21.El ele

8K 379 77
                                    

Motordan inip elini bana uzatan Mason'a şaşkın gözlerle baktım. Yumuşak dudaklarında oluşan kıvrımla bana güven veriyordu. Suyeşili gözleriyse adeta sevgiyle ışıldıyordu.

Onun elini tuttuğumda üstüme basan ateşi tarif edemezdim. Elimi çekmeliydim! Bu Mason için en iyisiydi. Ama bir türlü yapamıyordum.Eli o kadar sert ve sıcaktı ki, uzun parmakları parmaklarımı o kadar büyük bir istekle sarmıştı ki, bu hareketimden kırılabilirdi. El ele yürümeye başladık.

Okul bahçesinden geçerken bir grup şaşkın göz bizi izliyordu.

-Mason, elini bırakabilirim? diye sordum yavaşça. Onun da tıpkı benim gibi rezil olmasını, benle görüldüğü için alay konusu olmasını istemiyordum.

Yüzünde sert bir ifade belirmişti.

-Ne o yoksa, beni sevmiyor musun?

Bunu nasıl düşünebilirdi?! 

Korkuyla fısıldadım ve parmaklarımı sıktım.

-Tabi ki de seni seviyorum. Ben sadece... Seni düşünmüştüm.

Okulun kapısından girmek üzereydik, şu ana kadar en az yirmi kişi bizi görmüştü. Hala biraz vaktimiz vardı. Elimi bir an çekip kaçmak istedim. Mason için...

Ama onun uzun parmakları aynı sertlikte elimi sıktığında, bunu yapamadım.

-Beni düşünüyorsan,Bill. Elimi sakın bırakma.

Mason'ın yüzüne büyük bir sarhoşlukla baktığımda tek yaptığı kibarca bana gülümseyip düşmanca bizi izleyen gözlerin içine bakmasıydı. Kimse kıkırdamamış, hiç kimse eliyle bizi göstermemişti. Herkes okulun Prensi ile pornosu çıkan gay eziği arasındaki bağı anlamaya uğraşıyordu. Bu nasıl olur? diye bir pankart açmadıkları için onlara şükrettim. Sadece şaşkın bakışlar vardı. Bu bana biraz olsun zevk vermişti.

***

Derslerimiz ayrı olduğu için ne yazık ki artık el ele değildik.  Ama matematik dersimizde sınıfta ki gözlere baktığımda bu olayın hala silinemediğini fark ettim. Kimse tahtaya bakmıyor gizli olduklarını ddüşündükleri bakışlarla beni süzüyordu. Mrs. Lane bu dikkat eksikliğini fark etmiş ve bir anda sınıfın ortasında gürlemişti.

-Siz öğrencisiniz! Ve hiç bir şey... Dikkatinizi çekerim hiç bir şey, yarınki sınavınızda çıkacak konulardan önemli değil. Tabi sınavdan kalmak istiyorsanız başka.

Öğrenciler bir anlığına afallamış sonra saklı olan tehditi algılayıp nihayet tahta yerine bana bakmayı bırakmışlardı. Bir çift göz dışında. Mavi gözler. Barbara?
***

Ders bitiminde mavi gözler hala beni takip etmekteydi. Bir benim üzerimde birde aptalların çıktığı kapı arasında gidip geliyordu. Sınıf tamamiyle boşaldığında hala sınıftan çıkmamıştı. Ya benle bir şey konuşacaktı ya da Mason'ı kıskanmıştı.Kim bilir?! Gerçi Mason'ı kıskanabilmeyi hak etmiyordu. O bir aptaldı.Eric gibi bir pisliği seven bir aptal.

Oturduğu yerden kalktığında nefesimi tutup gergince beklemeye başladım. Tahmin ettiğim gibi kapıya yönelmek yerine zeminde tok sesler çıkaran topuklularıyla bana yaklaştı. Önümde durduğunda şekerli parfümü havayı kaplamıştı. Üzerindeki toz pembe omzu düşük kazak, saçlarına taktığı neon yeşili tac, bacaklarını zar zor örten kot bir şortla 'ben burdayım' diye bağırıyordu. Eric'in gözlerine benzeyen mavi gözlerini kıstığında parlak pembe dudaklarını yaladı.

-Sen Blakesin değil mi? diye sordu emin olamayarak.

Ona umursamaz bir şekilde bakıp yavaşça arkama yaslandım. Ondan neden korkacaktım?

BEN EŞCİNSELİM!(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin