Zaman durdu.
Kocası elini tuttuğunda,kaderin kalbi de dahil hiç bir hüçresi yasamiyordu.Kocasi elini bıraktı.
Kader ona bakamıyordu, zaten bakamazdı.
Kocası ceketinin düğmelerini yavaşça açti.kader köşeden onu izliyordu.
Allahım ne yapacağını bilmiyordu. Sadece korkudan dahada üşüdüğünü hissediyordu.Kocası yatağı açtı, kolunun düğmesini açıp gömleğini yukarıya katladı.
Kader bunları hayretle izliyordu,ne yapıyordu bu?
Kocası cebinden bıçağı çıkarıp koluna küçük bir çizik attı.
Kader'in korkusu dahada artmıştı.aklina bir sürü kötü düşünceler geliyordu.
Kocası biraz kan akıtınca çarşafa kolunu mendille sardı.
Sonra kadere dönüp "hadi git yat,
Dolapta yorgan yastık var,onları al yerde yat ".dedi ve döndü yattı.Kader olanlara anlam verememişti neden böyle birşey yapmıştı.dolabin kapağını açarken dikkat ediyordu,tam o sırada dolaptan yere birşey düşüverdi.
Hemen yorganın içine giriverdi,
Ne kadar zor bir zamandı ,kocası neden böyle birşey yapmıştı .anlamıyordu.
Sabaha doğru uyandı.
serdar hala uyuyordu, Kapıyı araladı,banyo nerdeydi acaba ? Saçları hala jöleliydi.Bunları yıkamalıydı.
Odalar koridor gibi uzanıyordu.odasini yakınında olan odayı yavaşça vurarak açtı.
Allahtan burası banyoymuş,diye düşünüp içeriye girip banyo yaptı. Saçlarını kurutup balık sırtı ördü ucunada KIRMIZI kurdale bağladı.Dışarı çıkıp,mutfağa girdi, annesi kahvaltıyı gelinin hazırlaması gerektiğini söylemişti,bu yüzden kahvaltıyı kendisi hazırladı.
Tam o sırada kaynanası neslihan hanım içeri girdi.
Kaderin nasıl iş yaptını izliyordu.o kadar düzenli işyapiyorduki ,kaynanası bir yanlış bulamadığı için kaderin moralini bozmak için,
"biraz sonra çarşafa bakıcaz ,bakalım namuslumusun?" Diye hakaret etmişti.
Kader şok olmuştu.
"Nasıl yani bu nedemek?
Kaynanası "gelin kızlar evlendiklerinin ertesi gün konturol edilir bilmiyormusun?"diye sordu.
O kadar mutluyduki kaderin moralini bozduğu için.
Kader kendini o kadar kötü hissetmiştiki, ilk defa birisi onun namusu hakkında laf söylüyordu.
Kaynanası" hadi hızlı ol.
Herkez yemek yiyecek uyuşuk olma patates kızart serdar sever, inanmiyorum ne kadarda yavaşsın".diyerek dalga gwçmeye devam etti.Elini beline koyarak,
"Herkezin yaptığını yemez ,annesinin yaptığı yemekleri yer,
Canım oğlum ,ama ne yapalım, bu sefer senin yaptığını yemek zorunda kalacak ."dedikten sonra
Sırıtarak salona gitti.Kader hayatı boyunca hiç böyle üzülmemişti. Aşağılamamıştı.
Ailesi olarak gördüğü insanların ona böyle davranması onu çok üzmüştü.isteksizce gözlerinden yaşlar aktı içine doğru .
Yemeği hazırlayıp kayin validesine haber verdi.tam kocasına haber verecekken kayınvalidesi "ben çağırırım oğlumu sen çayları koy" dedi.
Kader çayları tektek köy çaydanlıkta çok ağır mış bilekleri ağrımıştı. Ne kadar tuaf daha dün ailesiyle birlikte kahvaltı yapıyordu şimdi ise başkalarıyla ne garip ne tuaf.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük kırmızı kurdaleler
Teen Fictionküçük ķızlar ķırmızı kurdale severler. ama bazıları giyerler.... Tıpkı kader gibi, O ,14 yaşında küçük gelin. Çocukluğunun en güzel zamanıni , hayatin acı ve adaletsiz yanlarını öğrenmeye mahkum edildi. Hiç tanimadigi kocası, onu sevmeyen insanlar...