1.5

283 28 12
                                    

Keyifli okumalar!

Bölüm şarkısı; Gripin - Vazgeçtim Ben Bugün

🍃

 Dışarısı soğuk ve daha soğuk olacak. Ben ise soğuğun tam ortasında senin için yanan yüreğimle şarkılar söyleyeceğim bu güzel günün akşamında.  

Mutfakta oturmuş Sıla'nın yumurtayla cebelleşmesini izliyordum. Dün asrınlarla konuştuktan sonra yaralarına pansuman yapmalarına yardım etmiş ve olanlar hakkında konuşmamıştık. Zaten onlarda yorgun oldukları için erkenden uyumaya gitmişlerdi. Asrının anlattıkları baya aklıma takılmıştı. " Sevgilim yok ama evlenmek istediğim biri var." demişti. Fakat bundan hiç bahsetmemişti veya böyle bir haber duymamıştık televizyondan.

Galiba birine karşı platonik duygular besliyordu.Odama çıkmak için kalktığım sırada aras mutfaktan " Günaydın." diyerek içeri girdi. Aynı şekilde karşılık verip odama çıktım. Ben odama girerken Asrın'ın odasından çıktığını gördüm. " Günaydın. Nasıl oldun?" diye sorduğumda başını kaldırıp bana baktı. " Günaydın. Yani olabildiğince iyiyim.Kahvaltı hazır mı?" dediğinde " Sıla mutfakta bir şeyler hazırlamaya çalışıyor." diyerek odama gireceğim sırada " Sen gelmiyor musun?" dedi arkamdan hafif bir sesle bağırarak " Telefonumu unutmuşum onu alıp ineceğim." deyip odama girdim.

Telefonumu elime alıp mesaj veya arama var mı diye baktığımda herhangi bir şey olmadığını gördüm.Elimdeki telefonum titrediği zaman kafamı elime eğdim ve mesajı açtım.

Bilinmeyen Numara: Bugün yine çok güzel görünüyorsun bal.

O böyle mesaj attıkça hoşuma gitmesi gerekirken - ki bunu sıla söylüyordu- ben merak ettiğim için fazlasıyla sinirleniyordum.

Elya: Kim olduğunu bulacağım, neden kim olduğunu gizliyorsun?

Bilinmeyen Numara: Eğer bir şeyi görmezsen onu merak edersin. O şeyin değeri gözünde çok fazla artar. Ama biz hiç yol kat edemiyoruz. Eğer beni tanısan sevmezsin gibi saçma bir komplekse girmeyeceğim. Çünkü sevilmeyecek gibi değilim. Ama bana azıcık yardım etsen sadece bir adım , sen bir adım gel onu bırak yüz adım gelirim ben.

Aşağıya ineceğime yatakta oturmuş mesajlaşıyordum. Aşağı inmek için ayaklandığım sırada sıla kapıda belirdi. "Ne yapıyorsun burada? Seni bekliyoruz aşağıda." diye çemkirip yanıma geldi." Bilinmeyen yazdı onunla konuşuyordum." 

"Yine mi, mesaj attı?" diye sordu ve ekledi " Ya şu çocuğun kim olduğunu bulsak harika olacak ama yok işte ne sen sherlock'sun ne ben watson." deyip kahkaha attı. Bende gülerken "Evet, ama kim olduğunu öğreneceğim!" diye ekledim gözlerimi kısarak. "Hiç değilse erkek olduğunu biliyorsun." dedi kıkırdayarak. " Tamam be yeter aşağıda ağaç oldular." diyerek odadan çıktım.

Aşağıya indiğimizde masada hiç bir şeye dokunmadan bekliyorlardı. " Keşke başlasaydınız." diyerek oturdu masaya sıla. Bende sadece gülümsemekle yetindim. Yemek boyunca sohbet ettik bir birimizle yavaş yavaş alışıyorduk sanki. Yemekten sonra direk odama çıkıp hazırlandım son kontrolleri Asrın'la birlikte şirkete gidecektik.

Ben aşağıya indiğimde asrın çoktan hazırlanmış beni bekliyordu. " Çok mu beklettim." deyip hızla indim merdivenden. " Yani biraz" deyip kapıya yöneldi. Ben şaşkın şaşkın baka kaldım arkasında. " Hadi gelmiyor musun?" diye bağırdı dışarıdan.Hırkamı alıp dışarı çıktım.

Şirkete geldiğimizde herkes itinayla bize bakıyordu. Bir yandan da bu yüzden sevmezdim şirketleri. Sanki sen insan değilmişsin gibi tüm ilgi sende oluyor. Benim aksime asrın gayet rahat bir tavırla yürüyordu. Tabi o alışkın sonuçta benden yaşlı, yaşlı dediğim aramızda iki yaş var ama olsun yine de yaşlı.

Kalbimin MimarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin