Muratla çarpışan arabalara binmiştik. Oldukça eğlenceliydi. Tabii ki çarpmaları saymasak.
Murat pamuk şeker yemek istedi. Bende sıraya geçmek zorunda kaldım. Murata atlı karıncaya biniyordu. Arada sırada ona bakıyordum. O bana emanetti.
Sonunda pamuk şeker aldım. Atlı karıncaya baktığımda , murat yoktu.
BİR DAKIKA YOK MUYDU?
Etrafa baktım. Ama
YOKTU!!!
Bir bağrış duydum. Muratın sesi...
Etrafa daha dikkatli baktığımda , muratı buldum. Bir arabaya zorla bindiriliyordu.
Hızlı adımlarla koşmaya başladım. Ama yetişemedim. Bir gencin motosiklete binerken görünce , aklıma bir fikir geldi.
Gencin yanına gittim. Onu motordan iktirip:
- Daha sonra getiririm. Acil işim var, diye bağırdım. Motosiklet kullanmayı biliyordum. Acemice.
Arabayı takip ediyordum. Izimi belli etmeden. Issız bir yere geldik. Kırık bir ev vardı. Gizli bir yerde onları izliyordum. Muratın elini , ağzını bağlamışlardı. Ellimi yumruk yaptım. Pis herifler. Onu o eve soktular. Şimdi napıcaktım?
Adamlar çok güçlü. Acaba niye kaçırdılar? Jungkooka haber vermeliydim.
Onu aradım.
- Jungkook, dedim telaşla.
- Ne Var?
- Murat...
- NOLMUŞ MURATA?
- Bağırma !! Kaçırdılar. Nerede olduklarını biliyorum. Şu adrese ******** gel ve bana yardım et.
- Tamam . Bekle beni.
- Pek-
Kafama aldığım darbeyle yere yığıldım. Son duyduğum Jungkookun " Yu jin" diye bağırmasıydı.
Tuğçe ' nin ağzından~
Muratı kaçırmıştık. Ama o yapışkan mikrop, muratı bırakmamıştı. Adamlarım sağ olsun onu da bayılttılar.
Şu anda ikisi baygın bir şekilde yatıyorlar. Elleri ayakları bağlı. Ve tabii ki ağzıda.
Sandalyemden kalkıp , yu jin nin yanına geldim.
Karnına tekme attım. Baygın bir şekilde inledi. Jungkookuma bakamaz.
Kafasını sağa sola çevirmeye başladı. Ona doğru çömeştim. Saçlarında tutup, geriye çektim.
- Ssss..., dedi. Birşey demeye çalışıyordu. Zavallı.
- Noldu ? , dedim.
- S- Su, dedi yarı baygın bir şekilde.
- B*k iç, dedim. Yüzüne bir tokat attım. İnledi.
Saçını son kez sağa sola çekip bıraktım. Gitmeden önce boşluğuna tekme attım.
- TUĞÇE, diye bir ses duydum. Arkamı dönünce bu jungkooktu.
JUNGKOOK!!!
Yanıma gelip , bana tokat attı . BANA!!
Hâlâ şokumu atlatamadım. Birden içeri polisler doldu. Muratın babası da gelmişti. Bana çok kötü baktı. Ben bunları hak edecek kadın mıydım?
- İşte bu kadın , dedi jungkook , beni polislere göstererek. Polisler beni alıp karakola götürdüler. Lanet olsun. Planım suya düştü.
Jungkookun ağzından~
Yu jin yerde baygın bir şekilde yatıyor olmalıydı. Hızlı bir şekilde yanına geldim. Kafası bana dönüktü. Ellerim titriyordu. Ve korkuyordum. Yüzüne baktığımda ağzından kan akıyordu.
Gözlerim fal taşı gibi açıldı. Onu sertçe sarstım. Ama tepki vermedi. Onu kucağıma aldım.
Muratın babası Ahmet Bey , arabayla hastaneye bıraktı.
Durumu iyimiş. Ama dinlenmesi gerekti. Onu görmek istediğimi doktara bildirdim. Kabul etti.
Odaya girince , gözyaşlarım gözlerime hücum ediyordu. Niye böyle olmuştum.?Yüzünde çizgiler vardı. Tuğçe yapmış olmalıydı. Yatağın yanına oturdum. Hala baygındı.
Sağ elini tuttum. Napıyordum ben??? Off boşver.
- Yu jin, dedim titreyen sesimle.
Baygındı. Sözüme devam ettim:
- Kalksana aptal. Yine bana laf soksana. Şu saçlarını yine savursana , dedim sonunda dayanamayıp ağladım.
Onu bu halde görmeye dayanamıyordum.
Yanına sıyrılıp , uzandım. Yüzüne baktım. Fazla yakındık. Ama umrumda değil. Sonuçta tek kişilik yatak.
Ellimi , onun yanağına getirdim. Yanağını okşamaya başladım. Yüzü pürüssüzdü. Yaraları hariç.
Güzel bir kızdı. Başımın tatlı belası.
Yine yumuşamaya başlamıştım. Sadece bir günlük ona iyi davranayım bari. Yanağına ufak bir öpücük kondurdum. Acaba uyanık olsa napardı?
Uykum gelmişti. Yoğun bir gündü. Onun yanında uyumak istedim. Ince beyaz hastane çarşafını benle onun üstüne örttüm. Ve uykuya daldım.
Yu jin' nin ağzından~
Gözlerimi hafifçe araladım. Dibimde jungkook vardı.
DİBİMDE Mİ?
Gözlerimi hızlı bir şekilde ovaladım. Bu gerçekti. Jungkook yatağımdaydı.Dayanamayıp bağırdım. Bağırmamla o da , kalktı.
Göz göze gelince ikimiz bağırdık.
Yataktaki yastığı jungkooka firlattım. Yere düşmüştü.
- Çık git sapıkkkk.
- Dün gece asıl sen sapıktın , deyip gitti. Piç smile yaparak.
Yanı şimdi .... şey dün gece nolmuştu? Birşey hatırlamıyordum. Sadece muratı kaçırdıklarını hatırlıyordum. Ve kafama aldığım darbeyi. Kim kaçırmıştı bizi?
Ama en önemlisi ben niye hastanedeydim? Ve yatağımda Jungkookun ne işi Var?
Yoksa .... yoksa düşündüğüm şey mi??
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN OYUNU《JEON JUNGKOOK》
RandomKibirli , züppe bir kötü çocuk = jeon jungkook Ailesini kaybetmiş , masum , saf kapli= Yu jin Birbirinden nefret eden bu ikilinin zorlayıcı, nefret dolu aşklarını okumaya ne dersiniz??