21. Onu Seviyorum / chanbaek

87 11 3
                                    

NP: AKDONG MUSICIAN / Last Goodbye


Eve geri döndüğümüzde elinde iki tane takım elbiseyle bizi bekleyen annemin olması göreceğim en son şey olarak düşünürdüm. Ama gerçekti. Elinde iki tane siyah takım elbise tutuyordu.

"Hadi deneyin bakalım çocuklar şunları." İkimizde far görmüş kedi gibi gözlerimizi kocaman açıp anneme bakmaya devam ettik.

"Ne dikiliyorsunuz deneyin, yarın Soo Bin ile Min Joon'un düğünü var sana söylemeyi unuttum Baekhyun. Geleceksin değil mi?"

Aslında bir tarafım gitmek bir tarafım gitmek istemiyordu, yine de onca senenin hatırına gidecektim. Kafamı sallayıp onayladım.

"Hadi o zaman deneyin." Annem küçük kız çocuğu heyecanıyla bağırdı.

"Benim takım elbise giymeme gerek yok ki. Baekhyun denesin." Chanyeol koltuğa babamın yanına oturacakken dondu kaldı çünkü annemin çenesinden kimse kurtulamaz.

"Senin dev bedenine takım elbise ne kadar çok zordu biliyor musun oğlum? Sıcak hava da sizin için dolaşıp durdum. Ama giymeyeceksin demek. Tamam oğlum aferin, anneyi üzün."

Chanyeol hızlıca annemin yanağına öpücük kondurup iki takım elbiseyi de elinden alarak beni peşinden sürükledi.

"Bir an önce deneyelim Baek." İkimizde koştura koştura merdivenleri çıktık. Babam da arkamızdan bağırıyordu.

"Karımı nasıl öpersin. Birdi iki oldular. Benim karımdan uzak durun eşek sıpaları." İkimizde aşağıdan gelen kızgın sese kahkaha atarken, annem babamı sakinleştirmeye çalışıyordu kesinlikle.

Üzerime tam oturan takım elbiseyi giydiğimde saçlarımı da tarayıp kendime son kez aynada bakarak aşağı indim. Chanyeol'da giyinmiş çoktan annemlerin karşısındaydı. Woah. Şuan yere düşüp bayılamamam için bana bir neden söyleyin çünkü Park Chanyeol evrenin en yakışıklı devi gibi karşımda duruyor. En yakışıklı devi seçme yarışması olsa açık ara birinci olurdu. Üzerine oturan takım elbiseyle kusursuz görünüyordu. Anlına düşen saçlarını geriye doğru taramış koca gözlerinin daha çok ortaya çıkmasına sebep olmuştu. Kesinlikle bu gece rüyalarımın misafiri olacaktı. Sapık gibi görünmek istemiyorum ama üzerine atlamamak için kendimi zor tuttuğumu belirtmek istiyorum. İç sesim konu Chanyeol olduğu zaman sen her şeyde kendini zor tutuyorsun dediğinde ona hak verdim. Konu o olduğu zaman işler tamamiyle değişiyordu. Bende değişiyordum. En sonunda yutkunarak onun yanına yaklaştım.

"Byun Baekhyun sadece vay diyorum."

"Benimle dalga geçme." Omzuna vurdum. "Sende baya iyi olmuşsun." Memnun olmuş gibi kafamı aşağı yukarı salladım. İkimizde birbirimizin kıyafetleri hakkında konuşurken annemin hıçkırmasını duyduk.

"İki oğlum da nasıl yakışıklı oldu." Eliyle yüzünü kapatıp daha çok ağlamaya başladı.

"Anne yakışıklı olduğumuz için mi ağlıyorsun?" Yanına yaklaşıp kollarımızı ona doladık.

"Sadece duygulandım."

Üçümüz annemin göz yaşı dininceye dek sarılı kaldık. Bu duruma daha fazla katlanamayan babam yüzünden ayrılmak zorunda kalsak da gözyaşları en sonunda dinmişti. Böyle güzeldik. Hep birlikte güzeldik. Chanyeol ile birlikte ailem daha güzeldi.

*

Ertesi gün bütün günü Chanyeol ile koltuklarda yatarak geçirdikten sonra akşam olmak üzereydi. Düğün vakti gelmişti. İçimi garip hüzün ve mutluluk kaplamıştı. Eski en yakın iki arkadaşım evleniyordu en azından birleri mutlu oluyordu. Yeniden giyip saçlarımı geriye doğru taradıktan sonra aşağı indim. Annem dışında kimse yoktu. Koltukta oturmuş bizi bekliyordu.

ŞAFAK VAKTİ / chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin