12. Bölüm

2.3K 104 31
                                    

Dün annemle aslında çok fazla anne kız sohbetine girdik. Herhalde ben ilk defa annemle bu kadar güzel bir sohbet içerisine girmiştim.

Rüyamda çok değişik şekiller gördüm sanki bi balon gibiydi, seçim balonu gibi hangisini seçersen o balon patlayacak ve sana düşecek gibi ama garip olan o balonlardan birinin içinde Barış diğerinde ise Ali vardı. Aşk için seçim yapacaksam o balonda niye Ali vardı anlam veremedim. Gerçekten Ali'nin beynini okumak isterdim. Acaba benim hakkımda o beyinde neler yatıyordu.

                                          ******
Sabah kalkar kalkmaz annem gene tepemde bitti. "Yaprak kalk bak bugün benim temizlik günüm biliyorsun akşam yediye kadar seni evde istemiyorum git Ali'lerle takıl. Ve şimdide bu yataktan çabuk kalk küçük hanım." Dedi annemin bu gibi temizlik günlerindeki stresinden dolayı olan sinirini bildiğim için zor da olsa kalkmayı başardım. Nedense bir an önce rüyamı Barış'a anlatmak istiyordum. Belki o benim bu anlam veremediğim rüyaya bir anlam verir.

Üzerimi giyinip evden çıktım ki aklıma çok güzel bir şey geldi 'bugün cuma!!!'. Oh be dedim içimden. Haftasonu ve uyuyamadığım uyku saatleri yuvanıza hoşgeldiniz. "Sen niye dikiliyorsun bakalım orada." Dedi Barış tam önümden. Nasıl mutlu olduysam Barış'ı görmemiştim bile. "Ya dalmışım görmedim seni. Gerçi sen sırıksın, o boyla seni görmememde ayrı bir muamma ama." Güldü. "Ne düşünüyordun bakalım." Dedi ilerlerken. "Ya aslında bugün cuma ya ona seviniyordum."
"Aaa doğru bugün cuma değil mi?"
"Evet. Benimde az önce kafama dank etti."
"Hmm. Peki bana anlatmak istediğin başka bir şey var mı Amazon kızı."
"Var aslında rüyamı anlatmak istiyorum."
"Vayyyy! Rüyalar kızı diyosun."
"Ya hayır o zamanları hatırlatma, hatırladıkça utanıyorum sana hakaret ettiğim için."
"Tamam tamam hadi söyle ayrıca utanma sakın geçti gitti Amazon kızı."
"Hah bak bu iyi (Amazon kızı) sırık." Güldük. "Eee anlat bakalım neler oldu rüyanda?"
"Böyle baloncuk gibi şeyler vardı...Birinin içinde sen diğerin içinde ise Ali vardı ve benim bir seçim yapmam gerekiyordu. Ama Ali neden oradaydı bir türlü anlamadım."
"Anlatacak mısın bunu Ali'ye."
"Bilmem sence anlatmalı mıyım? Zaten bana son zamanlarda bir şeyler söylemeye çalışıyor gibi geliyor. Sürekli bir şeyler saklıyor belki bu sefer anlatır."
"Bence biraz bekle."
"Neden ki?"
"Belki de asıl söyleyeceği şeyi sırf bu rüya yüzünden söyleyemeyebilir."
"Galiba haklısın."

Okula vardığımızda Barış'a," Sen gelme ben kendim gideyim sınıfa." Dedim. "Neden ki?"
"Ya şimdi senden şüpheleniyorlarya."
"Asıl şu an seninle gelmezsem benden şüphelenirler."
"Of gene haklısın." Güldü. Güldüm.

Sınıfta gene bütün gözler Barış'ın üzerindeydi. En sonunda ben Gökhan'a sert bir bakış atınca. Gökhan hafifçe öksürdü. Sonra da herkes bakışlarını Barış'tan çekti. Barış sınıftan ayrılırken bende huysuz bir şekilde sırama oturdum. Çok canım yanıyordu ama onlara derslerini vermek istiyordum. Normalde hiç yapmam diyeceğim bir şey bu galiba. "Yaprak hala küsmüyüz?" Dedi Ali sessiz bir şekilde. Hiç bir tepki vermedim Ali de önüne döndü. Hoca ders anlatırken bizimkiler sürekli bana kaçamak bakışlar atıyordu. Tabii ki sessizliğimi korudum ama bu çok canımı yakmaya başlamıştı biz hiçbir şekilde küsmemiştik çünkü.

Tenefüste ben kantine kaçtım ama bizimkiler peşimi bırakmadı tabii ki. Bir masaya hızlıca oturdum arkamdan önce Ali sonra Gökhan sonra Oğuz sonrada Sinan geldi. Sinan elimi tutup,"Yaprak, hadi bak çok üzülüyoruz." Arkasından Oğuz,"Yaprak başkan vallahi bak pizzayı bile yiyemez oldum hadi artık barışalım." Ben en sonunda dayanamayıp sessizliğini bozdum. "Bakın ben sizinle küs değilim ama çok kırgınım benim sanki sevgime saygı göstermiyormuşsunuz gibi geliyor. Biliyorsunuz ben Yaprak Ayvaz'ım bana böyle şeyler ters. Yapmam hiçbir zaman. Sizinle küsmem ama bu yaptığınız şey gerçekten beni çok kırıyor ben Barış'ı seviyorum hepte seveceğim ama Barış'a olan sevgim size olan sevgimi gölgelendirmiyor yani hiç biriniz birinizin üzerinde tutmuyorum bunun üzerine Ali bana bakıp,"Biz senin sevgine saygı duyuyoruz Yaprak..." tam cümlesini devam ettirecekti ki sözünü kestim,"Ali farkındayım her şeyin kuşkuların var Barış'a inanmıyorsun, güvenmiyorsun biliyorum evet her zaman kahramanımsın ve kahramanım olacaksın. Sen benim gamzeli kahramanımsın ama bazen ben de kendi kendimin kahramanı olmak istiyorum. Bırakta Barış'a güvenip güvenmeyeceğime ben karar vereyim lütfen." Sonra çetenin diğer üyelerine dönüp," Lütfen artık Barış'ın peşini bırakın, azıcık mutlu olmaya hakkım varsa buna engel olmayın. Sizi seviyorum."
"Bizde seni seviyoruz Yaprak başkan." dedi  Oğuz. Güldüm. Sonrada her zaman olduğu gibi ellerimizi birleştirdik ve sloganımızı söyledik hep bir ağızdan,"Hepimiz kızımız, kızımız hepimiz için." Tabi bunu söyledikten sonra gene kafama bir şey dank etti. Bugün fizikçinin sınavı vardı hem de sözlü hemen paniğe kapılıp,"Oğlum bugün fizikçinin sözlüsü vardı dimi?" diye sordum. Bunun üzerine Gökhan,"Oha gerçekten mi?" dedi. Ali ise dönüp,"Oğlum sizin de hiçbir şeyden haberiniz yok daha yeni dedi hoca." Dedi. Tırnaklarımı kemirmeye başlamıştım bile. "Ya ben hiç çalışmadım gerçi aklıma geldiği de pek söylenemez."Dedim. Oğuz ise gene ciddiyetsiz tavrını ortaya koydu. "Yaprak başkan sen de benim yaptığım gibi yap sınava sınavda çalış."
"Oğuz bir git ya sonra senin gibi dinden 20 mi çekeyim?"
"Yani sen de haklısın." Diye yanıt verdi. İşte tam o sırada zil çaldı ve ben paniğe kapıldım. "Alikuşum ben ne yapacağım ya hiç çalışmadım bu sefer ana kraliçe beni kesin öldürecek!"
"Kimsenin kimseyi öldürdüğü yok Küçük Titan. Merak etme ben çalıştım kopya çekersin."
"Galiba tek çözüm yolum bu teşekkürler Alikuşum." Dedim ama her sınavda çaktırmadan Ali'den kopya çektiğimi söyleyemedim. İçimden kendime,"Oğlum adam çalışıyor sen niye çalışmıyorsun?" Dedim. Sonra kendime söz verdim,"Bundan sonra çalışacağım." diye. Ama tabii ki gerçekleştiremeyeceğimi biliyordum.

Gene sınavı Ali'den kopya çekerek kazandım. Ama tabii ki de gene sonuçlar kaçınılmazdı. Her zaman ki gibi sınav sonrası kantinde oturduk. Oğuz gene ciddiyetsiz, Gökhan gene Merve'yi düşünüyor, Sinan gelip geçen kızlara bakıyor, Ali ise uykulu gözlerle etrafı izliyordu. Ben ise ana kraliçenin akşamki çemkirmesini düşünüyordum. biz bunları uygularken yanımıza Barış geldi önce paniğe kapılmadım değil hatta baya panik oldum ama belli etmemeye çalıştım. Barış'a,"Niye buraya geldin?" gözleriyle bakıyordum Barış sadece bana göz kırpmakla yetindi. "Bakın konuşabilir miyiz biraz?" dedi Barış. Herkes birbirine baktı. Bende önce çeteye sonra da Barış'a baktım. Barış içimi ferah tutmam mı gösteren küçük bir mimik yaptı. "Umarım kavga çıkmaz." Diye geçirdim içimden.

MishaPM MishaPM MishaPM MishaPM MishaPM MishaPM MishaPM MishaPM MishaPM MishaPM

4N1K YAPBAR✨Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin