Vote ve yorum yapmayı unutmayın. Sizi seviyorum.🐣
Keyifli okumalar.🐝
6.bölüm;
Bizim evin arka odası. Sanki sonbaharın o deli rüzgarları gibi esiyor,yüzüne çarpan o rüzgar insanı hem rahatlatıyor,hem ürpertiyordu.Aslı'yla birbirimize bakıp gülüşürken içeriden vazo kırılma sesi gibi bir ses geldi. İrkildik. O sesin ardı sıra babam ve annenin bağırış sesi geliyordu. Bu seslere alışkındım ama uzun zaman dır duymuyordum...
İçeri koştuk,gözlerime inanamadım. Annenin o parıldayan ela gözleri,korkak bir şekilde bir babama bir bana bakıyordu. Babam ise tanınmıycak gibiydi. Ne olduğunu anlayamamıştım. Annem titrek bir sesle:
-Serdar biraz sakin olurmusun? diyordu.
Neyseki babam biraz durulmuştu. O kargaşada yıldız'ı unutmuştuk. Annem koşarak yıldız'a sarıldı. Ama annem ya bu!, bizi her zaman ayağa kaldıracak sihirli sözleri vardır.
Dizlerini kırdı Yıldız'ın boyuna indi. Yıldız'ın gözlerinin içine baktı.-Sen benim kutup yıldızımsın sen korkamassın. Sen bu evin parlayan yıldızısın. kendine gel! Dedi.
Gözünün ucuyla bana baktı. Artık onun bir bakışından anlarım. Yıldız'ı odadan çıkar diyordu.
Bende yıldız'a hadi gel biz oyun oynayalım dedim.Aradan iki saat geçti. Annem odaya yanımıza geldi. Yine o güçlü, heybetli, herşeyi yapar tavrını takınmıştı. Ama ben dedim ya! annenin her hareketini anlıyordum. Annem çökmüş. Çaresiz kalmıştı. Kekeliyerek cümleye başladı.
Babamın hasta olduğunu ama yakında iyleşeceğini söylüyordu. Herşeyin yoluna gireceğini söylerken farkında olmadan elimi tutarken çok fazla sıkmıştı.
O zaman anladımki annem gerçekten çaresizdi.
Babamın psikolojik sorunları ortaya çıkmıştı. Bu babamın bir dönem hastanede yatması anlamına geliyordu. Göze alamadık ilk başta.
Bekledik. Geçmedi.babam geceleri aniden kalkar kriz geçirir, İşe istediği zaman gider bin kere kovulur, şiddete bağımlı olmuş hale gelmişti. Babannem zaten odadan çıkmıyor. Çıktınmıda annemin yaptığı her işi eleştiriyordu.
Dayanamadık,dayanamadı. Bir psikoloğa gitmeyi önerdik babama, ilk başta kabul etmedi. Zor oldu ama götürdük. Bir dönem ilaç kullandı....
Ama ne fayda babam tanınmaz haldeydi artık. Neden böyle olduğuna bir anlam verememiştik. Annemler hastaneye yatışı için gidiyorlardı. Annemin yüzüne baktım. Çaresizlik ve korku vardı.
Annem babamla gitti babamsız geldi. Ağlamaya başladı. Dayanamadım bende annemle beraber ağlamaya başladım. Yine bütün evin yükü zavallı annem Hayat'a kalmıştı. bende vardım.
Ama ben bir işe yaramazdım ki sadece zorluk çıkartabilirdim,annemin derdi yetmezmiş gibi, benim okul dertlerimle ilgilenecekti.
Ben bir keresine okuldan kaçanların okuldan atıldıklarını duymuştum. Okuldan kaçarsam artık bende çalışabilir,anneme yardım edebilirdim.
Aslı'nın yanına gittim. Ona;
-Ben okuldan kaçacağım. Sende kaçacak mısın? dedim.
-Ne yani okuldan kaçıpta Ne yapacaksın?
-okuldan atılacağım. Ve çalışıp annemize yardım edeceğim. Sen benle misin? onu söyle.
-hmm! doğru aslında. Ama bizi kovarlar mı?
-Evet. Müdürle de sert konuşacağız...
Evet düşündüğünüz gibi kaçtık. Ama kovulmadık. Sadece azar. annemin üstün ikna etme kabiliyetini söylemessem olmaz.
Ben ilk defa hata yaptığımı düşündüm. Arkadaşım Serap beni müdüre şikayet etmeseydi, haberleri bile olmadan okula gidicektik. Ve bir daha böyle bir şey yapmayacaktık.
Akşam eve geldik. Ay bulutları arkasına almış. Yıldızlar etrafına çekilmişti. Ve sanki hepsi benden hesap soruyordu. Ayın gölgesi evin camına vurmuştu.
Çalışmaktan nasır tutmuş ellerinde yıpranmış bardak ve onun içinde dünden kalma çay vardı.
Ben Aslı'nın yanına geçmiş. Yıldız desenli pijamamı giymiş.Hüngür hüngür alıyordum.. Aslı'da kendini yorganın içine gömmüş düşünüyordu..
Annem az önce elinde anlattığım çayla kapıyı gıcırdatarak açtı. Bana çok bağıracağını düşünmüştüm. Cümleye "Ne yaptınız siz Peri?"
Diye başladı.-Hani bana söz vermiştiniz okuyup
büyük adam olacaktınız. Dedi ve çıktı.Gözümdeki gözyaşı yüzüme düşemedi,dondu kaldı. Aslı desen oda nefes almıyormuş gibi dondu kaldı.
Artık hepimiz yataklara çekilmiştik. Aslı Yıldız ve ben hiç konuşmamıştık.
Ama hepimiz uyanıktık.Bu sessizlik bir saat sürdü.yavaşça odadan çıktım. Gece sessizliğini rüzgara bırakmıştı. Annemse kendini rüzgara... Balkondaki kırık taburede oturmuştu. Ay ışığı annemin yüzüne vuruyordu. Ve ağladığını gördüm.
Titreyerek yanına gittim. Küçük ses tonumla;
-Anneciğim. Dedim.Benim sesimle birlikte ayların sıkıntısına dayanamayan annemin gözyaşları sel olmaya başladı. Rüzgarın sesine karışan ağlama sesi benim küçük yüreğimi burkuyordu.
Sadece dizlerine kapanıp ;
-söz veriyorum anneciğim! bir daha hata yapmayacağım. Dedim.
Annem beni yerden kaldırıp;
-şu acımasız dünyada tek DAYANAĞIM yaşam kaynağım sizlersiniz. Siz yanlış yaparsanız beni gücüm tükenir.
Ben sadece "hayır annecim bir daha olmayacak" derken Aslı'nın yanımıza geldiğini gördük. Aslı :
-Benide affet bende hata yapmayacağım. Diyerek anneme sarıldı.Biz tam sarılırken beline kadar uzanmış kıvırcık saclarıyla. Aslı'dan kalan ayağının altına kadar gelen pijamasıyla koşup ;
-yıldız'da Banada sarılın diyerek koştu.
Ve ay ışığının altında birlikte birbirimize kenetlenmiş bir şekildeydik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayat'ın kutup yıldızları (Tamamlandı)
Romance#wattsy2019 #kutupyıldızı1 Tülü çekti ve bu yıldızları sayabiliyor musunuz?Dedi. Hayır! Dedik. o zaman bizim gücümüz bu yıldızlar kadar. Biz bundan sonra tek başımızayız ve güçlü olmak için oku malısınız. -okuduk. 9 Yıl sonra... Aşkını kalbine gömüp...