Seri Kaçırılma

İHBAR

Kaçırılmalar dörde arttı, bu da neydi böyle? Daha ne kadar artacakdı? Her kaçırılma haberi olduğun da içim ürperiyordu.

Annem evde ki eksikler için beni markete göndermişti, Moyeon gelmiyordu. Hazırlanıp evden çıktım ve markete doğru yürümeye başladım. Vardığım da hemen içeri girdim. Alıcaklarımı reyonlardan seçip sepete koydum.

Hepsini aldıktan sonra poşetleri alıp eve doğru yürüyecektim. Aldıktan sonra dışarı çıktım çıkarken, markete giren birini gördüm. Gördüğüm kişi o kişiydi. Neden hep onunla karşılaşıyordum? Bu beni korkutuyordu. Belki masum herhangi biridir ama bana çok şüpheli geliyor.

Davranışları ve görünüşü beni şüphelendirmeye devam ediyordu. Gözlerim ona dalmıştı ta ki markette bana bakan gözleriyle göz göze gelene kadar. Bana bakması beni korkutmuştu. Ona baktığımı fark edince marketten birşey almadan hızlıca çıktı.

O çıkarken ben hâlâ marketin önün de poşetlerimle şaşkın ve korkmuş duruyordum. Eve hızlıca yürümeye başladım çünkü onu görmem beni çok korkutmuştu. Eve vardığım da poşetleri hızlıca  mutfağa bırakıp odama gittim. Yine olanları düşündüm ve bu sefer onu ihbar edip etmemekle ilgili düşündüm.

Düşündükten sonra onu ihbar etmeye karar verdim. Anneme ve Moyeon'a birşey söylemeden hemen evden çıktım ve karakola doğru yürüdüm. Geldiğim zaman kapı da yine düşündüm ama emindim bu sefer ihbar edecektim.

Kapıyı tıkladıktan sonra içeri girdim. Önce olaydan bahsettim sonra ise o gördüğüm kişiden.

"Sürekli birini görüyorum ama bu gördüğüm kişi hiç normal davranmıyor. Kaçırılma haberlerinden sonra karşılaşmaya başladık. Davranışları beni şüphelendirdi ben de o yüzden onu ihbar etmek istedim yani bu olayla bir bağlantısı olabilir."

"Peki gördüğünüz kişiyi bana anlatabilir misiniz?"

"O siyah şapka ve siyah maske takıyor ayrıca simsiyah giyiniyor. Yüzünü tam göremedim maskeden ve şapkadan dolayı ama uzun boylu orta kilolarda. Ayrıca ayakkabısı, o ayakkabısı ünlü bir tiyatro oyuncusunun ayakkabısıyla aynı."

"Tamam, bilgiler için teşekkürler. Bahsettiğiniz bu kişiyi araştırıp bulmaya çalışacağız. Ayakkabı hakkında da araştırma yapacağız."

Herşeyi anlattıktan sonra karakoldan çıktım ve eve gitmeye başladım.

Zanlı

Markete gidip birşeyler almam gerekiyor. Sürekli içerde ki kızları kameradan izliyecek değilim ya. Kişiliğimi tamamen kapatacak şekilde giyindikten sonra markete gittim. Markete vardığım da içeri giydim. İhtiyacım olanları ararken dışardan bana bakan birine gözlerim takıldı.

Bu o, sürekli karşılaştığım kızdı. Çok korkmuş ve şaşkın gözüküyordu. Kızların böyle korkmuş hâlleri çok hoşuma gidiyordu. Daha fazla kendimi belli etmeden hızlıca marketten çıktım. Sürekli o kızla karşılaşmam demek, benden şüphelenebilir demekti.

Kızı takip etmeye karar verdim. Demek burda oturuyor. Evinin uzağın da dururken aniden kapı açıldı ve o çıktı. Hemen onu takip ettim gizlice. Karakola gelmişti. Niye gelmişti ki, beni ihbar etmeye mi? Eğer beni ihbar etmişse bu hareketi beni sinirlendirirdi. Yüzüne bakılırsa öyle görünüyor.

Merak etme sıra sana da gelecek. Sürekli karşılaştık sonuçta, beni tanıyorsun. Güzel ve zayıf bir kızsın, tam istediğim gibi. O gün çok mutlu olacağım çünkü hep seninle karşılaşıyorum bu beni daha da çok isteklendiriyor.