Çektiği rahat uyku ardından yavaşca gözlerini açtı Ezo. Tüm gece deliksiz bir uyku çekmiş, güzelce dinlenmişti.
Boynu tutulmamış,sırtı ağrımamıştı. Bundan iyisi can sağlığıydı. Yerinden kalkmaya çalışırken belini sıkı sıkı saran eller yüzünden kalkamamıştı.Aklına kötü kötü senaryolar gelmeye başlamıştı bile. Yerinden tekrar kalkmaya çalışırken duyduğu sesle durmak zorunda kaldı."Ezo,iki dakika kıpırdamadan dur uykumu kaçırdın" uykusundan yeni uyanmış genç adam mahmur bir ses tonuyla konuşmuştu.
" Do- Doğan sen misin? "Şaşkınlığı ses tonuna yansımış üstüne birde sesi titremişti. Lakin bunları umursamamıştı bile. Doğan hangi ara gelmişti, hangi ara yatağa girmişti? Delice sorular aklında dönüp dolaşırken arkasına döndü. Şimdi Doğan'la yüzyüzeydiler ve aralarında yok denilecek kadar az bir mesafe vardı.
"Yok Ezo ben değilim. Sen şu an halisilasyon görüyon " karısına takılan genç adam Ezo'nun düşünceli halini görünce sesli bir kahkaha atmıştı. Ezo söylediklerini ciddiye almış düşünüyordu.
"Hangi ara geldin? Fark etmemişim"Şaşkınlığından sıyrılan Ezo nihayet düzgün şekilde konuşabilmişti.
"Yatağımı ele geçirmiş rahat rahat uyuyordun fark etmemen normal tabi!" Ezo birşeyler söylemek için ağzını açmış ardından vazgeçerek yataktan çıkmıştı. Varlığına bile tahammül edemediği adamla aynı yatakta oturup rahat rahat sohbet edecek değildi.Dolaba yönelerek giyeceği giysileri almış ardından banyoya geçmişti.Banyoda ki rutin işlerini halledip tekrar odaya dönmüştü. Doğan hala yataktaydı.Tavana dalgınca bakan genç adam içeri geri dönen karısına döndü.
" Haftaya yakın bir arkadaşım evleniyor. Düğüne birlikte katılacağız!" Emrivakisini yapan genç adam yataktan çıkmıştı. Ezo,kimin evlendiğini sormamıştı.Doğan 'a anladım dercesine başını sallamış ardından odadan çıkmıştı. Gün boyu konak ve kızlarla uğraşıp durmuştu.Yorulana dek odaya cıkmamış Doğan'nın uyuduğundan emin olduktan sonra oda gözlerini kapatmıştı.
.......1 HAFTA SONRA
"Dicle , Rojda bu elbise biraz fazla oldu sanki.. Ne gerek vardı bu kadar abartmaya?" Düğün öncesi hazırlanmaya çalışan Ezo, bu işi tek başına yapamayacağına karar verince görümcelerinden yardım istemişti. Bu işe balıklama dalmış olan kızları memnun etmek neredeyse imkansızdı.Ezo'nun denediği tüm kıyafetlere olumsuz yorumda bulunarak bu işe tamamen el atmışlardı, Ezo 'ya da susmak düşmüştü.Gözlerini ortaya çıkaran yeşil bir elbise giymişti. Dizin altında biten elbise abartı detayları olmamakla birlikte fazlasıyla şıktı.Güzel fiziğini ortaya çıkaran bu elbisenin seçimi Dicle'ye aitti.Omuzlarının üstünde açık bıraktığı saçları genç kadına fazlasıyla yakışmıştı. Rojda 'nın yaptığı hafif makyajlada oldukça hoş bir görüntüye sahip olmuştu.İşte şimdi tam anlamıyla hazırdı.
" Off erkek olsaydım kesin senle evlenmiştim Ezo yenge. Tek kelimeyle muhteşem duruyorsun." Beğeni dolu ses tonuyla konuşmuştu Dicle. Yengesi fazla güzel,fazla çekiciydi. Lakin abisi bunu göremeyecek kadar kördü.
" Dicle'ye ilk defa hak veriyorum Ezo. Çok güzel oldun. Kesinlikle Doğan'nın aklı sende kalacak." Rojda 'dan da tam puanı kapan Ezo 'nun keyfine diyecek yoktu. Sohbetlerini bozan telefonun melodik sesiydi.Arayan Doğan'dı. Konağın önünde olduğunu söyleyen genç adam beş dakika içinde aşağıya inmesini söyleyerek telefonu kapatmıştı. Merdivenlerden yavaş adımlarla inen Ezo heyecanlandığını hissedebiliyordu. Doğan'nın tepkisini merak ediyordu. Konaktan çıkan Ezo, Doğan'nı arabanın kaportasına yaslanmış, elinde ki telefona gömülmüş bir halde bulmuştu. Halen kendisini fark etmeyen Doğan 'a öfkelenen Ezo sakin tutmaya çalıştığı sesiyle konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAMIN GÖLGESİNDE
Storie d'amore"Ben bakire değilim...!" Diyerek haykırdı genç kadın. Kocasının an be an değişen yüz ifadesini , şaşkınlık ve öfkeyle irileşen gözlerini umursamadı. Ölüm ile yaşam arasındaki ince çizgideydi ve o tehlikeyi oynamaya devam ediyordu. Doğan hala duyd...