Siyah Güneş | SasuNaru | Bitti

Bölüm 25: Doğum Günü Planı

Sasuke / Pazar

Ağır adımlarla ileride bana doğru gelen 4 kişilik gruba yöneldim. "Oo Sasuke." Neji sahte bir şaşkınlıkla bir adım ileri çıkar. "Sen bizi bilir miydin?" Ergenler gibi triplere girerek kollarını göğsünde birleştirir, bir bakıma haklı sayılabilir ama şuan yeri değil.

Onu umursamayıp gözlerimi devirdim, onun tribini çekecek iradeye sahip değildim. "Boş yapma Neji." Öfke ve umursamazlık dolu sözlerim Neji'ye yöneldi. Gözlerim grubun geri kalanını süzmeye başladı, neredeyse herkes tamam gibi. "Ne için geldiğinizi biliyorsunuz." Parkın piknik masasına doğru yönelip onların peşimden geldiğini kontrol etmeden oturdum, ardından sırayla Neji ve Hinata karşıma, Gaara ve Sakura ise iki yanıma oturdular. Eksik kişinin kim olduğunu fark etmiştim, Naruto'dan sonraki duygularıyla hareket eden heyecanlı çalı kaş. "Lee nerede?" Gözlerim tekrardan Neji'ye sataşır, onun bildiğini umuyorum sonuçta en iyi arkadaşı o.

Kollarımı masaya dayayarak öne doğru yaslandı, hafif bir soğuklukla bana bakarken söze girer."Bugün spor antrenmanı olduğu için gelemeyeceğini söyledi." Lafının sonunda gözlerini devirip küçük bir nefes verdi. Ah şu Lee... Spordan başka şeylere önem verse keşke, misal bizler?

Neji'yle birlikte ben de aynı şekilde sıkkın bir nefes verip başımı hafifçe eğerek sakinlikle iç çektim. "Sağol Neji, neyse." Gözlerim tekrardan tüm gruba ilişir, herkes ilgiyle bana bakıyor ve Naruto'nun doğum günü için yaptığım planı bekliyordu, takımın beyini bendim çünkü Naruto'yu en çok ben tanıyorum aralarında. "Planı anlatıyorum basitçe." Derin bir nefes alıp kendimi konuşmaya hazırlamaya çalıştım; neden bilmiyorum ama basılacakmış gibi heyecanly ve tedirginim, çünkü Naruto'ya haber verirken tek başıma dolaşmaya çıkmak istediğimi söyledim. O gelmek istedi ben ise reddettim, bir süreliğine yalnız kalmak istediğimi ve gelirken ona küçük bir sürpriz yapacağımı söyledim. Her ne kadar duruma içerlenip tatlı bir şekilde mızmızlansa da fazla diretmedi, zaten sevdiği yayın başlamıştı televizyonda, onun gibi bir aptal evlendirme programı izleyebilirdi ancak. Hem artık onu yalnız bırakmaktan o kadar çok korkmuyorum, antidepresanlar rahatlamasına fayda sağlıyordu, ama zihnindekinin rahat duracağını sanmıyorum...

"Dinliyoruz." Grubun sesiyle hafifçe irkilerek gerçekliğe geri döndüm. Grup merakla aklımda tasarladığım planı açıklamamı bekliyordu, onları daha fazla meraklandırmadan derince bir nefes alıp söze girdim.

"Ben mekanı önceden ayarladım doğum günü için." Hafifçe gülümsedim ve mekanı anımsamaya başladım, cidden güzel ama kullanılmış nezih bir kafeydi, kullanılmış dedim çünkü abim birkaç sene önce işletmeye başladı orayı, ailem vefat edince de şirketin başına geçti, ben de bir süre kafede abimin yanında çalışmıştım, sonuçta işletmeciliği öğrenmem lazım şirket bana kalacak bir zaman sonra. "Abimin eskiden işlettiği şimdi kapalı olan bir kafe." Lafımı noktalayınca rahat ama küçük bir soluk molası verdim, kollarımı birbirine dolayıp kendimi piknik masanına yaslanarak önümde oturan kuzenlerle gözümü diktim. "Hinata ve Neji." Soğuk ve sert, lider olduğumu belli edecek otoriter bir sesle onlarla seslendim.

"Evet?" Neji merakla, Hinata hafif bir tedirginlikle bana odaklandılar, onlara vereceğim görev kilit nokta, Naruto onlarla oldukça iyi arkadaş olduğu için işler daha kolay olur.

Elimi gevşek bir yumruk yaparak ağzıma götürdüm, boğazımı temizlemek için hafifçe öksürüp nefes tazeledim ve söze girdim. "Naruto sizinle iyi geçiniyor." Başlarıyla birer kez onayladılar. "Siz ikiniz onu oyalayacaksınız." Lafımı bitirince ikisine odaklandım tekrar.

"Nasıl?" Hafif bir tedirginlikle ve merakla sordular. Bilmemeleri garibime gitse de normal karşıladım, daha geçen haftaya kadar sabah akşam işte ömür çürüten Naruto ile doğru dürüst okuldan sonra gezme fırsatı bulamamışlardır kesin. Ben ise onu her gün gizlice takip ettiğim için bir şeyler öğrenmiştim açıkçası .