Dusk Till Dawn.

3.9K 398 107
                                    


Çünkü sana dokunmak istiyorum bebeğim
Ve seni de hissetmek istiyorum
Gündoğumunu görmek istiyorum
Günahlarınla sadece ben ve sen.
Zayn - Dusk Till Dawn

********

Kendimi ormana açılan bahçe avlusuna attım. Uzun beton bloklardan sağlam olduğunu düşündüğüm birine tutunarak kendimi aşağıda bulunan dik boşluğa bıraktım ve ardından ellerimi silkeleyerek, bahçenin hemen ortasında kalan eve doğru koştum.
Sam, kasaba dışına çıktığı için uzun zamandır ne onunla ne de Bill ile görüşememiştim. Fakat bugün Sam bana bir şeylerin tuhaf olduğunu ve sabahtan beri Bill'den haber alamadığını söylediğinde, kendimi burada bulmuştum. Ellerim hızla lambaların dibinde gezinirken, üçüncüsünde bir demir parçası titrek parmaklarıma çarptı ve tuttuğum nefesi sonunda verdim.

Eve girdiğimde, her şeyin yerli yerinde durduğunu fark ettim. Hatta, Bill'de hemen mutfak sandalyelerinin önünde ki koltuğa yerleşmişti ve elinde tuttuğu kitap yere düşerken, bakışlarındaki şaşkınlığı görmüştüm.
"Bu da neydi ?"

Ben tam bir geri zekâlıydım.
Onun kendine zarar verebileceğini düşünerek buraya gelmiştim ancak onun hiçbir şeyden haberi yoktu ve tek yaptığım, burada kırmızı yanaklarımla dikilirken aptal gibi görünmekti.

"Sam aradı ve senden haber alamadığını falan söyledi işte-"

"Gelsene." Sözümü bölerek, koltukta yanında duran boşluğu eliyle patpatladı.
Ceketimi çıkarıp askılığa astıktan sonra salona ilerledim, işaret ettiği yere oturdum ve yerde duran kitabı yeniden ona verdim. Benim hakkımda kötü şeyler düşünmesini istemesemde birkaç gündür yaptığım hareketlerin onun gözüne battığını düşünmeye başlamıştım. Belki de sığınağa gelmemesinin sebebi saçma sapan davranmamdı.

Daha doğrusu raydan çıkmış tren gibi.

Kahve kupasını bana uzattı. Ardından dar siyah pantolonunun sardığı ince bacaklarını meşe rengindeki masaya uzatırken söyledi, "Sana kitap okumanı ister misin ?"

"Çok güzel olurdu ama teşekkür ederim, gitsem iyi olacak."

"Hayır, Anthea. Bunu bir teşekkür olarak düşünürsün. Benim için endişelenip onca yolu gelmiş olman çok güzel." Sesi o kadar yumuşaktıki... Kafamı koyar koymaz uyuduğum yastıklarım, annemin göğsü ve babamın güvenli omuzları gibi.

Hiç sesimi çıkarmadan yeniden koltuğa oturdum. Az önce onun parmaklarının sardığını düşündüğüm kupaya sıkıcı sarıldım ve parmaklarının sıcaklığını hissetmeye çalıştım. Kulağa delice geliyor olabilirdi ama böyle küçük detayları düşünmek, ona dokunmanın ötesinde onunla bir bütün olmamı sağlıyor gibiydi.

" Dün, erişilemez değildin. Sesinden daha tatlı bir şey, gözlerindeki ışıktan daha parlak bir ışık vardı. Sana içimi dökemediğim için ne büyük acılar çektim." Durup gözlüklerini biraz daha yukarı itti. "Ama şimdi sesinle birlikte soluk almanın ne demek olduğunu öğrendim. Tanrı seni bana bağışlasın diye, binlerce kere dualar ettim. Hepsi her sevinçte ve kederde hatırlanacak derin acılar bıraktı yüreğimde. Sen bana kıskançlığa da, kuşkuya da yer vermeyen aşkı öğrettin." Soluklanmak için ara verdiğinde, gözlüklerinin üzerinden hala onu dinleyip dinlemediğimi kontrol etti ve bende ona ufak bir gülümseme armağan ettim.

"Bu kitabı okudun mu hiç ?"

Koltukta kıpırdandım. "Hayır. Adı ne ?"

"Vadideki Zambak. Honore De Balzac."

Aramızda çok az mesafe vardı. Ona dokunmanın eşiğinde, dokunamamanın bu denli acısını çekerken neden böyle olduğumu sorgulamadan da edemiyordum. Ne beni bu hale getirmişti ? Bill'i sadece birkaç haftadır tanıyordum ama neden bu denli onun büyüsüne kapılmıştım ?
Soruların yanıtını bulmamda aynı onun geçmişini öğrenmem kadar imkansızdı. O yüzden düşünmeye bir son verip ve az önce onun içtiği kahveden uzun bir yudumun boğazlarımı yakmasına izin verdim.

Bill ise, hiç beklemediğim bir hareket yapmıştı. Siyah kazağının kollarını parmak uclarına kadar çekmiş ve vücudunu aniden ele geçiren titremeye dahi aldırmadan, yüzüme düşen saçları arkaya doğru itmişti.
Tenini hissedememiş olsamda, az önce elinin saçlarımın arasında olduğu gerçeği parmaklarıma kadar donmama neden oldu.

"Bu neydi ?"

"Bir tür teşekkür etme şekli."

"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
thin.|Bill Skarsgard.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin