Çay Karası ♣️

58.Bölüm

Kötü günler geçip gitmiş Kıratlı konağı yine eski huzur dolu günlerinden birine uyanmıştı.
Bu konak öyle acılar, öyle hüzünler yaşamıştı ki yaralı bir Hasret ve Baran'ın deyimi ile bir serçenin yaraları sarılır kısa zamanda şifa bulurdu.

Berna yaşanan olaylardan  kendini suçladığı için biraz daha içine kapanmıştı.
Baran ve ev halkının teşviki ile ancak gülümsüyor oğlu için ayakta durmaya  gelecek günlerin umut getirebileceğini düşünmek istiyordu.

Hasret ise yaşadığı kabus dolu günleri annesi ve babasının yardımı ile atlatırken , kendisine korkarak sanki kırılacak bir eşyaymış gibi yaklaşan İsmail'e hala içten içe kızıyordu.
Hasret yaşadığı günleri biraz daha zor atlatırken İsmail'e aşkı ve kırgınlığı arasında kalmıştı .

Aslında adama kızacağı çok daha başka konu varken Hasret öyle seviyordu ki büyük hatalarını görmeyip küçücük bir şeyde adamı acımadan herkesin içinde haşlıyordu.
İsmail çaresiz aşkından ve bir kez yaşadığı kaybetme korkusundan ses çıkaramazken bir kişi bu durumdan oldukça memnun iki aşığı göz hapsinde tutuyordu.

Berat kızına özenle yaklaşan bir dediğini iki etmeyen  İsmail'e hala kızgındı ve Hasret gibi adama kıyamama durumu da elbette ki yoktu.
Kızmasının sebebi ise  ne kaçmaları ne de yaşanan son olaylardı .
Berat'ın İsmail'e kızgınlığının asıl sebebi küçüklüğünde bile sözünü dinlememiş, kundaktaki  kızına göz koymasına o zamanlar engel olamamıştı.
Şimdi birde kızını kendine aşık etmiş biricik Hasret'i adamın bunca sene yaptığı pısırıkılığını kabul edip üstüne üstlük kaçırılma olayından sonra bile aşkla bakıp  kıyamıyordu, adam bu duruma üzülmesinde ne yapsın.

Onun istediği damat kriterine uymayan İsmail'i kızı için çaresiz kabul ediyor fakat Hasret ,İsmail'e laf soktuğunda da herkesten çok o kahkahalarla gülüyordu.

Kahvaltı sofrasına aile fertlerinin yavaş yavaş gelişi ile bütün ailenin bakışları kaşları çatık İsmail'e bakan Berat'ı buldu.
"Günaydın kardaşım "
"Günaydın Miran "
"Hayırdır amca babama özel günaydın diyorsun bize yok mu ?"
diyen Baran'ı duymayan adamlar hala İsmail'e bakıyordu.
Dila hanım ve Asmin ,Berat'ın bu hallerine içlerinden gülerken Miran kahkaha atmaya hazırlanıyordu.
"Berat oğlumla romantik bakışman biterse seninle konuşmak istediklerim var !"

Berat'ın sonunda ilgisini çekmiş olmalı ki abisine doğru döndü.
İsmail bu durumla rahat bir nefes alırken Hasret karşısından sırıtarak mesaj attı.
"İki dakika ihtiyaç molası ver bakalım ! Babamın elinden seni nasıl kurtaracağız hiç bilmiyorum. Sana abayı fena yaktı !"

İsmail sevdiği kıza kaşlarını çatarken Berat kızına sinirle bakan adama yeniden aynı sert bakışlarla bakmaya başladı.
"Benimde bu İsmail efendi ile konuşacaklarım var . Kahvaltıdan sonra çalışma odasında halleriz ."

Bu sözlerle ortama soğuk bir hava hakim olurken dış kapıdan sessiz bir şekilde içeri girip farketilmemeye çalışan Dicle ile oklar ona döndü İsmail gerçekten rahat bir nefes aldı.
Dicle tam merdivenlerden görünmeden çıkacakken babasının gür sesi ile yavaş yavaş arkasını kalabalık ailesine romantik komedi dizi  karakteri gibi yaşmacık bir şekilde hiç bir şey olmamış gibi davranırken çok ama çok doğal olduğunu sanıyordu !
"Dicle sen bu saatte nereden geliyorsun ?"
"Efendim babacım bir şey mi dediniz  !"
"Kızım sağır mısın nerdeydin diyorum ! Kaçta evde çıktın da bu saatte dönüyorsun !"
"Şey babacım ,ben şeydeydim ." Diye kıvranıp yalan ararken  konağın kapısının önünde bekleyen Cihan adamın Dicle'ye kızdığını anlayınca bir an bile düşünmeden o kapıyı açıp Berat'ın tam karşısına dikildi.