1.BÖLÜM

1.9K 77 1
                                    

Operasyon dönüşüydü. Keşanlı, Karabatak ve ben küçük bir köyü bir grup terör örgütünden temizlemiştik. Tabura döndüğümüzde bizi Erdem Yarbay karşıladı.
Erdem: Hoşgeldiniz beyler.Operasyon nasıl geçti.
Fethi: Operasyon başarılı geçti komutanım. Köyü örgütten temizledik.
Erdem: Aferin size aslanlarım. Gidip dinlenin.
Mücahit: Valla ben yorgun değilim aga. Yani komutanım.
Erdem: Gidip dinlenin Mücahit. Bu bir emirdir.
Mücahit: Emredersiniz komutanım.
-Keşanlı ve Karabatak odalarına geçti. Bende gidip biraz uyudum. Uyandığımda dışardaki garip sessizliği fark ettim. Odadan çıkıp bizim çocukları aradım. O sırada yanımdan geçen Hamzayı durdurdum.
Fethi: Hamza, Bizim çocukları gördün mü kardeşim?
Hamza: Gördüm komutanım. Aşağıda spor salonundalar.
Fethi: Eyvallah kardeşim.
-Spor salonuna indim. Bizim çocukların hepsi ordaydı. Yavuz komutanım dışında. Bahar'ın yanındaydı herhalde. Çocukların yanına gittim.
Fethi: Ulan insan bi kardeşinide çağırır be!
Mücahit: N'apalım aga. Uyanaydında geleydin.
Fethi: Herkes sen mi oğlum? Allah sana dur dememiştir şimdi. Uyudun mu sen?
Mücahit: Yooo.
-Kahkahalaşmaya başladık. Bir süre bizimkilerle sohbet ettikten sonra yanlarından ayrılmaya karar verdim.
Fethi: Hadi ben gidiyorum. Sonra görüşürüz beyler.
Ateş: Nereye dayıoğlu. Muhabbetimiz sıktı mı seni?
Fethi: Yok canım. Senin çapkınlıklarını özellikle dinliyorum. İlerde lazım olur diye.
(KAHKAHALAŞIRLAR)
-Bizimkilerin yanından ayrıldım. Erdem Yarbayımdan izin alıp çıktım. Karabayır meydanında bi kitapçı vardı. Oraya gitmeye karar verdim. Meydana yaklaşırken ilerdeki kalabalığı fark ettim. Hemen kalabalığa yöneldim. Kalabalığı dağıtan polisler vardı. Yanlarına gittim.
Fethi: Kolay gelsin. N'oluyo burda?
Polis: Ya bi geç kardeşim. Uğraştırma beni!
Fethi: Ben askerim. Burdaki Taburdan geliyorum. Olay ne?
Polis: İçerde şüpheli bi çanta olduğunu tespit ettik. Bomba olduğundan şüpheleniyoruz. Bomba imhayı da aradık.
Fethi: Tamam. Siz kalabalığı uzaklaştırın. Ben tabura haber veriyim.
Polis: Peki komutanım.
-Taburu arayıp bizimkileri olaydan haberdar ettim. Telefonu kapatıp cebime attığım sırada arkadan bi kızın sesini duydum. Polislerin çektiği sınırı geçmeye çalışıyordu. Saçları at kuyruğu, üstünde uzun bi ceket, elinde de kamera. Kesin şu gazetecilerden biri. İnsanı sinir eden tipten. Kızın yanına gittim.
Fethi: N'apıyosun sen uzaklaş hemen!
Eylem: Bak ben gazeteciyim. Bu da kimliğim. Şimdi çekilirsen fotoğraf çekicem. Hem sen kimsin ya? Bana çekil diyosun?!
Fethi: Birincisi ben askerim. İkincisi hemen şurdan çekil. Benim tepemin tasını attırma!
Eylem: Sen benimle öyle konuşamazsın yanlız. Ben bağımsız bir gazeteciyim.
Fethi: Bende bu bağımsız vatanın bi neferiyim. Şimdi beni upraştırma ve uzaklaş.
-Bu kız tam sülük gibi. Yapıştımı bırakmıyor. Bende elinden kamerasını aldım.
Eylem: Napıyosun sen geri ver onu?!
Fethi: Burdan uzaklaşırsan bende sana kameranı getiririm. Anlaştık mı?
.... Anlaştık mı dedim?!
Eylem: İyi tamam anlaştık. Dikkat et yanlız. Çok değerli bir kameradır.
-Bir anda arkamdaki patlamayı hissettim. Gazeteciyi itip üstüne kapandım.
...

AVCIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin