Uyandı be uyandı yaşasın diyip etrafta bağırmaya başladım ama herkes suskun bir şekilde bana bakıyordu.Yoksa ben birşeyleri yanlış mı anladım?
Ne oldu neden sizin suratlarınız beş karış böyle diye sorunca Ezgi hüngür hüngür ağlamaya başladı.
Ne var desenize bir sorun mu var?
Kerem Zeynep uyandı ama hareket edemiyor konuşamıyor ve tepki vermiyor biz ne yapacağımızı bilmiyoruz sadece.....
Gerisi sadece kocaman bir boşluk...
Allah'ım sana yalvarıyorum bunlar bir rüya olsun ve şimdi uyandığımda Zeynep iyi olsun lütfen.
Zeynep'in Ağzından...
Gözlerimi açıp etrafa baktığımda boş bir odadaydım.Soğuk ve bembeyaz.İçeriye süzen bir ışık olmasına rağmen neden soğuk bu kadar?Ayağa kalkıp odadan dışarıya çıktığımda koridorunda boş olduğunu görüyorum.Hastanenin her tarafını dolaşıyorum ancak kimse yok buralarda.
En son aklıma morg geliyor bakmadığım tek yer orası.Morga yaklaştığımda ise tanıdık sesler ve tanıdık bir koku...Bütün kokuları bastıran muhteşem bir koku...Kerem...
İçeriye doğru süzüldüğümde ise herkes toplanmış ve ağlıyor.Annem,keremin annesi,ezgi,cenk,savaş herkes burda.Ne olduğunu anlamak için yaklaştığımda ise gördüğüm manzara karşısında kanım donuyor.Orda yatan benim.Ben ölmüş olamam.
Kerem neden benim başımda ağlıyorsun ben ben burdayım ölmedim.
Ne kadar bağırsamda fayda etmiyor.Hiç kimse dönüp bana bakmıyor bile.
Özür dilerim bitanem.Seninle ildilenemedim.Seni ihmal ettim.Yanında olmam gerekirdi ama olamadım.Sen şimdi tek başına burda yatarken ben nasılda evimize gidip uyurum ha.Orası hep sen kokuyor Zeynep...Her yerinde sen varsın sanki.O evi ve eşyaları birlikte seçmiştik hani hayalimizdi çocuklarımız orda oynayacaklardı.Peki şimdi ne olacak ha ben orda tek başıma ne yapacam.
Beni bırakma Seni Seviyorum...
Kerem'in Ağzından...
Gözlerimi açtığımda olanların lanet olsun ki rüya olmadığını anladım.Serumu kolumdan çıkarıp Zeynep'in yattığı odaya gittiğimde ise hala uyuyordu.O kahverengilerini görmek için dünyaları veririm...
İçeriye girdiğimde ise yüzünde huzursuz bir ifade olduğunu fark ediyorum.Kendimi tutamayıp ağlamaya başlıyorum.Bir yandan da onunla konuşuyorum...
Özür dilerim bitanem.Seninle ildilenemedim.Seni ihmal ettim.Yanında olmam gerekirdi ama olamadım.Sen şimdi tek başına burda yatarken ben nasılda evimize gidip uyurum ha.Orası hep sen kokuyor Zeynep...Her yerinde sen varsın sanki.O evi ve eşyaları birlikte seçmiştik hani hayalimizdi çocuklarımız orda oynayacaklardı.Peki şimdi ne olacak ha ben orda tek başıma ne yapacam.
Beni bırakma Seni Seviyorum...
Zeynep'e doğru baktığımda gözlerini açmış olduğunu fark etmem geç olmuyor.Ancak ağlamış olduğunu da fark ediyorum.Ne gözlerini oynatabiliyor nede bir tepki veriyor sadece tavana doğru bakıp ağlamaya devam ediyor.
Biliyorum şuan beni duyuyorsun.Ancak konuşamıyorsun.Olsun bende bu arada kafa dinlerim ne dersin zaten hep fazla konuşmaktan şikayet ederdin.Hahahhaaa neyse ben birazdan geliyorum diyip dışarıya çıktığımda kendimi yerde buldum.Bu bizim başımıza nasıl gelirdi.Zeynep'imin başına bu nasıl gelebildi.O bunu hakedecek ne yaptı.Kendime hakim olamayıp ağlamaya başladım tekrar.
Zeynep'in Ağzından...
Gördüğüm rüyanın etkisinde olsamda şuan ki dururmum ölüden bir farkı yoktu.Ne hareket edebiliyor nede bir tepki verebiliyordum.En çok beni üzen ise sevdiğim adama son bir kez olsa bile onu sevdiğimi diyememekti.Ne kadar denesem de bunu başaramadım.Yanıma gelenlerin haddi hesabı yoktu.Ve kapı tekrar açılır.Bakalım bu sefer gelen kim?
İçeriye doğru süzülüp yanıma oturuyor gelen kişi.Heyyo ses vermezsen kim olduğunu anlayamam.
Merhaba abla...
Evet gelen pelin anlaşıldı.
Özür dilerim zor anında yanında olamadım.
Sorun değil canım şimdi yanımdasın yeter.
Bundan sonrada olmayacam.
Nasıl olacak o?
Ben gidiyorum.Çok uzaklara kimsenin beni bulamayacağı yerlere gidecem.
Pardon anlamadım?Sorry?
Senden ve annemde özür dilerim aslında sizin yanınıza gelmemin sebibi sizden para almaktı ve amacımada ulaştım.Kusura bakma ama abla fazla safsın.Haa eğer burdan kalkmayı başarırsan sakladığım paralarıda benden almaya gelirsin hadi bana cüşş.Haa kapıya kadar uğurlamana gerek yok ben kendim giderim.
Diyip gülerek çıktı.Ben mi ben ise tek yapabildiğim seyi yaptım sessizce ağladım.Gülemiyordum.Şaşıramıyordum kızamıyordum ama ağlayabiliyordum.Sevinsemde ağlıyordum,şaşırsamda üzülsem de...
Şimdi ise kendim için değil annem için üzülüyorum.Böyle bir çocuğu olduğu için...Napacaktı şimdi annem tek başına kalmıştı iyice.Bana mı üzülecekti?Yoksa bizi tekrardan bırakıp giden kardeşim dediğim insana mı?Bence onu dünyaya getirdiği için üzülmesi lazımdı.
Ben burdan kalkacam Pelin işte o zaman sana dediklerini hatırlatacam.Burada yatmak zaten fazlasıyla sıkıcı.Beni tek eğlendiren şey ise Cenk'in arada gelip anlattığı şeyler.Kerem ise iş başında olduğu için akşamları geliyordu.Bazen uyuyor olsamda onun ağlamasını duyabiliyordum.Bir ara ona bunu demem lazımdı.
Sabah olduğunu duyduğum kuş seslerinden anlıyorum.Ancak odanın içinde binlerce ses var sanki.Gözlerimi açtığımda ise gördüğüm manzara karşısında hayrete düşüyorum Kerem karşımda durmuş ve üzerinde damatlıkla benim üzerimde ise anladığım kadarıyla gelinlik var.Karşıdaki ekranda ise bizim düğüm günümüz.Herkes çok mutlu Pelin bile...
Düğünden sonra izleme fırsatı olmadı bende sensiz izleyemedim birlikte izliyelim dedim.
Yanıma gelip oturduğunda ise içimi bir heycan kaplıyor.
Bak görüyor musun Cenk'i nasılda vıdı vıdı konuşuyor her zaman ki gibi.Hahahaha aptal ya ben düştüğünü görmemiştim sahneye çıkarken.
Bende fark etmemiştim.Bir ara buna gülecem kendime hatırlatayım.
Bak bak Savaş'a bak nasılda süzüyor Sevgiyi ha burada onlarda epey mutlular.
İyi ne diyim allah daha mutlu etsin.
Bak bak annemlere bak sen sanki 18 lik çıtırlar milleti kesiyorlar.Ben sorarım bunun hesabını onlara.İyiki de izledik bunu Zeyno ha.
Diyip kolumu dürtünce kahkaha atasım geldi.Kerem ise bana doğru dönmüş ve gözleri buğulu bir şekilde bakıyordu.
Az önce gülümsedin mi sen?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Erkek ve Kadın
Lãng mạnEvlenirsin ve hayatını onunla birleştirirsin herkesin yaptığı gibi.. Boşanırsın ve hayatlarınız ayrılır... Peki her şey bu kadar kolay mı? Yaa kaderler bir yazıldıysa? Kadere inanmak gerekir... Çünkü onlar birbirlerinin kaderiydi.