Multi : Sinan ile Hicran1 Ay Sonra
Sanki kırık cam parçaları üzerinde yürüyordu Gökhan.Hicran'ın dedikleri kulağında çınlıordu.Bu sonu haketmemişlerdi.
Ofisinde oturmuş dosyaları inceliyordu.O günden sonra bir gün bile aklından çıkmamıştı Hicran.Ondan duyduğu sözler kalbinde koca bir yara açmıştı. Ve geçeceğini düşünmüyordu.Ama güçlü duruşu onu etkilemişti.Kapısının tıklatılmasıyla kafasını dosyalardan kaldırıp "Girin" dedi.
Asistanı Ipek elindeki kahve ile içeri girdi.
"Sağol Ipek" dedi Gökhan.
"Rica ederim görevim " dedi Ipek.
Arkasını dönüp çıkacakken patronunun seslenmesiyle durdu.
"Buyrun Gökhan Bey " dedi.
Gökhan eli ile oturmasını rica etti.
Ipek şaşkınca oturdu gösterdiği yere.
"Sana bir şey soracağım Ipek ama aramızda kalacak" dedi Gökhan.
"Tabi Gökhan Bey " dedi Ipek.
"Diyelim ki çok sevdiğin biri var ve ondan ayrılmak zorunda kalıyorsun. Ayrılmak derken temelli değil geri dönecek.Birbirinize bir söz veriyorsunuz.Birbirinizi unutmayacağınız adına.Sonra gidiyor sevdiğin adam.Geri dönmesini bekliyorsun.Onunla ilgili çeşitli şeyler duyuyorsun ama yine de inanmıyorsun çünkü sevdiğin adam sana bir söz vermiş.Yıllar geçiyor sen sözüne sadık kalıyorsun.Günün birinde sevdiğin adamın evlendiğini ve kızı olduğunu görüyorsun.Affeder miydin ?" diye sordu Gökhan.
Ağzından çıkan her söz yaralamıştı Gökhan'ı. Anlattığı zaman Hicran'ı ne kadar acıttığını daha çok anladı.
Ipek ise patronunun gözlerindeki acı eşliğinde anlattıkları ile derin bir sessizliğe büründü.
Ne demeliydi ?
Hangi kadın kabul ederdi ki ?
Hangi kadın ihanete gözünü kapardı.
"Gökhan Bey öncelikle anlattıklarınız çok ağır şeyler.Umarım bunu bir kadın yaşamamıştır. Ben olsam affetmezdim.Ihanet ağır şeydir Gökhan Bey.Kimse bunu kaldıramaz . Hele ki bu şekilde.Hiçbir kadın bunları haketmez.Çok sevsem bile gururum izin vermez" dedi Ipek.
Gökhan ayağa kalkıp pencereden manzarayı izlemeye başladı.
Oluşan derin bir sessizlikten sonra Gökhan konuştu ;
"Peki adam kandırıldıysa Ipek.Canından çok sevdiği kadının evlendiğini duyduysa.Ve bu yalanı en yakını söylediyse..."
##########
Hicran yaşadıklarının üzerine beyaz bir sayfa açmıştı kendine.Öğrencileri ona çok iyi geliyordu.
Aynı şimdi olduğu gibi.
Yüzünü güldüren öğrencileri vardı.
"Hocam ya ben bu noktalama işaretlerini çok gereksiz buluyorum.Nokta her ise yarıyor yani ne gerek var.Noktanı koy otur yerine " dedi Mehmet adındaki öğrencisi.
Sınıf Mehmet'in dedikleri gülmeye başladı.
"Bence sen noktalama işaretlerini nerde kullanacağını bilmediğin için öyle diyorsun " dedi Hicran gülerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHDE VEFA (Bitti)
General FictionBir söz ne kadar kıymetli olabilir ? Ela gözlü Hicran ile gamzeli Gökhan birbirine ahitle bağlanır. Kaderin neler getireceğinden bihaber iken kendilerini çok farklı durumlarda bulurlar. Peki ya birbirlerine verdikleri söz onları tekrar bir araya get...