Genç Kız Edebiyatında #1 06.10.2018
Nisa yirmi bir yaşında kendi hâlinde bir genç kızdır. Ailesinin baskısıyla yirmi sekiz yaşındaki Ufuk Ersoy'la evlendirildikten sonra ikisinin de hayatı tamamen değişecektir.
Ufuk bir türlü Nisa'yı kabul etmek ist...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Nisa Ersoy;
Gözlerimin üzerinde tonlarca ağırlığında yük varmış gibi hissediyordum. Kirpiklerim birbirine yapışmışlardı sanki ve gözlerimi açmama engel oluyorlardı. Kafam feci derecede zonkluyordu.
Son olanlar bir film şeridi gibi gözlerimin önünde canlandığında aldığım soluk nefes borumda takılıp kaldı. Ufuk'un bana güvenmediğine inanamıyordum hâlâ. Bunu benim yaptığımı nasıl düşünebilirdi?
Bir süre beni görmek istemediğini söylemişti... Söylediği sözleri her hatırladığımda canım biraz daha yanıyordu. Ben bu muameleyi hak etmiyordum.
Gözlerimi açmam gerektiğini biliyordum ama açmak istemiyordum. Gözlerimi açarsam gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalacaktım ve kendimi buna hazır hissetmiyordum.
Bir anda yanağımda hissettiğim elle irkildiğimde ''Ateşi yok.'' dedi Melis kısık bir ses tonuyla.
Demek ki Melis yanımdaydı... Sonunda kendimi zorlayarak gözlerimi araladığımda bana endişeyle bakan Enes ve Melis'le göz göze geldiğimde yutkundum.
''Nisa abla! Bizi çok korkuttun!'' diye cırladı Melis ve aniden bana sarıldığında bende ona sarıldım.
Melis benden ayrıldığında Melis'in odasında olduğumuzu fark etmiştim. Buraya nasıl gelmiştik?
''Buraya ne zaman geldik?'' diye sordum elimle şakaklarımı ovuşturarak.
''Biz seni almaya geldiğimizde aniden bayıldın iyi ki abim yanımdaydı. Seni alıp bizim eve getirdik.'' dediğinde kafamı aşağı yukarı salladım.
''Nisa iyi misin sen?'' diye sordu Enes bana bakarak.
''Değilim, hiç iyi değilim.'' dedim dürüst davranarak.
''Anlatmak ister misin?'' diye sordu Enes yanıma gelerek.
Cevap vermeyerek ayağa kalktığımda ''Banyoyu kullanabilir miyim?'' diye sorduğumda Melis ''Nisa abla soruyor musun? Tabi ki kullanabilirsin. Bizde mutfakta olacağız.''
Banyoya girip aynada kendime baktığımda berbat bir hâldeydim. Kaç gündür uyumadığım için göz altlarım mosmor olmuşlardı. Biraz daha zayıflamıştım ve oldukça solgun görünüyordum. Soğuk suyu açıp avuçlarıma doldurduktan sonra suyu yüzüme çarptığımda biraz olsun kendime gelmiştim. Soğuk suyu boynuma sürdüğümde derin bir nefes aldım.
Suyu kapattıktan sonra yüzümü ve boynumu havluyla kurulayıp banyodan çıktığımda mutfağa doğru yürüdüm. Mutfağa girdiğimde Melis çay demlerken Enes telefonuyla uğraşıyordu.
Sandalyeyi çekerek Enes'in yanına oturduğumda Enes kafasını telefonundan kaldırıp bana baktı. Derin bir nefes aldığımda Melis önümüze çaylarımızı koyduğunda bardağı elime alarak çayımdan bir yudum aldım. Sıcak çay boğazımı yaksa da bunu önemsemedim.
