Bölüm şarkısı: Save Me
38. Bölüm(karşılaşma)
Arabaya binip hemen çalıştırdım. Suga dan öğrendiğim adrese sürdüm. Beni affetmeyecek olsa da onunla konuşmalıydım.
Kapısını bilmem kaçıncı kez çaldıktan sonra pes etmiştim. Yoktu...
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Jinden devam...
İyice endişelenmeye başlamıştım. Başına bir şey gelmiş olamaz dimi?
Senden daha kötü ne gelebilir ki?
Sen sus!!! Hemen suga'yı aradım.
Sg: yine ne var?
Ben: neredeler?
Sg: cümlemi bitirmeme izin verseydin bilirdin.
Ben: uzatma lafı da söyle!
Sg: söylemiyorum.
Telefonu birden yüzüme kapattı. Bi de bunun tribini çekecektim ve bu istediğim son şeydi.
Umudum tükenmişti. Arabaya doğru yürüyordum ki...(Adın)'dan devam...
Berre: nasıl unutursun?!!! O kadar tembihledim seni!!!
Ben: kızma kızma hemen gidip alıyorum.
Berre: senle tekrardan görüşeceğiz.
Ben: öptüm kanka!
Kapıyı arkamdan kapatıp eve yürümeye başladım. Neymiş efendim neden onun valizini almamışım!
Sen bütün valizlerini ona yükleyip geride kalanları almadığın için olabilir mi?
Sen sus!!! Tamam bi yanlışlık yaptım. Cezasını da çekiyorum şimdi... bu aralar fazla oluyorsun zaten, fazla şansını zorlama derim.
Yeni ev ile berre'nin evi arasındaki uzaklık biraz fazla olsa da gidilmeyecek gibi değildi. Ev uzakta göründüğü zaman bir beden de görünmüştü. Arkası dönük olduğu için umursamadım. İyice yaklaşınca beden bana doğru döndü. Kaç (adın) kaç!
Jin: (adın) dur!!! Konuşalım!!!
Ben: yeterince konuştuk!!! Bıraksana peşimi!!!
Doğru bildiniz ben onu görür görmez arkama dahi bakmadan koşmaya başladım. Gelin görün ki o da peşimden geliyor. Tabi benden hızlı koştuğu için yetişmek üzereydi. Nefes darlığım yavaş yavaş kendini göstermeye başladığında yavaşlamıştım. Elimi tutacaktı ki başka bi el buna engel oldu...
Jin
Oydu!!! Gerçekten oydu... yüzümü görür görmez koşmaya başlamıştı. Onunla konuşmalıydım. Affetmeyecek olsa bile bir kez olsun konuşmalıydım. Onu çok özledim ama şimdi benden yine gidiyor buna izin veremem.
Arkasından var olabildiğince hızlı koştum. Ondan hızlı olduğum için yetişmek üzereydim. Biraz yavaşlayınca yetişmiştim. Tam elini tutacakken başka bir el buna engel oldu. Yanımıza siyah bir araba yaklaştı ve onu kaptıkları gibi uzaklaştılar... ben daha olayın şokunu atlatamadan elimden kayıp gitti...
Ben: (adın)!!!
Arabanın arkasından ne kadar koşsamda yetişemedim. Nefesim ciğerlerimi acıtmaya başladığında ellerimi dizlerime dayayıp durdum. En sonunda dayanamayıp diz üstü çöktüm. Gözlerimden firar eden yaşlar tenimi yakıyordu. Arabanın kayboluşunu izlerken onun için tek bir sözcük söyleyebildim.
"Gitme..."
~~~~~~~~~~~"Başınıza gelen komik bir anınızı anlatır mısınız?"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Yüzlü ※ Kim Seok Jin ✅(Düzenlemede)
FanfictionKİTABI OKUMA! BÖLÜMLERİ YAYIMDAN KALDIRIP TEKRARDAN ATACAĞIM! Özel bölümler hazırlanacaktır! Beklemede kal~ "Sen tam bir iki yüzlüsün! Hayatımı mahvettin! Artık gitmek istiyorum!" Hayatımı mahvetmiş sayılmazdı çünkü onu babam zaten yıllar öncesinde...