What's Your Poison | Min Yoongi

$17$-"The Monster Wants You"

Öleceğimizden neredeyse emindim,bizi öldüreceğinden emindim.

Yoongi fazlasıyla kararlı bir yapıya sahipti.Kararlı olduğu kadar da inatçıydı.

Bu nedenle hiç kimse şu an kafasına koyduğunu yapmaktan alıkoyamazdı onu.

Son sürat ilerleyen araba uçuruma öyle yakındı ki yavaşlasa bile düşüşümüz kaçınılmaz görünüyordu.

İki dudağımı da dişleyerek gözlerimi sıkıca yummuş ve beklemeye başlamıştım.Neler olacağının gayet farkındaydım,son dakikalarımı gözü kapalı geçirmek istiyordum.

Gözlerimi yakan rüzgar yüzünden aksi söz konusu olamazdı zaten.

Fazlasıyla sarsıntılı şekilde döndüğümüzü hissettiğimde kollarımla bedenimi sarmalamıştım.

Araba U çizmişti ve ben arka koltukta oradan oraya çarpıp duruyordum süratımız yüzünden.

Boş arazide hala uçurumun yakınında olduğumuzdan adım gibi emindim.Taehyung nefes nefeseydi,ben donakalmıştım ve Yoongi'ye bakmamak için direniyordum.

Araba nihayet durduğunda derin bir oh nidası Taehyung'dan yükselmişti.

Hiç birimiz çıt çıkarmıyorduk.Sanki az önce ölümle burun buruna gelen bizler değilmişiz gibi arabayı sessizliğe mahkum etmeyi seçmiştik.

-Size izin veriyorum.İkiniz de bu gün serbestsiniz.

Yoongi her zamanki ses tonuyla endişeden yoksun şekilde konuşarak bozmuştu sukuneti.

Dikiz aynasında benim gözlerimi yakalayan bakışları son derece hisli görünüyordu.Fazla mı ileri gitmiştim?

Ona bir ton laf söylemiş ve en kötüsü de zavallı demiştim.

Bunlar,duyguları olmayan birini,Min Yoongi'yi incitebilir miydi sahiden?

Söylediklerim içine mi işlemişti?

Bana kırılmış mıydı?

Canını yakmış olabilir miydim?

Ha ha,komik.

                         $$$

-Evil konuşmak istiyorum.

Sabah olanları düşündüğümden dalgınca etrafıma bakıyordum.

Taehyung'un sesini duyunca odamın kapısına çevirdim başımı.

-Abim hakkında.

Vurguladığı cümlesiyle oturduğum makyaj aynasının önünden kalkmış ona doğru adımlamıştım.

-Ona yakınken öfkesini körükleyecek şeyler yapmamalısın.Bak bu konuda sinir sahibi sıradan bir insan gibi değil o...

Yutkunarak düşünmüştü.Söyleyeceklerini seçiyordu muhtemelen.

-O hasta Evil.

Hasta olduğunu duyar duymaz zemini bulan bakışlarım,zaten biliyordu bunu.Yıllarca hiç bir psikolojinin altından kalkamayacağı işlere karışmıştı Yoongi.

Elbette hastaydı.

-Çığrından çıktığında öfkesini kontrol edemiyor.Herkes için,çok yakınları için bile tam anlamıyla bir pisliğe dönüşebiliyor.Evet olduğundan daha da kötü bir pislikten bahsediyorum.Doktor  yoğun duyguların öfke krizlerini tetiklediğini söylemişti.Ve abim yaklaşık 6 senedir öfke krizlerinden geçirmiyordu Evil.Bu güne kadar.

Yoğun duygular öfke krizlerini tetikliyordu.Yoongi reddettiği duyguları yüzünden bu hale gelmişti.

Reddettiği duyguları yüzünden bizi uçurumun kenarına kadar son sürat getirmiş,nereden geldiğini anlamlandıramadığım bir karar değişikliğiyle de ölümden döndürmüştü.