gülmek istemiyorum. Sadece Gülsüm olmak istiyorum. Ve eğer olamıyorsam, eğer bu şey hiç bitmeyecekse...

"Şükürler olsun. Buluşalım mı?"

"Olur. Evine geleyim mi?"

"Gel."

Telefonu kapattıktan somra gözlerimi de kapattım. Son kez öpeceğim seni Fatih Soylu. Son kez sarılacağım sana. Son randevumuz için siyah tüllü bir elbise giydim. Üst kısmı simliydi. Saçımı sıkı sıkı tuttum ve siyah ağırlıklı bir makyaj yaptım. Odamdan çıkınca ablamı gördüm önce. Mutfakta bir şeyler pişiriyordu.

"Abla! Gel sana bir sarılayım."

Ablam nedenini bilmeden bana sarıldı ve güldü. "Kız sen rock'n rollcu gibi olmuşsun." Yavaşça geri çekilip ona gülümsedim. "Olmuşum demi?"

O sırada Furkan ağabeyim geldi ve tüm ağırlığı ile aramıza daldı. "Hayırdır kızlar? Parti mi var?"

"Sevgilimle buluşmaya gidiyorum."

Sizi çok seviyorum.

"Git bakalım. Çok geç kalma."

İkisine de son kez bakarken Hakan ağabeyim odasından çıkıp yanımıza geldi. O da bir yere gidiyor gibiydi. "Sen de mi sevgilinle buluşmaya gidiyorsun abi?"

"Evet. Sen de mi gidiyorsun Gülsüm? Seni bırakayım."

"Olur," dedim yakışıklı ağabeyime. Kot bir pantolon üstüne siyah bir kazak giymişti. Her şey sizin için. Evden aşağı inerken boğazıma bir yumru takıldı. Ağlamak istememe rağmen ağlamamanın yarattığı bir şeydi. Arabaya binince Hatice'ye mesaj attım.

Kusursuz İllüzyonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin