KİTABI OKUMA! BÖLÜMLERİ YAYIMDAN KALDIRIP TEKRARDAN ATACAĞIM!
Özel bölümler hazırlanacaktır! Beklemede kal~
"Sen tam bir iki yüzlüsün! Hayatımı mahvettin! Artık gitmek istiyorum!"
Hayatımı mahvetmiş sayılmazdı çünkü onu babam zaten yıllar öncesinde...
İkimizde mutfağa doğru koştuk. ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ Pijama partisi dediğimiz süre zarfında bir sürü şey yapmıştık. Havuzda yüzmüştük,birlikte kek yapmıştık, esprilerimi ortaya saçmıştım, karaoke söylemiştik. Aslında berre sesinin güzel olduğunu düşünmediği için pek söylemedi. İnatçılığı üst seviye olduğu için bende üstelemedim. Gece geç saatlere kadar eğlendikten sonra ikimizde uyumak için odalarımıza çekilmiştik.
Sabah uyandığımda burnuma tüylü bir varlık deyiyordu. Ne olduğunu anlamak için gözümü açtığımda daha ne olduğunu anlamadan bağırmıştım.
Berre: ne bağırıyorsun? Korkuttun onu!!!
Ben: o?
Berre nin elinde küçük şirin bir tavşan vardı. Burnunu onun burnuna sürterek bana döndü.
Berre: çok şirin değil mi? Bu küçük yaramaz geceleyin mutfağa girmiş ve tüm havuçları yemiş.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ben: Böyle giderse tüm stoğu tüketir. Bence sen onu barınağa falan ver.
Berre: Saçmalama!!! O artık benim!!! Ben sana sincabını barınağa ver desem hoşuna gider mi?
Ben: Tamam tamam kızma şampiyon
Berre: Kalk hadi kahvaltı hazır.
Ben: Peki
Yerimden doğruldum. Ayağıma civcivli terliklerimi geçirdikten sonra banyoya girdim. Elimi yüzümü güzelce yıkayıp sade bir şeyler giyindim. Mutfağa girdiğimde berre hala tavşanı ile ilgileniyordu.
Ben: Hey artık kahvaltı yapsak?
Berre: olur.
İkimizde masanın bir tarafına geçerek kahvaltı ettik. Aklıma gelen güzel espriyi yapmasam olmazdı.
Ben: berre
Berre: hı?
Ben: bir ineğin yapabileceği en gizli iş nedir?
Berre:?
Ben: saman altından su yürütmek
Berre:...
Berrenin en sevdiğim taraflarından biride türkçe bildiği için türk esprilerini anlamasaydı. İfadesi dünyalara bedeldi.
Berre: hep böyle mi gidecek?
Ben: esprilerimi sevmiyor musun?
Berre: öyle değil yani okumayacak mısın?
Ben: kitap okuyorum ya
Berre: üniversite den bahsediyorum! Ben bu sene başlayacağım birlikte başlasak ya?
Ben: düşünmem lazım berre...
Berre:sen bilirsin, hey bir fikrim var gel beraber macera filmi izleyelim.
Ben: korku filmi izlesek?
Berre: korku filmi izlediğimizde aynı 3 maymuna dönüyoruz.
Ben: aynen ya. Ben kulaklarımı sende gözlerini kapatıp izliyon kkkk, iyi senin dediğin gibi olsun.
Berre: E hadi izleyelim o zaman.
Ben: berre bu tavşanın ismi yok mu?
Berre: henüz düşünmedim.
Ben: peki...
Filmi izlemeye başladık.
O sırada mafya üyelerimiz...
Sg: bu bilgilerden ne kadar eminsin haseok? (Ciddi kalamıyorum sjsjsjj)
Hs:%100
Nmj: o zaman hemen onu görmeliyiz.
Tae: arabayı sen sür jimin
Jm: sorman ayıp
Jimin sürücü koltuğuna Namjoon yanına diğer üyeler de arkaya sıkışarak Jin'in evine doğru sürdü.
Jin
O gideli 2 gün oldu... ev o kadar sessiz ki hayaller görmeye başladım. O bunları bana yapmasaydı git der miydim? Sarılırdım 2 saat kokusunu doya doya içime çekerdim. Onu unutamıyorum. Çünkü "unuttum" demek bile bana onu hatırlatıyor. Alışmalıyım...
Ben bunları düşünürken kapı kırılırmışcasına yumruklanıyordu. Yavaş adımlarla kapıyı açtım. Bizimkiler gelmişti.
Jm: o nerde?
Ben: kim?
Sg: bu da kafayı sıyırmış. (Adın)'dan bahsediyoruz.
Ben: gitti.
Hepsi: ne?!!!
Ben: onu evden kovdum...
Suga yakama yapışıp beni sarsmaya başladı.
Sg: sen ne yaptım dedin?!!! Senle sonra konuşacağız!!!
Beni olduğu gibi geriye sertçe ittirdi. Sonra da kapıdan sırayla çıkıp gittiler.
Mafyalarımız
Tae: daha çabuk sür jimin.
Jm: sonrada polise yakalanalım dimi?
Nmj: Jungkook (Adın)yı telefonunu kullanarak bulabilir misin?
Jk: sanırım.
Sg: bu kızın kalacak yeri olmadığına göre nereye gidebilir?
Jk: buldum!!! Hyung sağa dön!
Hs: kaçırılmış olabilir. Kaldığı yere baskın yapalım.