eighteen ›m‹

12.9K 646 574
                                    

[sad song'we the kings]
❝lütfen…becer beni, taehyung-ah❞

__

“Jungkook,” Klasik gün sonunda bedenim Jungkook'un kucağında birşeyler atıştırıp, belime sarılı kolların sahibi önerisiyle diz üstü bilgisayardan bir şeyler bakınıyordum. “Karşı cins… yani kadınlar, dikkatini çekiyor mu? Bilirsin; dolgun göğüsler, geniş kalçalar ya da ince bacaklar, huh?” Bugün yolda yürürken; ince, uzun, gösteriş meraklısı kadında gözlerinin uzun süre takılı kalmasından kaynaklı bir soruydu. Korkuyordum. Jungkook hastalığının komplike etkileri sayesinde, deneme ve yanılma yoluyla karakterini baştan inşa ediyordu. Gaflete düştüğü, aniden tutuşan ve küllere karışan bir heveste olabilirdim.  Ah, unutmadan, insanlarla doğal yolla kaynaşamaması vardı tabii.

Elinden gelse sosyal kişiliğinin olmasını ve daha değişik heyecanlara atılmak istemeyeceğini nereden bilebilirdim ki?

Belki baştan itibaren Aspergers'e sahip olmayan normal birey olarak hayatını sürseydi 'biz'  biz olmazdık. Endişe kurtçukları, çelikten hançeri tenime milim milim yara kabuğu tutması zor olan derin izler açıyordu. Ben böyle değildim. Sadece farkında olmadan sergilediği bir davranışı…nasıl bu denli kendimi sorgulayacağım düşünceleri beynimin duvarlarına kazırdı ki? Anlayamıyorum.

“Uhm,” Çekingen bakışları erkandan yüzümü buldu. Jeon Jungkook eski haline kıyasla yanımda rahat olmasına rağmen bir parçası kendini halen çekingenlikten soyutlayamamıştı. “Erkekler ve kadınların iskelet sistemi aynıdır. Bizleri birbirimizden ayıran tek şey kas sistemi, yani bahsettiğin, 'göğüs ve geniş kalçalar' karşı cinsi kadın kılan nitelikler.” Heyecanla duraksadı. “Ah, birde anatomik olarak bizden biraz daha fazla yağlılar.”

“Göğüsler? Göğüsleri sormuştum.”

“Erkekler için geniş kalçalar ve göğüsler melatonin; yani triptofan vücutta sentezlenemeyen dışardan alınması gereken bir aminoasittir ve seratonin hormonun sentezlenmesinden de sorumludur,” Gülmüştüm. Jungkook'un yaşıtındaki normal ergenler gibi siki beyninde değildi. “Diğer bir ek düşünce ise direk olarak beyine iyi bir dişi olma algısı iletir. Eski çağlarda erkeklere doğacakları çocuklarına iyi bir anne modeli çizen bedenini fizyolojik yapısı budur. Sanırım… bu şimdi de böyle.”

“İleride,”diye mırıldandım ve çığlık çığlığa bağıran iç sesim aslan terbiyecisine maruz kalan titrek, sessiz tınıyla devam ettim. “İri göğüslü ve geniş kalçalı bir kadından baba olacağını söylüyorsun yani?”

“TaeTae,” Boyunmu okşayan sıcak parmaklarıyla hemencecik kuşandığım gardımı indirip, beklemeden önünde boynumu bükmüştüm. Jungkook her ne kadar çocuk gibi davrandığını söylese, şu an ki; mızmız burununu dikine giden erkek çocuğuna bezenmiş hallerim bunun tam tersini kanıtlar biçimdeydi. Saçma gelecekti ama korkmuştum. Beni sevmeyecek diye. İçimi saran yoğun sevgisine alışmışken birden dokunuşuma aşina bedenimin elleriyle uçurumun kenarına itilmesi, parçalarımı binlerce kilometre uzaklıkta bulmak demekti. “Her şeyden önce senin temiz kalbini seviyorum, bunu biliyorsun değil mi?”demişti ağır ağır ince boyunumda gezinen elleri sol göğsümün üstünü bulurken. Delicesine atan kalbimin teklediğini hissediyordum. Jeongguk'un yerle bir olmuş tepetaklak halimi yok sayıp kendini etkisiz eleman olarak tanımlaması, sinir bozucuydu. “Çocuk istiyor olmam için geniş kalçalar ya da iri memelerin olmasına mecbur değiliz, dokunurken fazlasıyla keyif aldığım sıkı kalçaların ve e-emerken kendimden geçtiğim küçük göğüs uçların beni doyuma değil a-açlığa uğratıyor.” Yanağındaki Tanrı'nın ona armağan ettiği küçük bene parmak uçlarım işkal ettiğinde elleri elimi bulmuş, dudakları avuç içimi öpücüklerine ev bellemişti. Sözleriyle sahroş olmuş gibiydim. Uyuşmuş gibi. “A-anladın mı?”

aspergers' taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin