Ütopya'ya Dokuz Adım

12-Diğer Yetenekliler

Multimediada Ütopya'daki yetenektiler var.

Ve Çise'mizin bir şarkısı.

............................................

Yine o lüks evdeydim ve yine altı kişi vardı. Ve sarışın ve fazlasıyla güzel olan bir kız;

"Peki onları nasıl bulacağız." dedi sert bir sesle.

Şimdi de fazla fazla yakışıklı  ve kaslı bir erkek konuştu;

"Nasıl bulacağımızı bilmiyorum ama bir şekilde bulmalıyız. Ne de olsa bizde yardım ederler sonuçta onlarında güçleri var. Biz çok güçlüyüz ama bazen yetersiz olabiliriz."

"Peki onların güçleri nelermiş?" dedi diğer rüyamda gördüğüm siyah saçlı kız. Tekrar baktım da en güzel kız o'ydu hem uzun boyu hem de kusursuz bir vücudu vardı.

"Yer çekimi, elektrik ..." dedi içinde bulunduğum kişi ama daha sözünü tamamlamadan uyandım.

Yine bir görüntüydü. Ama kafam çok karıştı. İçinde bulunduğum kişi kimdi? Ve diğerleri onu nerden tanıyordu? Tabii bir de yer çekimi ve elektriği kontrol eden yeteneklilerde mi vardı? Eğer varlarsa neredeydiler?

Eğer daha fazla düşünürsem kafayı yiyeceğimi bildiğim için Aras'a anlatana kadar düşünmemeye karar verdim.

Kalkıp Açelya'yı uyandırdım. Vakit kaybetmeden hazırlanıp okula yürümeye başladık. Biran önce okula ulaşmak Aras'a anlatmak istiyordum.

Sınıfa girdik  Aras'da bekletmeden içeriye girdi. Bende hiç zaman kaybetmeden;

"Aras konuşmamız lazım." dedim ve dışarıya çıktık.

Olanları aklımdan geçirince oda neler olduğunu öğrendi. Ve en az oda benim kadar şaşırdı.

"Tamam teşekkürler. Şimdi sınıfla konuşabilirim artık." dedi ve sınıfa girdi.

Herkes bir şeylerin ters gittiğini anladı heralde. Çünkü hepsi pür dikkat bize bakıyorlardı. Ben yerime geçtim. Aras konuşmaya başladı:

"Şimdi söyleyeceklerimi iyi dinleyin. Size anlatmam gereken bir şeyler var. Ben daha önce Ütopya'da yetenekli çocuklara öğretmenlik yapıyordum. Sizin yetenek yaşınız on beş iken onların ise on dörttü. Bir yıl size verdiğim dersleri onlara da verdim hatta çoğu yeteneğini kontrol etmeyi bile başarmıştı. Ama Ütopya yönetimi yetenekleri kötüye kullanacağını öğrendiğimde işi bıraktım ve Itır'ın babasının çağırması üzerine buraya geldim ve burada yaşamaya alıştım. Ve tabii ki sizler. Benim sınıfımda altı yetenekli vardı.  Ve hatta başka yetenekliler olmasından şüpheleniyordu. Ve Talya bir bronş buldu kime ait olduğunu ikimizde henüz tam bilmiyoruz..."

Aslında doğru ben Gardenya'daki çocuğundur diye düşünmüştüm ama o olmayadabilir. Belki başka biri daha orayı biliyordur veya o çocuk düşürmüştür ama belki bir arkadaşının veya tanıdığınındır.

Aras devam etti:

"Talya'nın gördükleri benim öğrencilerimdi. Üç kız, üç erkek olarak. İki kişilik su grubu vardı: Kutay ve İris. Kutay sel oluşturabiliyordu İris ise buz.  Üç kişilikte toprak grubu vardı: Tılsım, Dolunay, Umay. Tılsım heyelan yaratabiliyordu, Dolunay ise deprem, Umay'ın da toprağı yarabilme gücü vardı. Ve bir de ateşi yöneten vardı oda Pamir. Ve başka yeteneklilerin olduklarını bulmuşlar. Ama kaç kişi veya nerede olduklarını henüz bilmiyoruz. Ama onları Ütopya'ya götürmelerinden önce bulmalıyız. Ve bunu yaparken bizim vardığımızdan haberleri olmamalı. Yani anlayacağınız göreviniz benim tahmin ettiğimden önce başlayacak."

Herkes buz gibi gözlerle Aras'ı izliyordu. Az çok korktuklarını tahmin edebiliyordum çünkü bende korkmuştum.

Aras'ın anlattığına göre onlar kötüydü. Ve hepsi yeteneklerini kontrol etme seviyesine kadar gelmişlerdi. Ya biz? Biz ne yapabilirdik ki?

"Henüz tam anlamadan hareket etmeyeceğiz ama bu görevde Talya'ya ihtiyacımız var ve öncelikler Talya'nın daha fazla görüntü alıp olanları anlaması gerekiyor. Bugünlük dersimiz bu kadar hepimiz olanları biraz düşünsün ve Talya'nın biran önce olanları anlamamızı sağlamasını umsun. Çıkabilirsiniz" dedi Aras ve herkes dışarı çıkmak için hareketlendi.

Hemen eve gitmeliydim, kafamı toplamaya ihtiyacım vardı. Hatta eve değil Gardenya'ya.

Eve kadar Açelya'ya eşlik ettim ve ondan ayrılıp Gardenya'ya gittim.

O çocuğu görmem gerekiyordu. Soru sormalıydım. O bronşun ona ait olup olmadığını öğrenmeliydim. Ama o olamazdı o kötü değildi. Tamam sadece bir kere görmüştüm ama hiçte kötü biri gibi değildi. Evet kabaydı ama kötü değildi. Yani umarım.

Bir keresinde bronşun sahibinin Ütopya'daki Gardenya'da olduğunu görmüştüm ama bu o gördüğüm çocuk olduğunu kanıtlamıyordu.

Neden o çocuğu savunuyorum ben? Neden onun kötü biri olmadığına inanmak istiyorum?

Hayır o kötü biri olabilir. Belki iyi görünümlü ama kötüydü!

Hadi ama Talya neyin var senin? Yine mi başlayacaktın kafa patlatmaya?

O broşun kime ait olduğu umurumda değil. Bizim için önemli olan görevimiz. Eğer Aras önemli dediyse gerçekten önemlidir hem başka yeteneklilerin olduğunu bilmek birazda olsa rahatlatıyor.

Düşünmeyi bırakıp ağacıma çıktım. Çantamdan günlüğümü çıkardım ve bugün olanlar yazdım.

Arada yukarıya bakıyordum ama hiç gelen yoktu.

Günlüğümü yazmam bitince çantamdan bronşu aldım. Hala üzerindeki yazıları anlamıyodum.

Her zaman Gardenya'ya geldiğimde yaptığım gibi uyuyakalmışım.

Bir sınıftaydık. Yine o beş kişiyle birlikteydim. Bir öğretmen vardı. Ama onu dinlemiyordum. Kağıda bir şeyler çiziyordum. Ve etrafı izliyordum. Üç kız iki erkek vardı. Kızlardan biri o beğendiğim siyah saçlı, diğeri sarı saçlı ve birde kumral bir kız vardı. Ve üçü de çok güzel giyinmiş ve bakımlıydılar. Diğer iki erkek ise yakışıklı ve kaslıydılar. Ve kıyafetlerinin üzerinde bir bronş vardı. Tekrar çizmeye devam etmek için kağıda eğildiğimde içinde olduğum kişininde üzerinde aynı bronştan olduğunu gördüm.

Yine bir görüntü görmüştüm. Gördüğüm bronşlar şuan elimde olanla aynıydılar ama tuhaf olan şey içinde olduğum kişide de o bronştan olması. Onda da bronş varsa peki bu kimin bronşuydu veya neden Gardenya'daydı?