29.10.2017'de yayınlanmıştır.II. Bölüm
Ne zaman uyuduğumu bilmiyorum. Sanırım pizza yerken masada uyuyuverdim. O kadar da uykum yoktu gerçi. Gözlerim açılmamak için zorlasa da ben kazandım ve gözlerimi açtım. Ancak etraf olması gerekenden fazla beyazdı. Hastanede miyim yoksa? Bir yerim mi kanadı?
Hemen doğruldum ve gözlerim daha çok açıldı. Yatak olması gerekenden çok daha büyüktü. Hemen yandaki perdesi açık camlardan havuz olan bir bahçe görüyordum. Burası neresi? Dün çok içip birinin evinde kalmış gibi hissettim ama dün evdeydim! Çalan saati kapattım ve ağzım açık bir şekilde son model görünen telefona baktım. "Aman Allahım."
Aniden olan kapı ile içeri giren orta yaşlı kadın yüzünden birkaç adım geriledim. "Günaydın Irmak hanım. Bugün Fatih beyle kahvaltı yapacaksınız." Irmak hanım mı? Fatih bey kim be kadın?! Dur nereye gidiyorsun? İç sesim bu kavgayı yaparken kaldırdığım elime baktım hızla. Bembeyazdı, süt beyazı. "Bu ne?"
Hemen aklımı çalıştırdım ve banyo olduğunu düşündüğüm odaya girdim. Ama burası kıyafet odasıydı. "Oha, oha! Gizli hazine buldum resmen. İyi de bu ev kimin? Ben neden buradayım!?" Odada biraz ilerleyince bir ayna gördüm. Hemen karşısına geçtim tabi ki. Gördüğüm görüntü ise... "Aman Allahım. Aman Allahım! Siktir! Siktiiir! Bu ne?! Tövbe Bismillah! Allahım aklıma mukayyet ol!"
Gördüğüm görüntü daha dün ülke gündemine yerleşen kadın Irmak Yarendi. Herhalde haberler bilinç altıma sızdı. Bunun başka bir açıklaması olamaz. Bu bir rüya, evet. Derin nefesler al ve kendine bağır Gülsüm. Uyan! Uyan!
Çalan kapı ziliyle eve gelen biri olduğunu anladım. Hizmetçinin bahsettiği Fatih bey, Fatih Soylu olamazdı değil mi? Yok artık, o kadar geniş bir hayal gücüm var mı benim? Pekala sakin olmalıyım. Ne derlerdi, rüyada saat akmaz. Hemen koluma baktım ama kolumda saat yoktu. İçerideki yatak odasında da yoktu. Tek saat telefondakiydi ve o akıyordu. Bu sayılır mı? Bu sefer kapı tıklatıldı. "Irmak, hazır mısın? Aşağıda bekliyorum."
Bu sesi biliyorum ve çığlık atmamak için zor duruyorum. Fatih Soylu gerçekten bu evde, hatta önümdeki kapının arkasında. Hatta ben onunla yemek yiyeceğim. Aman Allahım! Bu nasıl bir rüya? "Birazdan geliyorum." Sesim gerçekten Irmak Yaren'in sesi gibi çıkmıştı.
Yavaşça rüyada olsa fırsatı değerlendirmek için yeniden kıyafet odasına girdim. Kız sıfır beden olduğu için ve burada yüzlerce kıyafet olduğu için karar vermek zor oldu. En sonunda harika bir yaz elbisesine karar verdim. Giyinirken kızın tüm vücudunu inceledim ve bir kusur bulamadım. Sarı saçları açtım, biraz da makyaj yaptım. Fatih Soylu ile yemek yiyeceğim sonuçta. Çok ama çok güzel olmalıyım, yani Irmak olmalı.
Çıplak ayaklarımla merdivenleri inerken etrafı da iyice inceledim. Her yer bembeyaz. Sadece aşağısı bizim ev kadar. Kaç oda var acaba burada? Ya da kaç hizmetçi? Merdivenleri inince sağa döndüm ve karşıma kocaman bir salon çıktı. Koltuğa oturan ve elindeki gazetesi yüzünü örten adam, Fatih Soyludan başkası değildi. Bu adamın kaç röportajını okudum, kaç fotoğrafını inceledim ama böyle güzel bir havası olduğunu ilk kez görüyorum. "Günaydın." Sesim biraz fazla canlı ve neşeli çıktı. Adam gazetesini indirdi ve bana baktı. Gözlerimin içine.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kusursuz İllüzyon
General FictionGülsüm, Hukuk Fakültesini bitirerek avukat olacak genç bir kızdır. Mezun olmasından iki gün önce ise başına garip bir olay gelir. Öyle ki Gülsüm artık iki hayata sahip olacaktır. 18.04.2020 #Fantastik 1. 21.09.2020 #BilimKurgu 1. ©Tüm Hakları saklı...