~25.BÖLÜM~

4.6K 239 38
                                    

- Şaşırma. Baban herşeyi biliyor.

Babam mı?? Benim mi?

Tam konuşacakken jungkook araya girdi:

- Babamız gelmişş. Hoş gelmiş . Sefalar getirmişş, dedi.

- Odadan çıkar mısınız artık ? dedim.

- Asıl sen çık. Bu barın sahibi benim. Jungkook bazen bu bara gelir. Ama sen gelmezdin. Oğlum senden hayırlı. Sizin aynı odada kalmasını istemiyorum. Tuğçe ye sözüm var, dedi.

Tuğçe birden odaya girdi. Benim kolumdan tutup , odadan dışarı attı. Arkamdan babam denilen adam çıktı. Sonra Tuğçe kapıyı sertçe kapattı. Şaşkındım. Kocam elimden kayıp gidiyor.

- Yu jin bugünlük sana bir oda ayarlayayım. Son...

- KES ARTIK. SEN BENİM BABAM DEGILSIN. SAÇMA SAPAN KONUŞUYORSUN. SENİNDE,  BARINDA CANI CEHENNEME, deyip hızla bardan çıktım. Yağmur yağıyordu. Ve en korktuğum şey:  gök gürlüyordu. Ama nedense eskisi gibi korkmuyordum. Artık daha kötü olaylarım var. Normal insanlar gibi yaşayamıyorum.

Elbisem ıpıslak olmuştu. Nedense ağlamak geliyordu içimden. Öyle de yaptım. Yere çömeşip , ağladım, bağırdım, küfrettim, sinir krizi  geçirmiş bile olabilirim.

~~~

Dün çok kötü bir gündü. Yatağımda oturmuş, karşımdaki televizyondan romantik bir film izliyordum. Elimde nutella vardı. Kesinlikle depresyona girmedim.

Telefonum çaldı. Jungkook arıyordu. S**tir et yagg. Yatağa daha çok yayıldım.

Cipsleri mideme gömüyordum. Ama hala jungkook arıyordu. Telefonu sessize aldım. Eğlenceli günümü bozuyordu. Film bittikten sonra müzik açtım ve deli gibi dans etmeye başladım.

Aniden müzik kesildi. Televizyon fişini çeken jungkookla göz göze geldim.

Nasıl evime girebilir? Ev değil tabii otelll.

- Sen benim partime izinsiz geldin. Defol , dedim.

- Kes şunu yu jin . Aptal davranıyorsun. Seni kaç defa aradım. Niye cevap vermiyorsun?

Tam birşey söyleyecekken :
- Tamam sus artık. Inandırıcı değilsin , dedi.

Karşımdaki koltuğa geçti.

- Ne istiyorsun benden? dedim.

- Dün??

-Nolmuş düne?

- Dün niye beni takip ettin?

- Ben mi?? Ben sadece kafa dinlemek için geldim.

- Yalan söylemeyi kes. Baban yani bamam yani işte babamızı gördün değil mı??

- O aptal benim babam olamaz.

- Ama o.

Umursamazca ona baktım.

- YU JİN NE KADAR APTALSIN. İZİNİ  BELLİ ETTIN. ŞIMDI BAŞIMIZA DAHA KÖTÜ ŞEYLER GELEBILIR. SEN ONU TANIMIYORSUN!! SIRF ŞU GERİ ZEKALI AKLIN YÜZÜNDEN BU HALDEYİZ . BIKTIM ARTIK SENDEN. BANA YÜK OLUYORSUN. BAZEN TUĞÇE BANA DAHA IYI GELİYOR. BENİ ANLIYOR. AMA SEN SADECE YÜKSÜN. PARASIZSIN. DEĞERSIZSIN. SEVİLMEYİ HAKKETMIYORSUN. ŞİRKETE BİR DAHA GELME. KOVULDUN !!!

diye bağırıp gitti. Boğazım dügümlenmişti.  BENİ istemiyorsa boşasın o zaman. Off yagg.

Birden odaya hizmetli geldi.

- Pardon Yu jin Hanım siz misiniz?

- Evet.

- Artik bu otelde kalamazsınız .

~~~~

Kesin Jungkookun altından çıkarmıştı. Neyseki yaprak vardı. Onun evine gittim. Ama yaprak işteydi. Tek başımaydım her zamanki gibi. Berkten haber yoktu. Kaç gündür göremiyorum?? Özledim kankimi.

Birden kapı şiddetlice çaldı. Korka korka kapıyı açtım. Bu babam denilen adamdı.

Kapıyı kapatmaya çalıştım. Ama engel oldu. Içeri girdi.

- Ne istiyorsun ? dedim.

- Seni. Bugünden itibaren benim evimde kalıyorsun, dedi.

- Cehenneme gitmek için daha çok günahsızım. Bırak beni.

Yüzüme aldığım tokatla şoka uğradım. Bana tokat atmıştı. Kolumu sıkıca kavrayıp evine götürdü.

~~~~

Bana ayrılan odadaydım. Ev değil mübarek saraydı. Ve şu hizmetlilerin giyiniş tarzı hiç hoşuma gitmedi. Hepsi kızdı ve götlerine kadar gelen etek giyiyorlardı. Jungkookun kime benzediği ortaya çıkmıştı. 

Yorgundum. Kendimi uykunun kollarına bıraktım.

Berk 'in ağzından~~

İş görüşmesi için bir eve geldim. Ev değil de saray demeliydim. Buranın sahibi benim gibi bir ergeni napıcak ki??

Hizmetlilerin sayesinde görüşecegim adamın odasına gittim. Bu hizmetliler beni cidden tahrik ediyordu.

- Merhaba berk.

Sallanan sandalyeye oturmuş ve pencereden manzarayı seyreden adama baktım.

- Merhaba. Ne için beni buraya çagırdınız ?

- Yu jin ' ni tanıyor musun?

- Evet.

- Tamam. Senden bir iyilik isteyeceğim.

- Evet.

- Ayağının altındaki bavulu aç.

Dediğini yaptım. Bavulu açtığımda gözlerime inanamadım. Parrraaa. Ve çok fazla.

- Ama neden bu paraları bana vereceksiniz?

- Isteğimi yapınca bu paranın 10 katından fazla para alacaksın.

- Söyleyin artık sabırsızlanıyorum.

- Yu jin ' le evleneceksin. 

AŞKIN OYUNU《JEON JUNGKOOK》Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin