Keçi Çobanı (~Bazı Düzenlemeler Yapılıyor~)

B~6. Kıvılcım

GeIecekse bekIenen, bekIemek güzeIdir. ÖzIeyecekse özIenen, özIemek güzeIdir. Ve sevecekse seviIen; o hayat her şeye bedeIdir.

                   Özdemir Asaf

~~~~~

Üşümeye başlamıştı artık genç öğlen olacaktı neredeyse ama keçi çobanı hala gözükmüyordu. Bu sabah herzamnki saatinden erken ve mutlu uyanmıştı, gerek olmasa bile teşekkür etmek istemişti Asiyeye. Evlilikten kurtulmuştu Babası kızın istemediğini duymuş ve üstelememişti. Ve Hazarı rahat bırakmıştı.

Genç adam artık bugün gelmiceğini anlayıp geldiği yolu geri döndü.

...

Bıkkın halde sitemler ediyordu lakin genç kızı duyan yoktu.
"Ya iyiyim ben yok birşeyim, bi birak" dedi Asiye  bıkmış sesiyle.

"İyiymişş, ne iyi be burnuna bak bi bide öksürükle iyiyim diyor yat zibar şuraya, çıkmayacaksın bugün okadar " dedi Hacer Asiyeyi omuzlarından bastırıp yatağa yatırarak.

Fatma kızların dırdırlarıyla girdi içeri "Kızlar ne oluyor"

"Ayy teyzem senin şu inat kızın tutturmuş keçilerim diye çıkıp götürcekmiş onları bu haliyle" dedi Hacer Asiyeyi şikâyet ederek.

"Kızım merak etme keçilerini, ben baktım onlara yok bi sorun dinlen sen" dedi Fatma kızını ikna etmeye çalışarak.

"Peki ama sadece bugünlük,  daha dışarda otlamaları gerek onların o yüzden yarın çıkarmam lazım.
Fatma gülümseyerek çıktı odadan bu halde bile kendinden çok keçilerini düşünüyordu.

"O Hazar ağayı parçalayasım var, hep onun yüzünden bu haldesin"  dedi Hacer sinirle.

"Onun bi suçu yokki, suç bende beynimde hala olanları atamayan kafamda" dedi genç kız kuzenine.

"Savunuyomusun sen bu adamı, haline bak başka kimsemi yok gelip seninle dertleşiyo" dedi Hacer sinirle.

"Savunduğum yok Hacer, sadece doğrusu bu oraya gelmiş olması bana anlatması için değildi ve geçmişimi bilmiyor. Orası bi dere kenarı bi tarla dağı, herkes gelip gidebilir." Dedi Asiye.

"Fazla safsın sen, hep bi erkek yüzünden değilmi zaten bu yaşadıkların yinede kıyamadığın bi karaktersiz için değil mi. Uzak dur şu adamdan iyi gelmiyor sana belli apaçık, kaçıncı bu yanında bayılmaların" dedi Hacer sinirli ve kaşlarını çatmış halde..

"Haklısın, her dediğine hemde." Dedi Asiye üzgün bi halde. Evet dostu haklıydı bi erkek yüzündendi ve yine bi erkek yüzünden yaşamıştı bunları.

"Üzdüysem özür dilerim Asiye ama olanlar bu ben bir daha geçmişi yaşamanı istemiyorum canparçam. Neler yaşadığını en iyi ben biliyorum endişeleniyorum senin için" dedi Hacer. Asiyenin bi kez daha hayal kırıklığı yaşamasını istemiyordu.

Toparlanmaya başlamışken bikez daha yıkılsın istemiyordu. Ama bu ağa oğlunun derdi her neyse anlamalıydı. Hacer konuşmayı not etti aklına, neyse derdi öğrenip Asiyeden uzak tutmalıydı. O bir ağa oğluydu Asiyeyle eğlenebilir yada duygularıyla oynardı Hacer konuşmalıydı konuşup Dostunu iyi etmeliydi.

"Biliyorum Hacer sadece bunu sıkıntı yapmanı istemiyorum. Ortada büyütülecek birşey yok sadece bayıldım ve beni kurtarıp yardım etti okadar. Aklından ne geçiyor bilmiyorum ama tahmin ediyorum sanırım... O bir ağa oğlu ve aklına gelen düşünceleri yok et ve kapat en fazla bi kaç kez görücez birbirimizi ve bukadar olacak"  dedi Asiye.

"Tamam canım benim,  yorma sen kafanı bunlarla, dinlen ve ayrıca itiraz istemiyorum Yarın ve bi kaç gün Abdullah götürcek keçilerini bayıra" dedi Hacer parmağını kaldırmış itiraz istemez şekilde.