Çoook ileriden bir kesit 2 :) Demir'in sünneti

25.4K 510 66
                                    

Merhaba canlarım benim! İleriden bir kesitle karşınızdayım yine. Aslında aklımda olan ama yazmayı ertelediğim bir kesitti bu :))  Bir okuyucumun da ileriden kesit isteğiyle yazmaya karar verdim ve bu çıktı ortaya umarım beğenirsiniz :) Unutmadan söyleyeyim kesitte geçen Emine annemiz Kerem’in annesi gibi sevdiği bir kadın yani dadısı gibi bir şey küçükken onunla ilgilenmiş falan epey. Hatırlayan olur mu bilmiyorum Kerem’in hayalindeki nişanlarında adı geçmişti, yakın bir zamanda da tekrar göreceğiz kendisini bölümlerde :)

Bu arada ben yeni bölümlerde Kerem’in hayalinden oldukça fazla bahsediyorum. Bunları yazarken hep acaba tekrar eski bölümlerden parçaları okumaktan sıkılan var mıdır diye düşünüyordum ama yorumlarda gördüm ki hepiniz bundan gayet memnunsunuz. Hatta mesajlardan olsun yorumlardan olsun şu sahneyi de yaz diyenler oluyor. Elimden geldiğince hepsini yazmaya çalışıyorum, hiçbirini atlamak istemiyorum. Ve bana yazmaktan çekinen okuyucularım olursa –ki olmasın lütfen- çekinmeyin yazın isteklerinizi ;) Öpüldünüz hepiniiiz! :**

Bu kesit'i de hikayemiz için şiir yazan Tuğba'ya teşekkür olarak ithaf etmek istiyorum :) Herkese keyifli okumalarr :))

*****

^^Zeynep^^

“Kerem nerede kaldı bu doktor ya!” diyorum endişeyle. Bir yandan da gözüm Demir’de, kaçacak diye öyle korkuyorum ki!

“Birazdan gelir hayatım endişelenme” diye sakinleştirmeye çalışıyor Kerem de beni. Ama yok, elimde değil ki!

Emine annenin bahçesinde tüm hazırlıklar yapılmış, herkes toplanmış Demir’in sünneti için doktoru bekliyoruz. Bir yandan çalan müzikle ortam neşelendirilmeye çalışılsa da ben yerimde duramıyorum. Sünnet yani bu çocuk korkar kaçar falan! Neyse ki şimdilik bir sorun yok gibi!

“Biz geldik canııım!” diyerek Yağmur sarılıyor bana yüzünde kocaman gülümsemeyle.

“Hoş geldiniiiz!” diyorum ben de, hemen arkasından Canla elini tutan oğlu Efe görünüyor.

“Sırayı size savdık ha!” diyor Can da Keremle selamlaşırken.

“Of sorma Can şu günü bir atlatalım başka bir şey istemiyorum!” diyor Kerem de en az benim kadar endişeli görünürken.

“Nasılsın Efecim?” diyerek ufaklığa doğru eğilip yanağına bir öpücük konduruyorum.

“İyiyim Zeynep teyze şen naşılşın?” diyor o tatlı konuşmasıyla.

“Bende iyiyim Efecim, senden bir şey isteyebilir miyim?” diye sorduğumda üç çift göz merakla beni izliyorlar.

Efe başını aşağı yukarı onaylar biçimde salladığında devam ediyorum konuşmaya;

“Şimdi Demir sünnet olacak ya canım, sen tabi abi oldun artık ona da korkmaması gerektiğini anlatır mısın? Yani hiç canının acımadığını söyleyebilir misin?” diye sorduktan sonra nefesimi tutmuş vereceği cevabı bekliyorum.

“Oluuuy” diyerek Demir’in olduğu yatağa doğru koşarak ilerliyor.

“Kızım sende şaşırdın iyice ufacık çocuktan istediğin şeye bak” diyor Yağmur gülerek.

“Ay ne yapayım her yolu denemek istiyorum, ay valla stres yaptım of!”

“Güzelim ne olur sakin ol ya bak karnındakini düşün” diyor Kerem de sakinleştirici sesiyle bir elini karnıma koyarak. Bir anlığına huzuru bulsam da yine elimde olmadan gözüm tekrar Demir’e dönüyor.

EVCİLİK OYUNUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin